Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mayıs '13

 
Kategori
Deneme
 

Yıl 1934 Nisan’ın 13’ ü

Yıl 1934 Nisan’ın 13’ ü
 

Yıl 1934 Nisan’ın 13’ ü…Soylu fakat yoksul ulus isteklerini bile dile getirmekten aciz bırakılmış bu Bergama, yeni bir uyanışa hazırlanıyordu bu nisan sabahında.

Halkıyla kucaklaşmak arzusuyla yanıp tutuşan Mustafa Kemal’in aklını, yaptığı devrimlerin benimsenip benimsenmediği fikri kurcalıyor ve onu büyük bir heyecan ve kuşku içine sürüklüyordu. Halkını bu kaderine terk edilmişlikten kurtarmak, Bergama’nın da bu vatan toprakları içinde olduğunun unutulmuşluğundan bu ilçeyi sıyırmak istiyordu besbelli.

O gün ilk defa doğmuştu güneş Bergama ufuklarından, ilk defa yüzü aydınlığa kavuşmuştu milletin atılan tek bir adımla.’Yaşasın Gazi Paşa, Yaşasın Kahraman Ordumuz’ tezahüratı ile ilk defa seslenmişti Bergama halkı tüm dünyaya.

atatürk' ün bergama' ya gelişi-2Attığı ilk adımla yüzlerde tebessüm uyandırmış, dillerdeki mührü sökmüştü adeta Mustafa Kemal Paşa.O ilk adımla halktan biri olmuştu bir anda. Halkı ile selamlaşıp, sohbet ettikten ve onların yüzlerindeki memnuniyeti gördükten sonra büyük bir hevesle askeri kuvvetlerin eğitim alanına ulaşmış, gerekli denetimleri yapmış ve Türk Milleti böyle bir orduya sahip olduğu için gurur duymuştu bütün fedakar anne ve babalarla.

Hükümet binasının hizasına geldiğinde karşıdan bir kişi ‘Albayım, Gazi Paşam, Komutanım hoş geldin, ben Çanakkale’deki Salih Çavuş’um.’ Diyerek yaklaşmak istemiş. Fakat görevliler izin vermemiş. Israrla aynı şekilde seslenince, Mustafa Kemal gelsin işareti vermiş ve Salih Çavuş kendini şöyle izah etmiş: ‘Albayım, Gazi Paşam, Komutanım, hani Conkbayır’ın da sol göğsüne şarapnel isabet edipte cep saatin parçalandığında sana su verip, yüzünü ıslatmıştım ya! İşte o Salih Çavuşum deyince, Atatürk Salih Çavuş’un yüzüne dikkatle bakıp; ‘senin yüzüne gözüne ne oldu böyle Salih?’ diye sordu. Salih Çavuş:

-Komutanım sen hastalanıp İstanbul’a gidince, bizim birlikte karşıya Kum Kale’ye yerleşti bir sabah başlayan bombardıman sırasında bombanın biri tam üstümüze düştü, bazı arkadaşlarımız şehit oldular, bazıları ise yaralandı. İşte o sırada benimde gözüm akmış yüzüm de bu hale gelmiş. Eh anamız bizi vatan için yetiştirmiş vatana tüm azalarımız feda olsun’ diye sözsüne son verdikten sonra, Mustafa Kemal ‘Sağol Salih Çavuş’ derken gözlerinden yaşlar akmaması için kendini zor tutuyordu.

atatürk' ün bergama' ya gelişi-3Sıra Mustafa Kemal’in gelişinden iki ay önce açılmış, Kemalizm’in odak noktası halk evlerini ziyaret etmeye gelmişti. Burada da coşku ve heyecanla karşılanan Mustafa Kemal, halk evindeki yemekten sonra sohbet sırasında, parti bayrağındaki ‘Altı Ok’un anlamını sordu ve cevap olarak Vehbi Özçelik’ten:

-‘Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Laiklik, Devletçilik, İnkılapçılık’ cevabını alınca çok memnun oldu. Bunun üzerine ‘Altı Ok’un en uzun olanı hangi ilkeyi temsil eder?’diye ilginç bir soru sordu.Ve yine Vehbi Özçelik (O dönemin belediye başkanı Nazif Bey’in Oğlu)’Laiklik’ diye cevapladı. Mustafa Kemal bu cevaptan aldığı hazla coşku içinde laikliğin Türk Milleti için ne denli önemli olduğunu gençlere anlattı. Anlatılanlar büyük bir merak içinde dinleniyor ve gerekli dersler çıkarılıyordu gençler tarafından.

Sohbet bitmiş ve halk evinden ayrılma zamanı gelmişti. Mustafa Kemal halkın arasından halkı selamlayarak ayrılıyordu. O sırada kıyafet devrimine uymayan çarşaflı kadınların uzaklaştırılmaya çalışıldığını görünce bunun nedenini sordu. Nedeninin güvenliği sağlamak olduğunu duyunca bunun sadece bir bahaneden ibaret olduğunu anladığı için cevabı şöyle olmuştu:’Halkımı benden uzak tutmayın. Halkın bunda suçu yok, yetkililer görevini ihmal etmiş. Benim halkımdan çekincem yok böyle davranmayın.’

ATATURK4Antik yerleri gezip görmek ve Bergama hakkında görsel bilgi edinmek istemişti Mustafa Kemal. Antik yerleri gezerken Alman arkeologlar bazı açıklamalar yapıyordu. Eski Yunan ve Roma Uygarlığı üzerine hayranlık derecesine varan anlatımlar yapıldıkça Atatürk sıkılmaya başladı ve bir ara:’Biraz daha kazarsanız Türk’ün çarığı çıkar’ diyerek, yabancı hayranlığı yerine Türk kültürüne ağırlık vermek gerektiğini çok güzel bir biçimde dile getirdi. Ve Bergama’nın karanlıktaki kültürünü, tarihini,doğal güzelliklerini, tarihi yerlerini tanıtmak ve tüm dünyaya duyurmak için bir şenlik düzenlenmesine karar verdi. Düzenlenen bu şenlik ‘Atatürk Şenliği’ adıyla tüm dünyada yankı buldu. Ve size üzülerek şunu söylemek istiyorum. Bugün bizlerin kutladığı Bergama Kermesi’nin gerçek adı ‘Atatürk Şenliği’dir. Bizler bu şenliğin amacını eğlenceye dönüştürürken, adı da ‘Bergama Kermesi’ olarak değiştirilmiştir. Atamızın önderliğinde hazırlanan bu şenliğe sahip çıkalım. Bergamamıza, kültürümüze ve kendimize yabancılaşmayalım. Gelin biz Roma Uygarlığı’na hayranlık yaratmaktansa, ‘Türk’ün çarığına’bakalım.

Songül YILMAZ 

http://www.hayatveinsan.com/yil-1934-nisan-in-13-u/ 

 

 
Toplam blog
: 700
: 694
Kayıt tarihi
: 24.03.11
 
 

Üniversite mezunu, eğitim alanında çalışıyor, yazı çalışmaları yapıyor, hayata ve insana dair cid..