Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '14

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Yoksulluk sınırı 4 bin lira! Ya açlık sınırı?

Yoksulluk sınırı 4 bin lira! Ya açlık sınırı?
 

Yaratılan ekonomik mucize(!)nin yavaş yavaş sonuna gelirken, kamuoyu araştırma şirketleri hala AKP’yi yüzde 50’lerde göstermeye çaba harcıyor.

Ülkede 42 milyon insan yoksulluk sınırı altında ekonomik darboğazla boğuşurken, bir lokma ekmeğe muhtaçken ve yırtık kara lastik ayakkabı ile gezerken, ülkeyi yönetenler her gün otoriterleşmeye devam ediyor. O zaman bu oy oranına inanmak mümkün mü?

Ekonomik alanda yaratılan mucizeden(!) başlamışken, yoksulluk sınırının gelip dayandığı noktayı görünce, bu konu üzerine bir şeyler çızıktırmak kaçınılmaz oldu.

Türkiye'de yoksulluk sınırı, Kasım ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15.0 artışla 4 bin lira sınırına dayandı. Gördüğünüz gibi yoksulluk sınırındaki artış ile enflasyon oranındaki artış arasında uzak ara fark var. Bir tarafta iktidarın kontrolündeki TÜİK, öbür tarafından halkın cebindekini varsayan ekonomik gerçeklik…

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (Türk-İş) "Açlık ve Yoksulluk Sınırı" araştırmasının Kasım ayı verilerine göre, ağırlıklı olarak taze sebze fiyatındaki artıştan kaynaklı olarak, bir önceki aya göre yüzde 1.61 artışla, dört kişilik ailenin açlık sınırı 1.225 liraya, yoksulluk sınırı da 3.990 liraya çakarak 4 bin liraya dayandı!

Geçen yıl Kasım ayında açlık sınırı 1,065 lira, yoksulluk sınırı da 3,470 lira seviyesindeydi. Bu veriler ile açlık ve yoksulluk sınırları bir yılda yüzde 15.0 düzeyinde yükseldi.

Türk-İş'in aylık raporunda, bu yıl yaz aylarında beklendiği kadar mevsimsel düşüş yaşanmayan yaş-sebze ve meyve grubundaki fiyat artışının, sonbahar-kış şartlarıyla birlikte hızlı yükselişe devam ettiği belirtiliyor.

Bu gelişmelere bağlı olarak Ekim ayında 2.82 lira olan sebze-meyve ortalama kilogram fiyatı Kasım'da yüzde 10.3 artışla 3.11 liraya çıktı. Ortalama sebze kilogram fiyatı yüzde 16.7 artışla 3.50 liraya yükselirken, Ekim ayında 2.55 lira olan ortalama meyve kilogram 2.33 liraya geriledi. Raporda, bu ay ceviz, fındık, yumurta ve çay fiyatlarında da artış izlendiği belirtiliyor. Parasının hesabını bilenler, zaten bu artışları görebiliyor.

Bekâr bir işçi için aylık net asgari ücretin 891 lira olduğunun hatırlatıldığı ve Kasım ayında tek kişinin yaşama maliyetinin 1,448 liraya yükseldiğinin vurgulandığı raporda, şu değerlendirme yapılıyor:

"Gelecek yıl için geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere önümüzdeki ay toplanacak olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Anayasa'da da yer aldığı üzere, asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ile ekonomik durumu da göz önünde bulundurmak durumundadır."

Dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarının bir önceki yılın aynı ayına göre 160 lira ve yaşam maliyeti ise 519 lira artış gösterdiğine işaret edilen Türk-İş raporunda:

 "Bir işçinin, sadece kendisi için yapması gereken gıda harcaması tutarı bir önceki yıla göre 46 lira, temel ihtiyaçları için yapması gereken toplam harcama ise 276 lira artış gösterdi" deniliyor ve şu değerlendirmeye yer veriliyor:

"Devletin resmi verilerine göre, ülke genelinde ortalama kira tutarı günümüzde ayda 615 liradır. Ancak işveren ve hükümet temsilcileri tarafından -işçi kesimi temsilcilerinin muhalefetiyle- belirlenen asgari ücret günümüzde sadece 891 liradır. Özel kesimde bu ücret düzeyinde çalışmak durumunda/zorunda olan milyonlarca işçi bulunuyor. Yapılacak düzenlemeyle bu milyonlara yüzbinlerce göçmen ve sığınmacı çalışan da eklenecek. Bu ücret politikasıyla, insanların çaresizliği istismar ediliyor. Bu ücret düzeyinde çalışmak durumunda olan milyonlarca işsiz, düşük ücret temelinde sürdürülmek istenen rekabetin ve karlılığın gerekçesi yapılmak isteniyor."

Bu raporu hükümete bağlı bir kurum hazırlasa ne olurdu?

Böyle bir soruya verilebilecek cevap elbette, rakamlardaki artışın enflasyon oranından düşük olacağı yönündedir. Halkın enflasyonu her zaman resmi enflasyon oranından yüksek olmuştur.

Raporda da belirtildiği gibi günümüzde geçerli olan asgari ücret ile açlık sınırı arasında bile yüzde 30’un üzerinde fark var. Çalışma Bakanı’nın açıklamalarına bakılırsa, asgari ücretle çalışan 5 milyon kişi var ve açlık sınırı altında yaşıyorlar. Tabi birde işsizler ordusu var.

Sizin anlayacağınız gibi halkımız üç kuruşluk yardıma muhtaç duruma geldi ve kendisine yapılan üç kuruşluk yardımı AKP’nin yaptığını sanarak hala o partiye oy veriyor.

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..