Yunanistanda Çipras'ın oynadığı romantik macera filmi, korku filmine dönüşüyor!

Komşumuz Yunanistanı zor günler bekliyor...Yunanlıların denize düştükleri için sarıldığı, bizim tatlısu solcularının da rahat batmasından sahip çıktığı Syriza ve anlı şanlı lideri Cipras iflas bayrağını çekmek üzere...

Daha önce de yazdığım gibi, Syriza'nın sırrı beklenenden daha çabuk ifşa oldu... Böylece, bizim ütopik sol takımının "Komşuda pişer bize de düşer" umutları suya düştü...

Herhalde suya düşmüştür... Artık, Çiprasla Yeşilçam film afişlerini andıran pozlar veren nahif solcu gazeteci hanımlarımız yok... Çünkü, film giderek korku filmine dönüşüyor.

Avrupa Birliği, tam da beklediğimiz gibi, Çiprasa azar üstüne azar veriyor; ayar üstüne ayar çekiyor... Eğer, Yunanistan AB'yinin emrettiği reformları yapmazsa yeni krediler açılmayacak...

Bu şu demek; Yakında (önümüzdeki Salı son günmüş) Yunanistanda kıyamet kopabilir... Yunan halkı bankalara hücüm edebilir, ya da tüm bankalar kapılarına kilit vurabilir.

Oysa, çok şükür ülkemizde İktidar partisini iktidardan düşüren bir seçim olmasına rağmen ekonomik veriler dengesini sürdürüyor... Bu şartlarda bile milyarlarca dolar geliyor dışarıdan...

Bu rahatlığı görmeyip anlamayıp da 70'li yılların romantik solculuğuna takılıp kalan bizim Avrupailer Syriza liderinin parlaklığına tav oldular ama elin Avrupası yakışıklılık dinler mi?

Gerçi bizim sosyalistler, Yunanistanın Çiprası varsa bizim de Demirtaşımız var edasıyla HDP'ye sevdalanıp oy verdilerse de onun da kokusu yakında çıkar...

Yukarda dediğim gibi, Demirtaş ve eşbaşkanının Yeşilçamın aşk filmlerini aratmayan posterlerine hayran olanlar, arkasından gelecek korku filmlerine hazır olmalılar...

Nitekim Hollywood yapımı korku filmleri de böyle parlak, göze hoş gelen kahramanların gerçek yüzlerini göstermeleriyle ortaya çıkar.

Demem o ki, Yunan halkından çok bizim Batı kültürüne hayar sol takımını heyecanlandıran Syriza iktidarı daha altı ayını doldurmadan sallanıyor.

Bizim tuzu kuru solcuların "Komşuda pişer bize de düşer" lüzümsuzlukları yerine şimdi Yunan halkı, aç karnını doyurmak için Türkiye'ye dönüp "Komşuda pişen bize de düşsün" demek üzere...

Ne yapalım, gerekirse, başka muhtaçlara baktığımız gibi onlara da bakarız...

Biz Osmanlı gibi bir ecdadın ahfadıyız çünkü...