Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Eylül '10

 
Kategori
Siyaset
 

Yokluğun dört köşesi...

Perşembe günü Radikal Gazetesi ekonomi sayfasında yayımlanan bir haber dudak uçurtan rakamlar içeriyor. Habere bakılırsa İstanbul'un Maçka semtinde son kalan boş araziye Astaş Gayrımenkul şirketi tarafından yapılan lüks evler milyon dolarlara alıcı buluyor. Fiyatı 6.5 milyon $'dan başlayan en lükslerinden alın 800 bin $'lık penthouse sayılanlara kadar tasarımcılığını Giorgio Armani'nin yaptığı konutların Mayıs ayından bu yana %70'i satılmış. Metrekare fiyatı 10.000 $'ı bulan rezidanslarda bizim evlerimizden farklı hangi özellikler mevcut merak ediyorum? Bir de buraları satın alanların geçen seneki vergi matrahlarını... Ne diyelim, güle güle otursunlar!

Bir söze sevdalı bizim gibi kalem aşıklarının toplumdaki farklılaşmalardan tutun varlık yokluk adaletsizliğine, yolsuzluklardan tutun kardeş kavgasına kadar bir diziyi konuya ısrarla kafayı takmış bulunanlar için haberin anlamı haddinden büyük. Referandum sonrasında "EVET" oylarının fazla çıkmasından garip bir zafer edasıyla derman umanlar acaba o konutların kapısının önünden geçebilecekler mi? Yoksa Maçka nerede yer alıyor haberdarlar mı? Yukarıda anılan semtin Trabzon'un şirin bir ilçesi olmadığı kesin.

Peki, referandum kampanyalarında 12 Eylül tarihinde "HAYIR" diyecek olan bizleri koskoca Türk kamuoyu önünde darbeci diye adlandıranlar toplumda yarattıkları varlık yokluk kavgasının Anadolu'dan başlayıp kendi yaşadıkları mahallelere kadar uzanan izdüşümlerini nasıl açıklayacaklar?

Laf kalabalıklığını bir yana bırakırsak şu tumturaklı sözleri söylemek isterim. Orta sınıfı çöken Türk işi sosyo-ekonomik yapı ulaştığı farklılaşma uçurumu ile tehlikeli gelişmeleri gören gözlere anlatıyor. Amiyane tabirle bu saatten sonra Tayyip Erdoğan başkan olsa ne yazar Cumhurbaşkanı olsa ne yazar. Yıllardır harislikten gözlerini kör eden çekişmelerini halka yaptıran siyaset esnafının ülkeyi getirip bıraktığı son nokta işte bu. 7 milyon dolara alıcı bulan rezidanslar, trilyonlara satılan arabalar, 50.000 milyara televizyonlar... Fiyatların alıp başını gitmesi Altınşehir'de, Başakşehir'de, Esenyurt'ta, Bağcılarda aç kursakların geceleri yatağa girme acısını yaratıyor.

Hani biz müslümandık? Komşumuzun hali umurumuzda bile değil. Yabancı antropologların Gazi Mahallesi'nde yıllardır gezinmesi cemaat tayfasını ürkütmez nasıl olsa. Şu anda Hanefi Avcı'yı harcama telaşındalar. Onların timsah gözyaşları taş kalplerinde saklı.

Koltuğunu kurtarmak için Başbakan'a yaltaklananların halini görünce insan başka türlü üzülüyor. Emin Çölaşan, Bekir Coşkun, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan.. Türk basınında bir yerlere gelmiş muhalif isimleri Ergenekon Darbesi'nden dolayı içeri atmak aynı markalı dini bütün vicdanın ürünü olsa gerek. Tıpkı eski emniyet müdürlerinin sevgililerini açıklama alçaklığına düşen cemaat tayfası gibi.

Erkeklik bile iğdiş edilmiş bu topraklarda. Yüreklerinde delikanlı olanlar utançtan sokağa çıkamaz durumdalar. Daha fazla yazmamalıyım. Küfür sinkaf arkadan geliyor yoksa...

 
Toplam blog
: 93
: 472
Kayıt tarihi
: 09.06.09
 
 

21-07-1973 tarihinde İstanbul'da doğdum. M.Ü. İletişim Fakültesi Radyo-T.V. Bölümü'nden 1995 yılı..