Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Haziran '11

 
Kategori
Deneme
 

Yoluna çıkan tek engel Sensin

Yoluna çıkan tek engel Sensin
 

blackswan


Siyah kuğu hikâyesini bilirsiniz. Bakire bir kız, saf ve güzel; Saflık ve güzelliğin illa bakire olması gerekmesede… Bu güzellik bir kuğunun bedenine sıkışıp kalmış. Özgürlük istiyor, özgürlük sorunu var, öğrenilmiş tüm çaresizlikleri kendi beninden atıp uçmak istiyor, aslında farkında olmadığı inanmadığı aşk; aşkı kendisine inandıracak bir güç istiyor tutkuyla... Oysa karşılıklı olmadan alınmaz olan süreli bir enerji salar aşk. 

Bu kötü büyüyü sadece gerçek aşk; ( bu aşk İspanya’dan yükselen gerçek demokrasi talebi gibi birşey mi acaba!) bozabilir. Dileği neredeyse prens tarafından yerine getirilecekken, prens ona aşkını ilân etmeden önce, kötü kalpli ikizi; Siyah Kuğu prensi oyuna getirip baştan çıkarır. 

Hayalleri yıkılan Beyaz Kuğu, uçurumun tepesine çıkıp kendini öldürür. Ölüm özgürlüğe kavuşturur mu? Nereye varır bilinmez.. Alternatifi, yine dene, yine yenil ve daha iyi yenil… Ya maskeler, bizi engelleyen hizada tutan; kendimizi korumak için büründüğümüz zırh; zırhın içinde kendi kendimize kıvranıp durmamız.. Kendi benimizi içine soktuğumuz bir tür sahtelik.. Bir kez olsun sarhoş olmamak akıntının sadeliğine kendini bırakamamak, hayatın yanı başımızdan akıp gitmesini seyretmek.. 

Oysa istediğini almayı denmek, kendini ifade etmek kendini saklamaktan daha cesur ve anlamlı bir tercih.. 

En son kendimi rahat bıraktığım zamanı hatırlıyorum aklımda birbiri ardına üşüşen cümleleri peş peşe söyleyivermiştim.. Karşımdaki insan ile aynı zihniyete sahip olmanın verdiği güvenle ortalıkta melekler uçuşmuştu, herkes sevinç, şaşkınlık hatta hayranlık duymuştu, kendimi daha aydınlık ve güçlü hissetmiştim.. İnsanın kendini aşması böylesi yoğun duygusal anlarda gerçekleşiyor ya da insan korku ile kendi kabuğuna daha da çekiliyor, hayatın paçasına sıkı sarılmak onu yaşamak için cesur olmak şart. 

Çünkü: “Son dansınız. Nefesinizi sınayın. Güveni sağlamak için... birbirinize dokunun. Kalbiniz kırılmış. Yaralanmış. Yaşam gücü kayboluyor. Kanıyor. Siyah Kuğu aşkını çaldı. Bu acıyı dindirmenin tek bir yolu var. Korkunç değilsin. Ama öyle hissediyorsun. Ve ön taraftan aşağı bakıyorsun. Ve sonra prense. Ve sonra evet, seyircilere bakıyorsun. Ve sonra atlıyorsun. Hadi, devam et. Atla. Atla.” 

Siz sakın atlamayın... Sen üzerindeki büyüyü kaldırabilmen için aşka ihtiyacın var, aşka yeniden inan… Prens yanlış kıza büyülenmiş olsa da.. 

Hayat akıp giderken sadece akıl, sadece mantık hiçbir şeydir.. Bazen şeytanınızı dinleyin; iyi ve kötü iç içedir. Kendinizle barışın… 

Yoluna çıkan tek engel sensin, onu bırakma vakti geldi, kendini bırak; kendini kaybet ve hisset… 

“Bazen insan balık gibidir denizin içinde denizi bilmez. 

Bazen insan kuşun kanadı gibidir uçmayı bilmez. 

Bazen insan çiçek gibidir mevsimlerle yaşamayı bilmez. 

Bazen insan insan gibi görünür görüntüyle düşünceler birleşmez ... 

Bazen insan nehir gibidir sonsuza akar geri dönmez. 

Bazen insan toprak gibidir bütün kötülükleri affeder. 

Bazen insan güneş gibidir hayatın gücünü bilen. 

Bazen insan insan gibidir insan gibi yaşamasını bilen…” 

 

Meraklısı için not: Siyah Kuğu’yu ikinci kez seyredince “beyaz kuğu nerde” sorusu ilginç geldi. Beyaz kuğu neredeydi? http://www.youtube.com/watch?v=O3U8jQvJY-8 

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..