Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Nisan '09

 
Kategori
Yoga / Meditasyon
 

Yoganın anlamı

Yoganın anlamı
 

Yoga sözcüğü, Sanskritçe “yug”dan gelir ve birleşme, bütünleşme olarak tercüme edilir. Bu birleşme, bütünleşme yoganın esasını oluşturur. Yoga, bizim fiziksel bedenimizi ve kişiliğimizi kapsayan gündelik benliğimizle evrensel bütünün ayrılmaz parçası olan üst benliğimiz arasındaki farkı ayırt eder.

Dünya Görüşü Olarak Yoga

Yukarıda belirtilen ayırım, felsefi bir sistem olarak yoganın temelini oluşturan Patanjali’nin Yoga Sutraları’nda açıkça görülür. Yogayı tanımlayan ilk dört sutra yoga yolunun bütününü açıklar; ancak bu anlayış zihinsel değil deneyimsel olmalıdır.

İlk sutralar bize yoganın tanımıyla ilgili kavrayışlar sunar:

Sutra 1.2 – Yoga, arzularımız, endişelerimiz, korkularımızı taşıyan gündelik zihnimizin düşünce kalıplarının durduğu zamandır.
Sutra 1.3 – Böylelikle, izleyen kendi doğasında oluşur ki bu gerçek benliğimizle temasa geçerek ve bütünleşerek kim olduğumuzu ve yaradılışın doğasını deneyimsel olarak anlamanın bir tür ifadesidir.
Sutra 1.4 – Biz bu belirtilen yoga durumunda olmadığımızda kendimizi, sonuçta bizi acı çekmeye iten arzularımız, endişelerimiz ve korkularımızla özdeşleştiririz

Yoga sözcüğünün diğer bir kullanımı Vedanta metinlerinde mevcuttur. Vedanta, tarihi Yoga Sutraları’ndan daha eskiye dayanan ve Upanishadlarla Bhagavad Gita’yı da kapsayan ruhani bir gelenektir. Upanishadlar, Vedanta metinlerinin son bölümüdür ve yoga öğretisinin esas kaynağını oluşturur. “Tanrısal İlahi” anlamına gelen Bhagavad Gita ise bilinen en eski yoga belgesidir.

Vedanta öğretisine göre evrende tek ve mutlak bir gerçek vardır. Bu gerçek varoluşun özünü oluşturur ve “brahman” diye adlandırılır. Bu mutlak gerçek ile bütünleşen benliğe ise “atman” denilir. “Atman” insanın gerçek benliği ve “brahman”ın bir yüzüdür. İnsan kendi özüne yöneldikçe içindeki saf bilinçle temasa geçer ve evrensel bilinçle bütünleşir. Bu bakış açısıyla yoga aslında hiçbir zaman birbirinden ayrı olmayan iki parçayı birleştirir. Herşeyin “bir ve tek” olduğu bu perspektifte ayrılık yoktur.

Spiritüel Yol Olarak Yoga

Ruhani yolculuğumuz, gündelik benliğimizden üst benliğimize geçişi kapsar. Bu yolculukta esas olan alışkanlıklarımızı ve öğrendiklerimizi unutma, koşullandırılmışlıklardan arınma, davranış kalıplarımızı değiştirme ve yeniden yapılanmadır. Yeniden öğreniriz ancak bu öğrenme çoğu öğrenme yönteminden farklıdır. Özümüz, gerçek doğamız her zaman ordadır; gerekli olan özümüzü görmemezi önleyen engellemeleri ortadan kaldırmaktır. Bu, gökyüzünün maviliğini görmek için bulutları ortadan kaldırmaya benzer. Mavi bir gökyüzü yapmayı öğrenmeyiz, basitçe yoldaki engeli kaldırırız.

Yoga yolunda ilerledikçe günlük kişiliğimizi “yoga kişiliği” ile değiştiririz. Yeni bir yaşam tarzı, zamanımızı farklı şekilde değerlendirme, insanlarla yeni yöntemlerle iletişim ve ilişki kurma, hatta yeni bir isim alma bu yolda bizi bekleyen deneyimlerden birkaçıdır. Bu süreçte çoğu bizim için sağlıksız olan davranış kalıplarımız yok olur ve yeniden yapılanırız. Bu bağlamda yoga, düşünsel ve duygusal kalıplarımızı görmemizi sağlayarak üst benliğimizle aramızdaki perdeyi ortadan kaldıran bir araçtır.

Teknik Olarak Yoga

Uygulamalı anlamda bir yöntem olarak yoga bedeni bir araç olarak görür ve bedeni kullanır. Yoga pozisyonları, sabit duruşlar, nefes kontrolü egzersizleri ve bedeni temizleme uygulamaları özümüze ulaşma yolunda görev yapar.

Bütünü Deneyimleme Olarak Yoga

Dünya görüşünü, bu görüşe ulaşma yolunda izlenecek ruhsal yolu ve bu yolu destekleyen yöntemleri içeren yogaya ait tüm tanımlar “yoga” olan tek bir deneyime yol açar. Eksiksiz yoga deneyimini tanımlayan en iyi ifade “satchitananda”dır:

Sat “gerçek” anlamına gelir. Yoga yolculuğumuzda keşfettiğimiz gerçek benliğimiz ile gündelik benliğimiz yani kişiliğimizi birbirinden ayırt etme yetisini anlatır. Sat en derin düzeyde “kim olduğumu biliyorum” anlamına gelir.
Chit “bilinç” demektir. Kişiliğimiz doğmadan önce, koşulsuz kaynak olarak hep varolan ve bedenimiz ve kişiliğimiz gittikten sonra da varolmaya devam edecek olan üst benliğimizin doğası anlamına gelir. Chit tüm doğa kanunlarının ve varoluşu yöneten evrenin arkasındaki zekadır.
Ananda “eksiksiz mutluluk” anlamına gelir ve mutluluk deneyimi olarak gerçek benliğimizin doğasını anlatır. Bu mutluluk tecrübe ettiğimiz hiçbir nesneye bağımlı değildir; bilincin tabiyatından kaynaklanır. Kişilik düzeyinde hissettiğimiz mutluluk bu eksiksiz mutluluğun kısıtlı bir uzantısı ve yansımasıdır. Gündelik mutluluk kısıtlı ve değişken iken ananda sonsuz ve kalıcıdır.
Gerçek, bilinç ve eksiksiz mutluluk bizim doğamız olarak birleştiğinde ve biz bu deneyimde gitgide daha fazla kalmaya başladığımızda, ister yoga çalışmasında ister günlük yaşamımızda olsun bu tecrübe “yoga”dır.Read more...

 
Toplam blog
: 12
: 1291
Kayıt tarihi
: 08.04.09
 
 

2 sene olmuş İstanbul'a taşınalı.. Hayat ne hızlı akıyor diyorum bu günlerde... İzmirliyim aslen, gü..