- Kategori
- Mizah
Yurttan sesler
- Ustaa, çay versene bize!
- Çay içe içe bi hal olduk.
- Çaydan iyi serinletici yoktur yazın.
- Öyle deniyor ama ben inanmıyorum bu söze. Sıcak bir içecek nasıl serinletebilir ki? İçerken yüzüne vuran buharı bile terletiyor insanı.
- Ben de ikiye yarılıp güneşe bırakılan karpuzun soğuduğuna inanmıyorum.
- Siz de hiçbir şeye inanmıyorsunuz be olum.
- Yeni demlikten verecem abi, az bekleyin.
- Bak bir de bu söze inanmam ben. Servis gecikecekse hep bu numaraya başvururlar.
- Onu bunu boşverin de maç ne olur, yarın maç?
- 90. dakikaya 3-0 yenik gireriz, oynanmamış sürede 3-4 olur, alırız. Hatta golün birini de Rüştü atar, kaleden kaleye.
- Nah atar! Çekirge üç defa sıçrarmış.
- İki değil miydi o?
- Ne biliim olum, işim gücüm yok onu mu sayacam?
- Hem ne demiş Gary Lineker: “Futbol 22 kişi ve bir topla oynanan, sonunda hep Almanların kazandığı basit bir oyundur!”
- O sözün modası geçti. Şimdi moda Slaven Biliç’in demeci: “Maç bitti, elendik ama ben hâlâ Türklerin nasıl bir sistemle futbol oynadıklarını çözemedim!”
- Çözemez tabii. Futbol oynamıyoruz ki biz.
- Badminton mu oynuyoruz futbol değil de?
- Fantinton ne abi?
- Badminton badminton! Kaz tüyünden yapılma bir top ve raketle oynanan oyun.
- Hay Allah senden razı olsun, bulmacada hep çıkıyor ama cevabını bir türlü bulamıyordum. Dur bir yere not ediim şunu.
- Kupa bizim bu sefer, finali de Rusya’yla oynarız.
- Finalde de yine sonradan mı açılacağız?
- Kadromuz da 13 kişiye düşmüş bu arada, Fatih Hoca, “değiştirecek oyuncum kalmazsa ben girsem olur mu” diye sormuş UEFA’ya.
- NTV yorumcusu Rıdvan Dilmen de gönüllü yazılmış diyorlar kadroya.
- Ne gönüllüsü; mavzerini, kütüklüğünü de almış mı bari, seferberlik mi lan bu, askere mi yazılıyor?
- Hee, hatta Sergen Yalçın, “beni de yazın” demiş.
- “Ayağım kopsa da oynat beni hocam” demiş Servet.
- Bence Başbakan Tayyip Erdoğan da gitsin Almanya maçını izlemeye. Bakarsın ona da iş düşer. Eski futbolcu ne de olsa, “forvette süperdi” diyor zamanında seyredenler, girsin işte Nihat’ın yerine.
- Ama o da sakat?
- Neresi sakat?
- Çaylaaar!
- Psikolojisi sakat.
- Hee, kapatma mevzuu.
- Kapatırlar mı sence abi?
- 7-4 dizilişine göre oynarlarsa kapatırlar.
- O nası sistem abi, hiç duymadım, 4-4-2, 3-5-2’yi falan duydum da? 7 kişi savunmada 4 kişi hücumda mı oynuyor?
- Duruma göre değişiyor; bazen 4 kişi müdaafada 7 kişi hücumda, bazen de tersine.
- E, bu takımın kalecisi, orta sahası falan yok mu abi?
- Yok. Kaldırdı Türkiye kaleci ve orta saha kavramını. Bu bir hukuk devrimi, çığır açtık futbolda.
- Boyayalım mı abi?
- Sağol canım, yeni boyandı daha.
- Abi boyayalım?
- Neyi boyuyon olum terlik var ayağımda, görmüyon mu?
- Tazeleyim mi beyler çayları?
- Yine mi terlik giydin lan sen, yahu biraz medeni ol medeni.
- Napiim çok sıcak abi yav, terliyor ayakkabıda.
- Ver bana, süzgeçsiz olsun.
- "Serinletir" dedin içtik ama bak hararet bastı beni.
- Hararet senin kıçından geliyor olum, ona çare yok. Hem inanacaksın ki serinletsin.
- Bu yaz yine çok sıcak geçecek diyorlar.
- Geçer tabii, anasını ağlattılar, ısıttı kavurdular küreyi.
- Deprem de olacakmış bugünlerde. Bizim arkadaşın Kandilli’de çalışan teyzeoğlu varmış, o demiş.
- Doksan bin kişi ölecekmiş muhtemel İstanbul depreminde.
- Ölsün, bize yer açılır.
- Senin gebermeyeceğin ne malum?
- Küresel ısınmaya inanmıyorum ben abi, Türkiye’nin sanayisi gelişmesin diye Batılılar uyduruyormuş onu. Bence Kyoto Protokolünü imzalamamalı Hükümet.
- İmzalamayan bir ABD bir de kalmışız zaten.
- “KESMECE GARPIZZ, KESMECE GARPIIIZ. HAYDİ PIÇAĞANAN, PIÇAĞANAAN!”
- Obama kazanırsa ABD de imzalayacakmış. Bir biz kalırız sap gibi o zaman.
- Yeşil yedili çıktı mı yav?
- Karpuz al da yiyelim şurdan.
- Koltuğundaki adam okeye dönüyor, dikkat!
- Çay ver, çay!
- Ne çabuk içtin, gırtlağın teneke mi kaplı senin?
- Arada sırada döşüme bi sancı saplanıyor benim yav, ölecek miyim ne?
- Gidicisin sen abi, gözün toprağa bakıyor bu sene!
- Hani toprak? Toprak mı bıraktılar dinine yandığımın memleketinde?
- Haklısın abi hepsini yabancılara sattılar.
- Ulan her şeyde yabancı parmağı arama sen de, asfalt kapladılar demek istedim ben.
- Verme dedim sana yeşil yediliyi, zorla okey attırdın adama!
- Veriim mi abi garpız, muhayyer vallahi, gan gibi çıkmazsa para vermeyin.
- “ALLAH-Ü EKBER, ALLAH-Ü EKBEEEİRR”
- Kes bakalım usta bi tane bakalım dediğin gibi miymiş? Ama kan çıkmazsa para yok bak.
- Yürü hafız, çağırdı seninki.
- Kalkayım. Aziz Allaah, şefaat ya resulullah!
- Ee, kelek çıktı, hani kan gibiydi?
- “EŞHEDÜ EN LA İLAHE İLLALAAAH!”
- Ne keleği abi yav, basbayaa gırmızı işte.
- Usta sen mi renk körüsün, biz mi?
- Hıncal Uluç Fatih Terim’i övmüş yine.
- Kupayı bize yedirmezler abi, bak görürsünüz hakem nasıl taraf tutacak.
- Nerden anladın?
- Anne tarafından Almanmış; yedi göbek önce.
- Onu yazan da baba tarafından hıyardı, daha bir göbek evvel...
.......