Yok mu Anadolu'ya "Çılgın Proje"?

Son zamanların “çok yakında” tadında merak uyandıran Çılgın Projesi Kanal İstanbul, müellifi Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyu ile paylaşıldı. 

Çılgınlık derecesi ve kime ait olduğu daha uzunca süreler “tartışmasız” tartışılacak olan ikinci boğaz projesi hayata geçirilmesi zor ve bir o kadar da maliyetli bir yatırım. 

Kanalın rantabl bir yatırım olması yanında doğanın dengesi, coğrafyanın müsaadesi gibi bir çok fizibilite şartı da önündeki aşılması gereken koca engeller. 

Bu konularda gerekli çalışmalar, destekler, engellemeler, gazlar, protestolar ve doğa dostu, endüstri yanlısı açıklamalar ve bitmeyecek polemikler için yeterince sosyal kurum, kuruluş, birey ve zümre mevcut. Basit bir blog yazarının bu konularda ahkam kesmeye hiç mi hiç hakkı yok…  

Konuyu blog sayfalarına taşıyan serzeniş, önlenemeyen batıya göçe katalizör etkisi yaratacak projelerin stratejiye ters düşmesi. Zira bu ve bunun gibi büyük yatırımlar, doğanın dengesini İstanbul yönünde hızla değiştirecektir.  

Yıllardır batıya –ve hatta özelde İstanbul’a- olan göçün önüne geçmek için yapılan “güya” projeler bir anda anlamını yitirebiliyor. İstanbul dışında kalan Türkiye topraklarının cazibesinin arttırılıp göçün yön değiştirmesine çareler bulmak gerekirken milyonların sıkıştığı bu küçük ama işlevsel coğrafi bölgeyi daha da albenili hale getiriyoruz. 

Yap-işlet-devret ve/veya benzeri bir yöntemle yapılması muhtemel projenin hazineye yükü ne ölçüde olacaktır bilinmez ancak bir gerçek var ki; asıl çılgın projeler bekleyen yer Anadolu'dur…  

Ankara’dan sonrası projeler, yatırımlar, istihdamlar bekliyor… 

Göçün geriye dönüşü ancak cazibenin yer değiştirmesi ile mümkündür. 

Çılgınlıklarınızı Anadolu'ya saklayın!