Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Yine zehirlendik

Yine zehirlendik
 

Kayseri yakınlarında tırpanı ile topladığı otu iki öküzlü kağnısı ile köyüne götüren bir anne 1988


''Düğün yemeğinden 156 kişi zehirlendi!''

Üçü çocuk dört kişinin durumu da ağırmış!
Benzeri durumlar çoğu kentimizdeki öğrenci yurtlarında işçilerin, memurların yemeklerinde de oluyor. Bu BİZİM KADERİMİZ olmuş artık. İçinde nice olumsuzlukları da barındıran bu gibi haberleri de okuyunca ''hop oturup hop kalkmamak'' elde değil!

Tarım ve hayvancılık yaparak geçinen yaklaşık İKİBİNBEŞYÜZ (2.500) yurttaşımızın yaşamakta olduğu YÜCETEPE Köyün'de içme suyu çoğu dağ ve ova köylerimizde olduğu gibi oldukça kıtmış. İçinde bir ebesi bulunan Sağlık Evi ile yetersiz bir içme suyu şebekesi yanında elektriği ve yirmidokuz (29) km'lik asfalt yolu ile MUŞ kent merkezine bağlanmış bulunuyor. Ne ki binlerce nüfusuna rağmen içinde en az iki doktoru üç beş hemşiresi yanında pek çok tıbbi cihazlar ve bir de laboratuvar ile donatılması gereken bir Sağlık Ocağı bile olmayan Köyümüzün kanalizasyonu, PTT şubesi de yokmuş! Umarım YÜCETEPE'de en az iki de ilköğretim okulu vardır.

İlgili haberi birlikte okuyalım:

''MUŞ’da düğün yemeğinden zehirlenen 156 kişi kaldırıldıkları hastanelerde tedavi altına alındı. Yetkililer, zehirlenen 4 kişinin hayati tehlikesinin bulunduğunu bildirdi.

Merkeze 25 kilometre uzaklıktaki Yücetepe Köyü'ndeki düğüne katılanlara, ikram edilen tavuk döner davetlilerin zehirlenmesine neden oldu. Düğün sonrası evlerine gidenlerde baş dönmesi, kusma ve halsizlik şikayetlerinin görülmesi üzerine 112 Acil Servisi’ne haber verildi. 91 çocuk Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde, 65 yetişkin ise Devlet Hastanesi’nde olmak üzere toplam 156 kişi tedavi altına alındı. Yapılan tetkiklerde hastaneye başvuranlarda gıda zehirlenmesiolduğu belirtildi. Sabaha karşı sağlık durumu iyi olanlar taburcu edildi.

Hastane yetkilileri, 3’ü çocuk 4 kişinin hayati tehlikesinin bulunduğunu belirtti.''

MUŞ'ta bulunan DHA muhabiri Mehmet AYDIN bildirmiş.

Yayın yeri: http://www.milliyet.com.tr/

KORKUNÇ bir durum. Altmış yıllık ömrümde anladım ki tesadüfen yaşıyoruz. Ne gıda denetimi ne trafik denetimi ne şirketlerin mali denetimi ne de ilmi araştırmaların disiplini anlamında bir DENETİM yapılıyor ülkemizde.

Ülkemizde giderek yaygınlık kazanmaya başlayan DÖNER konusu ise bir bütün olarak bir FACİA'dır bence.

ET denilen mübarek gıda petrol ürünü GAZ ALEVİ'nde pişiriliyor. Pişirilen ET de ÇİFTLİK balıkları dahil hayvanlara ''et yapmaları için yutturulan'' belki de ''merdiven altı'' biçiminde üertilen DEĞİŞİK DOPİNG İLAÇLARI ve ellinci sınıf (!)ANTİBİYOTİKLER verilerek zehirlenmiş olduğu için ''bir tepkime olarak'' bu gibi ACI DURUMLAR ortaya çıkıyor.

Ne yazık ki bu acı olayın doğmasına yol açan MÜSEBBİBLER az sonra evlerine doğru pür neşe içerisinde gitsinler, işlerinin başına dönsünler diye SERBEST BIRAKILACAKTIR. Neden? Çünkü bütün ülkemizde sıkıntısı çekilen ve ''her kesimden üretici'' için ''DEMOKLESİN KILICI'' gibi havada asılı durması gereken DENETİM YAPILMIYOR!..

Yıllar önce Yabancı Ülkelerin uyanıklıkları ile yapılan DENETİMLER sonucu ortaya çıkan:

Zeytinyağı, Salça, Biber, Domates ve son olarak da ARMUT haberleri hepimiz için maddi manevi olumsuz sonuçlar doğuran olaylar değil midir? Bu yüzden bu gibi rezillikler karşı bizde uygulanan YAPTIRIMLAR'ın neler olduğu da ne yazık ki KAMUOYU'na çoğu zaman hiç açıklanmaz...

Karl POPPER'ın AÇIK TOPLUM ve DÜŞMANLARI adlı dev eserlerini okuyarak HALKIN REFAHI yerine çözümü pek çok soyut başka yönlerde aramak yerine kendilerince bazı dayatmalarda bulunmaya tevessül edenler: NERELERDESİNİZ? Kaldı ki Batı önce mümkün olduğu kadar maddi üretimlerini geliştirerek kendi zenginliğini artırmış; yayılmacı ve saldırgan teşebbüsleri ile de KÂR için her türlü sömürüyü de yaptıktan sonra Hür Düşünce ile İnsan Hakları ipine sarılmaya başlamıştır. Oysa sağlıklı olmayan ve hergün bir yerlerinden patlak veren sağlık ve güvenlik haberleri ile nice ahlâksızlıklar ile çalkalanan ülkemizin sorunları yeni yeni ÇÖZÜMLER bekliyor.

Yukarıdaki üzücü haberi okuduktan sonra umarım yetkililer sadece Yücetepe Köyü'nde değil İÇİŞLERİ, SAĞLIK, ÇEVRE ve TARIM Bakanlıkları marifeti ile büütn yerleşim yerlerinde gerekli tedbirleri almaya başlayacaklardır.

Yaşanalar hiçbir biçimde bir KAZA değildir! Her yıl binlerce yurttaşımızı kaybettiğimiz TRAFİK kazalrı bile gerekli caydırıcı önlemler de alınmadığı için ''korkunç bir başu bozukluk ortamında yüzmekte olduğumuzdan dolayı'' ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle birileri yemek yemiş de ZEHİRLENMİŞ MİŞ kim takar: Sanırım içimizdeki bazı kişiler:

- Yemeseydi efendim. AĞZI GÖZÜ yok mu KÖYLÜNÜN? Anlasaydı kendileri... Yazık olmuş... Kime ne diyelim, diyemez.

YÜCETEPE KÖYÜ'nde yapılmaması gerekn bazı ihmaller sonucu olarak zehirlenmiş olan kardeşlerimize acil şifalar ve esenlikler dilerim.

İşte TÜRKİYE bu...

 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..