Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ağustos '14

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yılmaz Özdil

Öncelikle, son yazımda söz ettiğim ithal ilaçlara ulaşamama konusunda Sağlık Bakanlığına bağlı birimlerden, Türk Eczacılar birliğinden bildirimler aldım; yardımcı olamak isteyen eczanelerden, yurt dışında yaşayan okurlarımdan da aldığım destekleri; söz konusu ilacı temin etmekte en hızlı davranan Bostanlı Hande Eczanesinin, Recep Erkut'un da şahsi çabalarını da belirtmek isteyerek teşekkürle ediyorum!

Ulaşamadığımız ilçlar konusunda önerilen adres şudur:

ilac.tuketici@titck.gov.tr  

Sağlık herşeyin başı sözünü de hasta olmadan anımsamamız dileğiyle...

****** 

Sağlık problemi her şeyin önüne geçiyor; ne politika eskisi kadar umurunuzda oluyor, ne eski sevgilinizin kiminle ve ne zaman evlendiği falan...

Ne zaman ki hastanız biraz stabil hale geliyor; o zaman diğer konular öne çıkıyor!

O diğer konular da kendi aralarında yarışıyorlar; önce ben diye; işte o anda tercih ettiğiniz sizin vardığınız yerdir!

Yirmili yaşlarında olanların aklı evvela sevdiklerine gider, otuzlu yaşlarda olanların kariyerlerine...

Neyse, ahkam kesmeyi bırakayım da benim aklıma ilk gelenleri anlatayım!

Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında kazanan Recep Tayyip Erdoğan'ı kutlarım; ancak var olan sistemi kendine göre değerlendirip de "Yok ben başbakanlıktan direkt olarak cumhurbaşkanlığına atlarım, bu arada da partimin de as değeri olurum!" hesaplarını mantık olarak kabul etmem mümkün değilken psikolojik açıdan baktığımda, ancak, anlayabiliyorum.

Anlıyorum derken, haklı buluyorum değil; o ruh halini gözlemliyorum!

Atatürk'e rakip olma peşinde...

Yani; bu cumhuriyeti kuran, bu standartları sağlayan birine kim çamur atmaya kalkar ki?

Ancak; o standartlardan, o kanunlardan yararlanıp da ölmüş bir lider ile aşık atmaya kalkan yapar!

******

Yılmaz Özdil; bugün ne yazmış diye merakla okuduğum bir köşe yazarı... Ki; tarzına, zekasına, efendime söyleyeyim, hicvine, birikimlerine acayip hayranlık duyduğum biri...

Öyle çok seveni var ki!

Bir o kadar da "Nefret" edeni...

Kimlerin sevdiği ve kimlerin nefret ettiğini açıklamama gerek yok!

Lakin bir gerçek var ki Hürriyet Gazetesini satın alanların en önce okumak istediği kişidir kendisi; Mehmet M. Yılmaz, Ahmet Hakan falan sonradan gelir ki her biri de ayrı bir değerdir!

******

Yılmaz Özdil'den nefret edenlerin genel profiline baktığımda karşımda "Anti-laik" mi desem, kibarca, yoksa meri hükümete biat edenlerin hışmı mı desem? Adını koyamadığım bir kitle var!

O kitle, Twitter'da da var, Facebook ta da; tüm ulusal gazetelerin "Yorum yazın" hanelerini tekellerine almış gibi donatanlar ki tek yaptıkları hükümete yardakçılık etmek!

Neden böyle diyorum; hiç birinin kendine özgü bir sözü, bir düşüncesi yok! Bir insanın kendine özgü bir duygusu, duruşu, düşüncesi olmaz mı? Kaç kişi aynı söylemle kendini savunabilir, kendini ifade edebilir?

******

Başbakanlıktan feragat etmeyip de cumhurbaşkınlığına direkt geçiş yapan RTE, ilk icraatlarına başladı!

Hangi anasayasal maddeye dayandığını sormak cesaret isterken kendi kanunlarını ortaya koydu!

O varsa ben yokum!

Dedi!

Balkon konuşmasında kucaklamıştı hepimizi gerçi; ama sahi ya; o balkon konuşmasıydı... Hangi "Balkon konuşması" gerçeği yansıttı ki?

******

Bir tarafta endişelenen halk var; bir tarafta öç almaya hazırlanmışlar; vatan bir ideloji gibi algılanıyor ve o vatandan nefret etme duygusuyla birlikte yok etme isteği güçleniyor!

Endişelenlerin ortak görüşü şu: Yaşadığın toprakların sahibi sensin! Onu iyi koru!

Öç almaya çalışanların derdi bir başka; Bizi üvey evlat bellediniz!

******

Bir yanda ülkenin en üst düzey gücünü elinde tutan ve bir yanda isyan edenler...

Ortak görüşleri öyle çok ki...

Demek ki; on iki yıldır iktidarda olan ezileni güçlendirmemiş, ancak kendisi o ezilenlerden fazla "ezik" olmuş!

İstenilen yöne çevrilen bir dilimiz var; işine gelen şekilde kullanmayan salaktır!

******

Özgürce yazmak bir nevi denetimden muaf kalmaksa, blog yazarlığı hiç tahmin etmediğim kadar öne çıkacak demektir!

Hiç tahmin etmezdim; hele ki teknolojiye bu kadar sağır bir toplum yapılanmasına çalışan bir hükümetin böyle bir yapılanmaya neden olabileceğini hiç düşünemezdim!

Köşe yazarları ile uğraşan hükümet "Blog Yazarları"na varana dek; en özgür yazan kesim blog yazarları olacaktır!

 

Mail: gulgun_2006@hotmail.com

https://twitter.com/Gulgunkaraoglu

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..