Yeşil kartlı ne kadar insanımız var?

Gelin sizinle bu gün ülkemizde de gerçekleştirilmeye başlanan araştırma sonuçlarını tartışalım.

Ne kadar gerçeğe yakındır, orasını bilemem!

Ancak araştırmamız, Anayasamızda da yazdığı gibi Sosyal(!) Devlet ilkesi kapsamında yapılmış.

Gerçi seçimlerden önceki, sosyal devlet ilkesi kapsamında dağıtılan yardımların kime, ne için gittiğini bilmeyen yok.

Araştırmayı yapan, Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırma Merkezi.

Araştırma konumuz Yeşil Kart;

Araştırmaya göre kentlerdeki yeşil kartlıların yüzde 74, 6'sı kendi evinde oturuyormuş.

Her 5 yeşil kartlıdan biri söz konusu kartı alma kıstaslarına uymuyormuş.

15 yaş üzerindeki yeşil kartlıların yarısı aynı zamanda bir işte çalışıyormuş.

Bildiğiniz gibi, Yeşil kart, 1992 yılında, seçimleri kazanın ve Rahmetli Erdal İnönü ile koalisyon hükümeti kuran Süleyman Demirel’in en önemli projelerinden birisiydi. Gerçekten de sosyal devlet olmanın bir gereğiydi.

Neydi Yeşil Kart olayında amaç; hiç geliri olmayanların, tedavi hizmetlerinden yararlanması ve ilaç alabilmesi.

Türkiye, 2008 yılı verilerine göre 71 milyon civarında bir nüfusa sahip.

Bu nüfusun 47 milyonu Sosyal Güvenlik Kurumu şemsiyesi altında.

Geriye kalan nüfusumuzdan yaklaşık 500.000 kişi isteğe bağlı sigortalı,

10 milyonu Yeşil Kartlı.

14 milyon kişi de sosyal güvenceden yoksun.

Nüfusun yüzde 14 (her yedi kişiden biri), yeşil kart uygulamasından faydalanırken, yüzde 19, 8'i (her beş kişiden biri) resmi bir sağlık güvencesinden yoksun.

Üniversitenin araştırmasında, zaman zaman yeşil kartlı olup Mercedese binenler gündeme gelse de; istisnadır deyip geçmek gerekiyor. Biz; ne de olsa Sosyal bir Hukuk Devletiyiz(!)

2009 yılında geçerli olan asgari ücretin 540 lira olduğundan hareketle, aylık geliri 177 liranın üzerinde olan bir kimsenin yeşil kartlı olmaması gerekiyor.

Oysa araştırmacıların ulaştığı bilgilere göre her 5 kişiden birinin haksız yeşil kart sahibi olduğu ortaya çıkmış.

Yeşil kartlıların bölgesel nüfusa oranına bakıldığında, Güneydoğu Anadolu, Orta Doğu Anadolu ve Kuzey Doğu Anadolu açık arayla başı çekiyormuş.

Bu bölgelerde nüfusun yüzde 30-40'ı yeşil kartlıymış.

Araştırmaya göre, söz konusu yerler Türkiye'nin en yoksul bölgeleri olduklarına göre bu, beklenen bir sonuç.

Ancak beklenmeyen sonuç, Güney Doğu Anadolu'da ortalama gelire, diğer ifadeyle yoksulluk derecesine kıyasla yeşil karttan yararlanma oranının Orta Doğu ile Kuzey Doğu Anadolu'ya kıyasla düşük kalması.

Kişi başına en düşük harcamaya sahip bölge olan Güney Doğu Anadolu'da yeşil kartlı oranı yüzde 33, 7'iken, daha az yoksul diğer iki bölgedeki oran ise sırasıyla yüzde 36, 3 ve yüzde 38, 9 olarak kaydediliyor.

Demokrasi ve Sosyal Devlet kapsamında, devleti soymaya çalışanlara ne gibi bir yaptırım uygulanacak?

14 milyon kişinin Sosyal Güvenlikten yoksun olduğu bir ülkede, başkalarının hakkını yemek, cezalandırılması gereken bir suç değil mi?