Yükseköğretime Girmeme Sınavı..

Bugün biraz kıraathane ağzıyla konuşacağım.. 

Günlerdir (YGS), yani Yükseköğretime Geçiş Sınavı konuşuluyor.. Öncelikle ilgili öğrenci ve aileleri ilgilendiren YGS'deki şifre iddiaları hakkında dün ÖSYM Başkanı tarafından açıklama yapıldıysa da zihinleri bulandırmaya devam ediyor.. 

Aileler, çocuklarının geleceği için özel dersanelere binlerce lira harcayarak Üniversite kapılarını aralamaya çalııyor.. Yıllardır böyle devam ediyor. "Kızım, oğlum acaba sınavı kazanabilecek mi?" telaşı yetmiyormuş gibi, şimdi de şifrelerin çalındığı veya birileri tarafından sızdırıldığı iddiasıyla aileler üzülüyor, üzülüyorlar.. 

YGS, TGS, ÖGS, MGS... 

Yükseköğretime Geçiş Sinavı (YGS) değil, adeta Yükseköğretime Geçmeme Sınavı.! Eğitim düzeyi çıtasını yükseltip ülkeyi aydınlık geleceğe taşımaksa amaç, ülkeyi geliştirmekse amaç, bu engelli yarışlar niye? 

Bırakalım bir kenara şifre iddialarını. ÖSYM'nin bir kazanç kapısı olduğunu da tartışmayalım.. Üniversite Sınavını bir konuşalım.. 

Şifre iddiaları bağlamında tartışılan, "Yandaşları Üniversiteye yerleştirme" hikayeleri sadece bugün değil, her dönemde olmuştur..12 Eylül öncesi Sağ-Sol ideoloji dönemlerinde de, sonrasında da, günümüzde de.. 

Kaldırın gitsin şu Üniversite Sınavlarını kardeşim.! Lise'yi bitiren her öğrenci, kendi yetenek ve istemleri doğrultusunda Yükseköğrenimene devam edebilsin.. Devam edebilsin ki, ülke gelişsin ve kalkınsın.. Akademi eğitimi sonrası birey isterse almış olduğu eğitim alanında görevini sürdürsün, isterse serbest alanlarda ülkesine hizmet versin.. İyi olmaz mı? 

Hayır iyi olmaz çünkü; Washington az gelişmiş ve geri kalmış ülkelerden nemalanıyor da ondan.. Sağ-Sol dönemler dahil, her dönemde Üniversite'ye yerleştirilen yandaşlar'dan Washington yararlanmıştır.. Sağ-Sol terör olaylarıyla kardeşi kardeşe kurşun sıktıran da, 12 Eylül'ün mimarı da, sonrasında nemalanmak adına 24 Ocak kararlarını, yani Serbest Piyasa Ekonomisi modelini uygulamaya koyan da Washington'dur. Şimdi de Washington+Cemaat işbirliği ile Üniversitelerimiz şekillendirilmeye çalışılıyor.. 

Gözlerimizi dört, sekiz, onsekiz açalım arkadaşlar..