Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mart '11

 
Kategori
Eğitim
 

YÖK'te bir devrim yaşandı!

YÖK'te bir devrim yaşandı!
 

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya ÖZCAN


Yılarca kapalı kapılar ardından yönetilen Yükseköğretim Kurulu (YÖK), adeta fildişi kuleyi andırıyordu. Değil öğrenciler, belki akademisyenler bile yetkililere ulaşmakta zorlanabiliyordu. Özgürlüklerden yana değil, yasaklardan yana inisiyatif kullanılıyordu. Bu durum belki de kurulduğu dönemin zihniyetinin bir tezahürü idi. Zira 82 darbe anayasasının ürünü olan YÖK, desteklemek için değil, kontrol altında tutmak için kurulmuştu…

Fakat son üç yıldır YÖK’te bir şeyler oluyor. Mevcut haliyle böyle bir kurumun olmaması ve ilgili kanunun değiştirilmesiyle kurulun yeniden yapılandırılması gerektiğini savunan bir başkanın yönetimiyle YÖK, alışık olmadığımız yaklaşımlarla şaşırtmaya devam ediyor.

Şimdilerde üniversite öğrencilerinin kahvaltı davetlerine icabet eden, öğrencilerle tavla oynayan, facebook sayfasıyla gençlerle iletişim kuran ve çok daha ulaşılabilir olan bir başkanla, alışık olunmayan bir yaklaşım sergiliyor YÖK…

Son 3 yılda yükseköğretimde kronikleşen birçok konuya neşter vuruldu, çözüm ait adımlar atıldı ve girişimlerde bulunuldu. Örneğin son üç yılda üniversite kontenjanları neredeyse ikiye katlandı. Böylece üniversite kapısında biriken devasa gençler ordusu nispeten eritildi. Bugün 750 bine ulaşan yükseköğretim programları kontenjanı, neredeyse yıllık lise mezunu sayısına denk geliyor. Ve kontenjanlar her yıl artmaya devam ediyor…

Devrim olarak nitelendirdiğim asıl önemli nokta ise YÖK’te Ulusal Öğrenci Konseyi Başkanına makam odası verilmesidir. Cumhurbaşkanımız Abdullah GÜL tarafından üniversite temsilcisi öğrencileriyle istişare yemeği yapılmasıyla başlatılan süreç çok anlamlı bir meyve verdi. Zira YÖK’te Ulusal Öğrenci Konseyi Başkanı’nın odasının olması, üniversite öğrencilerinin de artık YÖK’te söz sahibi olacağı anlamına gelmektedir. Üniversite öğrencileri ve üniversite adayları hakkında hayati kararlar alan kurumda bu öğrencileri temsil eden birinin muhatap alınmasının ve söz hakkı tanınmasının ne kadar anlamlı olduğu tartışma dahi gerektirmeyen bir gerçek. Bu gelişmenin YÖK açısından anlamı ise, darbe anayasasının ürünü olan bir kurumun demokratikleşme adına çok ciddi bir adım atmış olmasıdır.

Ümit ediyorum ki bu adım, YÖK’ün yeniden yapılandırılmasıyla ve işlevinin yeniden tanımlanmasıyla devam edecek ya da etmeli…

Sinan ÇAĞIRAN
Psikolojik Danışman | Rehberlik Uzmanı
www.EgitimHaberim.com

 
Toplam blog
: 157
: 12370
Kayıt tarihi
: 22.08.06
 
 

1996-2000 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü, Psikolojik Danış..