Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Aralık '06

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yine çocuklarımız yine şiddet..

Akşam haberlerinde, Star TV de verilen çocuklara yapılan işkenceye kimse dur
demeyecek mi? nereye gidiyor Türkiye. Çocuğun çığlıkları, yalvarışları beynimi
uyuşturdu ve sinirlerim çok bozuldu. Hala ağlıyorum, ne olur Allah aşkına
yetkililere sesleniyorum, şu haberlerdeki çığlığı duyun, duyun ne olur çok
üzgünüm çok. Ortada bir suç varsa eğer, kanunlarla cezalandırılmalı. Bir
alışveriş merkezinde ki işkence odası kadar iğrenç bir durum asla kabul
edilemez. Hiç bir güvenlik görevlisi bu tarz davranışta bulunamaz, şiddetle
kınıyorum.

Akşam oturup TV haber dinlemek için merhamet ve yüreğinde sevgi gibi kutsal olan duyguları söküp atmalısınız ki, haberlerden haberdar olabilesiniz. Çocukların
maruz kaldıkları işkenceler yetmiyormuş gibi, insana verilen değeri gözler önüne
seren manzaralar.

Bir gün önce bir trafik kazasını anlatan haberde, sürücü (ünlü) alkollümüydünüz
diye sorulan soruya gülerek, hayır içmeye gidecektim nasip olmamış diyor. Ve çok pişkin bir gülümsemeyle inşallah şimdi gideceğim diyor. Allah’ım bu nedir,
çarptığı baba ve çocuk. Baba yaşamını yitirmiş, çocuğun akıbeti henüz belli
değil. Bu şekilde bir ölüme sebebiyet vermek, insan da vicdan ve merhamet
duygusu uyandırmıyorsa, bu kadar rahat bir tavırlar kaldığı yerden devam etmesi
için inşallah diyebiliyorsa ne demeli. Beynim yerinden firar etti şu anda, bu ve
benzeri şeyler için düşünemeyeceğini ve onu aştığını ifade ediyor emniyetin en
yetkili kişisi. Ünlü kişi için oraya gelmek zorunluluğu hissi ile geldiğini, görüntüleyen basın mensubu ona soru sormasın diye biz buraya istediğimiz saatte
gelemezmiyiz diye önce o soruyor. Keşke her an, her saat orada olsanız ve keşke
olan bir kazadır üzgünüm diyen bir sürücü görüntüleseydiler. Bu kadar pişkin bir
tavırla içmeye gideceğini gülerek söylemeseydi. Onun hayatı, içmesi için engel yok yalınız hastanede bir hayat mücadelesi ve kalkmamış bir cenaze var.

Efendim bir anımı burada anlatmak istiyorum. Ben zamanımın bir bölümünü
Kanada'da yaşıyorum, bakın insanı bırakında hayvana verilen değere çarpıcı bir
örnek ve beni şok eden bir manzara.

Bizim otobanlar gibi ışıksız yollar var orada ve herkes son derece kurallara
uygun seyir halinde giderken radyodan bir anons. Tüm sürücülerin dikkatine,
yavaşlayın ve şu kesimde durun. Nedir diye merakla duran trafikteki radyo anonsu devam ediyor, gölden anne ördek dokuz yavrusunu yürüyüşe çıkardı şu anda,
ürkütmeyin ve zarar vermeyin diyordu. Onlar yürüyüşünü tamamlarken, sürücüler onları gülümseyerek ve zevkle seyrediyorlardı.

Benim ülkeme bakın, bu ne kadar vurdum duymazlık. Nerede benim insan haklarım ve nerede bu çocukların hakları, geleceğimiz bu yavrulara daha kaç türlü işkence uygulayacağız, kim söyler, kim bilir. Ne olur bu yavrular bizim, bu canlar bizim, bu kadar yaşam farkı niçin. Biz Müslüman bir ülkeyiz, hak hukuk nerede?

Allah korkusu ve insanlığımız nerede kaldı? Neleri yitirdik, neler kaldı elimizde. Çok üzüntü verici bir manzara, üzgünüm.

Gurbet Meleği

 
Toplam blog
: 39
: 659
Kayıt tarihi
: 19.11.06
 
 

Okul hayatımın tümü İstanbul'da geçti . Turizmciyim, kendi şirketim olan turizm sektöründe çalışmakt..