Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Eylül '14

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Yüksek binalar kirli elektirik alanı kanserojendir! Dikkat!

Yüksek binalar kirli elektirik alanı kanserojendir! Dikkat!
 

Kirli Elektrik Hava Alanları..Uzak durun!


Yaşadığımız Şehirlerin total kirlilik oranı ile, yaşadığımız bina ve evlerimizin EMA-Elektro manyetik Alan ve Elektrik Alan kirlilikleri üst üste binerek bizi tamamen kuşattılar. Yüksek binaların katları, ofisleri, daireleri arasında bu kirlilik rahatlıkla paylaşılır. Duvarlar sizleri yanıltmasın, elektro manyetik alanlar mevcut binalarımızın duvarları arasından rahatlıkla geçerler. Komşunuzun elektrikli cihazlarla yaptığı tüm faaliyetler uzaklığı oranında sizlerin dairenizi, ofisinizi etkiler!.Yüksek binaları, AVM’leri

Ve Fabrika gibi çok karmaşık binalar; elektrik kabloları; zayıf akım alçak gerilim- orta ve yüksek gerilim kabloları, bu kabloların beslediği tüm cihazlar, makineler, motorlar ve her türlü akım çeken üniteler bina içerisinde yüksek bir “kirli elektrik alanı” oluştururlar. Ayrıca aydınlatma armatürlerinin yaymış olduğu titreşim ve ısıları (bilhassa ekonomik floresanların güçlü titreşimleri) insan organizması üzerinde oldukça zararlı etkileri biliniyor ve Dünya sağlık örgütünün “kansorejenler” listesinin ilk sıralarına şimdiden yerleşmiş durumda.

Elektromanyetik radyasyon kirliliği, yeni yaşam düzenimizde alınması gerekli önlemler ve korunma yöntemlerini BİLMEMİZİ! içermektedir..Kentler ve binalar ve kapıldığımız teknolojik- dijital hayat ve hızlılığı bizleri bilgili olmaya ve çevremizi bu bilgilerin ışığında bilinçli bir yaşam alanı oluşturmamıza zorunlu kılıyor. Kader, bizi artık “BİLGİLİ”  olmaya zorluyor!

EMA (Elektromanyetik alan) ın zararlarını iki ana seviyeden bakmalı ve izlemeliyiz;

1- İyonlaştırıcı Radyasyon,

2- İyonlaştırıcı olmayan Radyasyon

İyonlaştırıcı radyasyonun ( Atomlardan elektron koparan ve atomik düzeyin bozulması,mevcut sisteme-hücre düzeyinde ise, DNA’larına zarar vermesi; X ışınları gibi) zararları daha derin izler bırakırken, iyonlaştırmayan radyasyonun zararları uzun dönemde çıkabiliyor. İyonlaştırıcı radyasyon Bebek, çocuk, genç yaşlı dinlemez. İyonlaştırıcı olmayan (Yani hücre sisteminden ve atomlardan elektron koparma gücü olmayan ve çekirdek düzeyine etki etmeyen) radyasyon, Hamile anne adayları. Bebekler, çocukların bağışıklık sistemlerinin oturma sürecinde büyük zararlar verebiliyor. İnsan Vücudunun ve sinirlerinin de bir eşik seviyesi vardır. Bu oturduğumuz mekanlar bilhassa hamile Anne adayları ve Çocuklarımızın Lösemiden başlayan bir çok hastalıklara zemin hazırlandığı kaçınılmazdır. Küresel otoriteler, ilaç sanayicileri- dünya sağlık örgütü, tarım sanayileri, enerji santralleri- Nükleer santral ve otoriteleri vb tüm kuruluşlar kendi yaşam süreçlerini korumak adına, yeni gelişen ve yeni hayatımıza girecek temiz tedavi ve enerjileri hayatımıza sokmaktan da direnç gösteren birer “güç” odakları haline de geldiler. “Bağımsız Bilimciler” in etkin olmayan tek tek yürekten ifade ettikleri “çözümler” dikkate alınmaz bir duruma sokuldular. Zaten bir güçleri de yok!

Konumuza dönersek,

Yüksek binalar büyük bir kirli elektrik alanları yaratır. Elektrik alanı ve Elektro manyetik alan birbirinin tamamlayıcısıdır. Prizden akım almasanız da, elektrik alanı vardır. Düğmeye bastığınızda, her hangi bir cihazı çalıştırdığınızda burada EMA -Elektro manyetik Alan- etrafınızı sarar. Kaynaktan uzaklığınız kadar tesirleri başlar. İnsan çok kıymetli elektronik bir iletişim santrali. 500,000 KM SİNİRLER VE 25 MİLYAR SİNİR HÜCRELERİNDEN OLUŞMUŞ KOCA BİR SANTRAL. Bu santralin iletişim gücü 1-250mikro volt civarında bir alanla hizmette. Bu seviyelerde beyin tüm mekanizmayı işletir. Ama, çevremizden öyle yoğun kirli elektrik alanlarına maruz kalırız ki, tüm diğer zararların yanında bu iletişimin bozulması, sistemin ömrünü kitler ve olduğunuz yerden yaşlanma, korozyona uğrama, hastalıklarla mücadele edememe ve hızlı büyüme, etleşme, salgı verme-alma gibi dengesizlikler bize musallat olur. En pratik haliyle, kendinize güvenli bir alan yaratmanız ve disiplin ve sorumluluklar oluşturup,kendinizi ve yakınlarınızı korumanızdır. 7 Metre mesafeden kendinize koruma alanı oluşturmanız eviniz içinde tlf.şarz cihazlarını, elektrikle her ne çalışıyorsanız daha hızlı ve çabuk işinizi bitirmeniz çok önemli. Bilhassa ütü yapıyorsanız çabuk davranmalısınız. Kadınlarda meme kanserini tetikleyen nedenler olarak görülebiliyor! Mesela Çamaşır makinesinin sıkma süreci boyunca yakınlarında bulunmamanız küçük bir önlem..

Elektrik kirliliğinin bir çok tesirlerini burada detayları ile yazmam mümkün değildir.

İşin özü,

Büyük şehirler, Yüksek binalar, Apartmanlar artık bir “KİRLİ ELEKTRİK HAVA ALANI” gibidirler. Yaşam yerlerimiz Tek katlı binalar ve bina aralarında bir birlerinin kirli elektriklerini Paylaşmayacak kadar mesafede Komşuluklar kurulursa, hem aile fertleri hemde çocuklarımızın ve nesillerinin sağlıklarını anlamlı bir şekilde korumuş oluruz. Evimizin içindeki tüm davranışlarımız ve disiplinlerimiz en azından bu konuda yayınlanmış bir çok makale ve önlemler var. Bu önlemleri bir kere okuyarak ( Facebook’ girdiğimiz sürenin binde biri kadar)  ne iyi olur derim.

Teknolojik hızlılığın en önemli artık maddesi “KİRLİ ELEKTRİK”. Diğer tüm zararların yanında en önemli motor kuvvetidir, kirli elektrik! Yani bedeniniz ve sinir sisteminizin (hücreler arası iletişiminin) bozulmadan kendini koruma alanı içinde bu haberleşmeyi yapması çok önemli. Kirli elektriğin, sadece hücrelere saldırmayıp,işte bu iletişim ağını çökertmesi gibi süreçlere dikkat çekmek istiyorum.

Hem KENDİ HAYATINIZ, AİLENİZ ÇOCUKLARINIZ VE NESİLLERİNİZE kadar giden zararlardan korunduğumuz halimizle de, çevremizi de temiz tutmuş oluyoruz. Bir çöp atılırken görülüyor ama Elektro Manyetik Alan Attığımızda bu görünmüyor. Tüm sistem, Belediyeler, Hükümetler ve devlet organları artık anolog yaşıyor ve kendisini yenilemezse ülkesini, çevresini ve mimarisini, binaların izolasyonunu ve verici istasyonlarını- Baz istasyonlarının kurulum yerlerini beceremez, İnsana ve İnsanlığa kötülük etmiş olur..

Konuyla ilgili Soru –Cevaplı hatırlatmalar:

Bİr noktadaki elektromanyetik enerji miktarı nelere bağlıdır?

Bir noktadaki elektromanyetik enerji miktarı, kaynağından olan uzaklığa, kaynağın etkin çıkış gücüne ve yayılım ortamına bağlıdır. Elektromanyetik dalgalar binaların içine girebilirler. Bütün cisimler elektriksel iletkenliklerine bağlı olarak elektromanyetik dalgaları yansıtma ya da geçirme özelliğine sahiptir. Elektromanyetik dalgalar, bina duvarından geçerken havada yayılmalarına göre enerjilerinin daha büyük bir kısmını kaybederek zayıflarlar

Elektromanyetik radyasyonun canlılar üzerindeki etkileri

RF elektromanyetik dalgalarının foton enerjileri, atomları ve molekülleri iyonlaştıracak düzeyde değildir. Elektromanyetik radyasyonun göreceli olarak düşük frekanslı biçimleri olan görünen ışık, kızılötesi radyasyon ve RF dalgalar iyonlaştırıcı olmayan radyasyona örnektir. Ortamdaki iyonlaştırıcı olmayan elektromanyetik dalgaların etkisinde kalma sonucunda canlılarda iki tür etki oluşabilir: Isıl etkiler ve ısıl olmayan Etkiler. Isıl etkiler, vücut tarafından yutulan elektromanyetik enerjinin ısıya dönüşmesi ve vücut sıcaklığını arttırması olarak tanımlanır. Bu sıcaklık artışı, ısının kan dolaşımı ile atılarak dengelenmesine dek sürer.

Isıl olmayan etkilere bağlı olarak RF dalgaların etkili olduğu iddia edilen bozukluk ve hastalıklar arasında beyin aktivitelerinde değişiklikler, uyku bozuklukları, dikkat bozuklukları, baş ağrıları bulunmaktadır. Ancak bu riskler çok yüksek deneysel dozlar ve sürelerde geçerli olabilir ve cep telefonları gibi kullanımlar için sürelerine dikkat ederek, kısa görüşme durumları disiplinleri edinerek zararlarını en az seviyede tutabiliriz.. Yüksek enerjili iyonlaştırıcı elektromanyetik dalgalar, DNA ve genetik malzemeyi kapsayan biyolojik dokuda hasara yol açabilen moleküler değişikliklere yol açabilirler. Bu etkinin olabilmesi için dokunun x-ışınları ve gama ışınları gibi yüksek enerjili fotonlarla etkileşmesi..gerekir.

Not; Ofis ortamında ve evlerimizde Kirli Elektrik ve EMA' lara maruz kalmamız kaçınılmazdır. Ben kendi evimde bazı önlemler alıyorum:

Öncelikle Çok Katlı binalardan ve AVM' lerden oldukça uzak kalıyorum. Zorunlu bir şekilde içeri girmişsem oldukça hızlı davranıp, kısa zamanda dışarı çıkıyorum. Çıkmadan önce yüzümü bolsu ile yıkıyorum.

Ev ortamımda ise; Ütüleme işimi, az az ütülüyorum. Çamaşır makinesi bilhassa sıkma zamanlarını evde olmadığım zamanlara veya uzak bir noktada durarak geçiriyorum. Evdeki bütün Floresan lambaları çıkarttım, Led lambalarla değiştirdim. Cep telefonumu saat 22:00' dan sonra kapatıyorum. Yatak odamda mümkün olduğunca hiç bir elektrikli alet bulundurmuyorum ve telefonumu en az 7 metre uzaktan, odamın dışında bir yerlerde şarj ediyorum. Komşu duvar tarafında yatmıyorum. Televizyona en az 3 m mesafeden yaklaşmıyorum. Evde kablosuz interneti gece yatarken prizden fişini çekiyorum. Saç kurutma makinesi kullanmıyorum. Mikrodalga fırın kullanmıyorum, kullanıyorsanız uzak durun. Buzdolabı devamlı çalıştığından mutfakta sohbet etmiyor, bağımsız bir bölgede kahvaltı yapıyorum. Bulaşık makinesi çalışma süresi boyunca kesinlikle mutfakta oturmayın..

Ve soğuk-ılık banyo yapmayı unutmayın, sık sık yüzünüzü yıkayın, internete girme sonrası.. Bol bol su için, iç ısınızı dengeler ve bağışıklık sisteminizi daha aktif tutar..

Ve en sonunda Yüksek Binaları hayatınızdan çıkarın.. Taa ki, DC (doğru akım-gerilim) süreci tamamen hayatımıza girene kadar!
  

Kalender KILIÇ

 

 
Toplam blog
: 164
: 239
Kayıt tarihi
: 23.02.09
 
 

Kalenderce yaşarım. Okurum, gezerim, Çocukluğum şanslıydı; özgürlük en büyük mükafatım. Hiç bir kal..