Yine mi?

Muhalefet özelliği dünyadaki tüm siyasi sistemler içinde sadece demokrasi de olan bir özelliktir.

Türkiye'deyse ana muhalefet partisi konumunda olan ama muhalefet adına sağlam bir adım atamayan bir CHP var ortalıkta.

CHP'liler bunu büyük oranda medyada yeterince yer almamalarına bağlıyorlar.

Haklılar. Tröstleşmeye başlayan medyayla birlikte kendi yandaş medyasını yaratmak için Arap yalakalığına kadar kendilerini alçaltan bir siyasi iktidarın elbirliğiyle artık muhalif yayın yapmak zor.

Bugün gazetelere bakarsak 10 AKP haberine 1 CHP haberi düşüyor. O da böyle aman aman bir olay varsa..

CHP'liler haklılar ama tek bu bahaneye sığınmak işleri çözmez. Çözemez..

Her toplantısında kavga çıkan, Baykal hegemonyasına kurban giden bir ana muhalefet partimiz var.

Yenilenmeye, toparlanmaya ihtiyacı var.

Bu yüzden CHP'nin 32. Kurultayı'nın önemli bir işlevi vardı.

Geçmiş dönemlerde CHP kurultayları büyük bir heyecan içinde beklenirdi.

Bu dönem öyle olmadı.

Gayet silik, etkisiz bir kurultay beklentisi vardı kamuoyunda.

Bunda şüphesiz en önemli etken sonuçların önceden tahmin edilmesiydi.

Deniz Baykal 10. kez kazanacaktı.

CHP'de üstüne hiçbir alternatif yoktu.. Ne partisinin ne de onun..

Mevcut adayları bertaraf etmesi de normal bir olaydı.

***

Beklenenler oldu ve Deniz Baykal tek aday olarak çıktı.

Tam 1016 delegenin imzasını aldı.

Rakipleri ya da rakip olma cürreti gösterenleri diyelim; Samsun Milletvekili Haluk Koç: 168, TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyoncular Odası Başkanı Umut Oran: 15, Parti Meclisi Üyesi Ayhan Yalçınkaya'ysa 1 imza alabildi.

Dikkat ederseniz aldılar demiyorum alabildiler...

Deniz Baykal'ın koltuk aşkı yüzünden git gide heba olan bir CHP var ortalarda..

Biz kurultayın iyi geçmesini beklerken daha ilk saatlerde bir kavga haberi geldi.

Haluk Koç yandaşlarıyla Baykal yandaşları kapışmışlar..

Herşey vatan için..

***

Baykal zamanında parti başkanı Bülent Ecevit'e bir mektup yazar ve mektupta ''Gençlerin önünü açın'' der.

Bugün kendisi 4 seçim kaybetmesine rağmen hala oturmakta.

Bu yazı da kendisine bir mektup olsun.

''Bırakın artık Deniz Baykal..''

KİM NE DEMİŞ?

''Laiklik, islamiyet'in yanında güzel, islamiyet laiklikle birlikte çok güzel!''

Deniz Baykal

''Aslına bakarsınız, siyasilerin hukuktan hoşlanmama sebebi bu... Çünkü, demokrasiye inanan, uygulayan, dolayısıyla demokrasiyi kollayan bi hukuk var.

Ve sanırım o yüzden, onca darbeye, höt zöte rağmen, milletin kendi seçtiği vekillerine güvenme oranı yüzde 10'larda sürünürken, askere güveni yüzde 90.''

Yılmaz Özdil

''Kavgadan uzak durmak istiyoruz. Ama kavga etmemiz gerekiyorsa ederiz. Kavgada sınır ve ölçü olmayacağını da hatırlatmak isteriz.''

Ergun Babahan