Yurdum ekonomisine daral geldi

Başbakan seçimlerden önce IMF'e ümüğümüzü sıktırmayacağını söylemişti, ayrıca yurdum ekonomisinin de %4 büyüyeceğini öngörmüştü değerli büyüklerimiz. İşte bugünlerde ben de kendi kendime demiştim ki: " %5 den daha az küçülürsek ben buradayım ". Tabii kendine demekle olmuyor bir yerlere not düşmek gerekiyor. Ne olur ne olmaz ileride " Ben dememiş miydim" diyebilmek lazım. Sayın hükümet büyüklerimizin ellerinde bir sürü rakamlar ve göstergeler var onlara bakıp, işlemlere dalıp bir takım hesaplamalar yapıp sonuçlar çıkarıyorlar. Sonra da bu hesaplamaların üzerinden bir daha geçiyorlar herhalde bir yerlerde bir takım hatalar olduğunu varsayıp düzeltme yapıyorlar. Böyle bir düzeltmenin sonucunda da %3, 6 küçüleceğimizi açıkladılar kamuoyuna. IMF de %5, 1 küçüleceğimizi açıkladı. Eeee, herkes revize eder de ben edemez miyim? Ben de %6-6, 5 olarak revize ettim. Buraya da not düştüm.
Şimdi 2009 sonunda bakacağız hangimizin rakamı tutacak. Onlar bir sürü verilerden hesaplıyorlar, ben sadece çarşıya, pazara, insanların davranışlarına, parası olan ve olmayan dostlarımın tavırlarına göre bir çıkarsama yapıyorum sadece. Bir de hükümet adamlarının krize karşı aldıkları tavırlara bakıyorum. Şu ana kadar hükümetin krizi engelleyici veya etkisini azaltıcı yönünde almış olduğu bir önlem paketi yok. Otomobil ve beyaz eşyadaki KDV ve ÖTV indiriminin krizden bunalan halkımıza bir yararı olmaz. Sadece parasını harcamaktan korkan bir takım paralı vatandaşımıza fırsat verir, ama aynı zamanda otomobil satıcılarına da " bu indirimin hepsini müşteriye yansıtmak kerizlik birazını da biz kapalım " dürtüsüyle fiyatları arttırma cesareti verir, o kadar. Nitekim de öyle oldu. Mart ayında 18138 yerli ve 36973 ithal olmak üzere toplam 55111 araç satıldı. Yani indirimin satışları arttırması normal yolunda seyretti ancak bu artış ithal araçlara yaradı, yerli üreticileri de hafif bir şekilde kıpırdattı. Yani işsizliğe olması gereken katkıyı sağlayamadı. Bu arada çıkan haberlere bakıyoruz, stoklardaki araçlar tükendi, hatta ikinci el araç fiyatları artmaya başladı. Bu arada yeni bir karar alındı Kredi Garanti Fonu hayata geçirilecek, yani bankalar reel sektöre kredi verecek, reel sektör de canlanıp üretim yapacak işsizlik artmayacak. Bu da bana biraz yetersiz geldi. Çünkü bu önlemin bir bacağı eksik. Talep yaratılması.O konuda bir hareket yok. Talep yaratılmazsa veya canlandırılmazsa reel sektör ürettiğini kime satacak?
Hükümet kriz öncesi, krizin bir an önce halkı yeteri kadar etkilemesi ve halkın elinde harcayacak parası kalmasın diye gerekli girişimleri yapmıştı. Doğalgaza ve elektriğe inanılmaz boyutlarda zam yapmıştı. Hane halkı zaten elindeki paranın büyük bir kısmını enerjiye ayırınca çarşı-pazara ayıracak parası da iyice azalmıştı. Zaten daralmakta olan talep bir miktar daha daraltılmıştı. Şimdi bu kadar büyük bütçe açıkları varken bu zamları geri alma şansları yok, olsa da yaz geliyor, doğalgaz indiriminin de kimseye bir faydası yok. Üstelik IMF ile anlaşma da sağlanmak üzere, bunun anlamı da halkımızın ümüğü biraz daha sıkılacak, halkımızın elinden üç-beş kuruş daha çarpmak için bir takım vergi ve fiyat ayarlamaları yapılacak. Büyük bir merakla IMF ile anlaşma şartlarını gözlüyoruz.