YÖK, “katsayı” sorununu nasıl çözecek?

YÖK, 21 Temmuz 2009’da aldığı kararla, üniversiteye girişte “katsayı farkı”nı kaldırdı.

“Katsayı farkı” kalkınca ya da “katsayı eşitliği” gelince, isteyen öğrenci, istediği bölümü tercih edecekti. Çünkü meslek lisesi farkı, düz liselerde farklı bölümlerde okumanın “tercih”te engel olma durumu, söz konusu olmayacaktı artık.

*****

Meslek liselerine gün doğmuştu!

Mesleki eğitim aldığını unutan öğrenciler, okullarda aldıkları eğitimin dışındaki “bölüm”lerde okuma hayaliyle dershanelere koştular!

Düz liselerin fen kolundan mezun olan kimi öğrenciler, TM’ye, Sosyal’e, dershanelerde bu yönde “bilgi edinme”ye yöneldiler.

Daha doğrusu, dershaneler, özellikle mesleki eğitim alanlara umut aşıladı!

Ama İstanbul Barosu’nun “yürütmesinin durdurulması ve kararın iptali” için yaptığı başvuru üzerine YÖK’ün aldığı kararın iptal edilebileceği, göz ardı edildi. ÖSYM, yeni sistemle ilgili yaptığı bilgilendirmede, kimi yerlerde kesin açıklama yapmaktan kaçınıyordu. Hatta ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, Danıştay’ın yıl sonuna kadar karar vermesi gerektiği üzerinde durmuştu. Bu da, ÖSYM’nin olumsuz bir durumu göz önünde tutuğunu gösteriyordu.

Ama dershaneler?

Bu konuda öğrencileri bilgilendirdi mi?

Sanmıyorum!

Çevremde bunu gözlemliyordum.

*****

Televizyonlarda Danıştay’ın kararlıya ilgili görüş bildirenlere bakıyorum.

Dershane öğretmeni olduğunu belirtenlerin, “Karar bizi şok etti!” demeleri oldukça ilginç!

Öğretmenin, öğrenci gibi şaşırması normal değil!

Ama şaşırıyor!

Çünkü öğrencilere, 4-5 aydır dershanelerde hiçbir olumsuzluk olmaz düşüncesiyle “bilgi” yükleniyordu.

*****

YÖK’ün itirazını Danıştay Genel Kurulu görüşecek.

İtirazın nasıl sonuçlanacağını bekleyeceğiz.

YÖK, itirazın reddedilmesi durumunda ne yapacak?

Sorunun yanıtı, YÖK’ten yapılan açıklamada saklı:

“Başkanlığımız ÖSS sisteminde daha önceden hazırladığı alternatif çözümlerden birisini kullanacaktır. Sonunda verilecek karar, önümüzdeki yıl ÖSS sınavına girecek 1 milyonu aşkın öğrencimizin herhangi bir zarar görmesini engelleyecek bir karar olacaktır.”

Bu “alternatif çözümlerden biri”nin ne olduğu şimdilik bilinmiyor.

Ama bilinen, öğrencilerin kafasının karışık olmasıdır.

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, yerinde bir uyarı yapıyor:

“...sistemin nasıl uygulanacağının belirginleşmesi ve bunun 20 Aralıktan önce olması lazım. Yoksa takvimimiz aksar.”

*****

Şimdi ne olacak/ olabilir?

Yanıt basit:

Ya eski katsayı sistemine dönülecek ya da TBMM YÖK Kanunu'nun 45'inci maddesini değiştirecek.

*****
Şimdi bir “belirsizlik”ten, “karışıklık”tan söz ediliyor.

Hiç kuşkusuz, ortaya çıkan durumun sorumlusu, ne kararın iptali için dava açan İstanbul Barosu, ne de iptal kararı veren Danıştay'dır.

O zaman kim?

Belli değil mi?