Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mayıs '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yürümenin dayanılmaz hafifliği

Yürümenin dayanılmaz hafifliği
 

İnsan yürüyüşünden belli olur.

"Kendi olma" nın en belirgin işaretidir yürümek.

Düşüncenizin kararlılığı, inceliği, yahut dağınıklığı adımlarınıza vurur. Yere basıyor olmak, toprakla alışverişte bulunmak, yaşıyor olmanın ispatı ve belki de mutlulukların en güzelidir...

Çoğu kimse, ayaklarının yere basıyor olmasının farkında bile değildir. Bir yerden bir yere ulaşırsınız sadece. Oysa bir bilseniz, yürümenin ne dayanılmaz bir lezzeti, ferahlığı vardır!

Sıkıldığınız, bunaldığınız anlarda çıkıp yarım saat yürüseniz, hiç bir şeyiniz kalmaz. Hafifler, mutlu olur dönersiniz.

İnsan bir çok şeyi yürürken bulur, düşünceyi yürürken kurar, şekillendirir. Çünkü yürüme zamanı, kendi kendimizle kaldığımız ender anlardan biridir.

Ayakların gideceği yere yönelişini, düşüncenin de yeni bir ufka yönelmesi izler.

Yürümek yaşamı bereketlendirir.

Kendimiz olmaktan, kendi yürüyüşümüzü bulmaktan öyle kaçınıyoruz ki...

Yürüyen merdivenler var, büyük iş merkezlerinde. Planlanmış bir şerit, sürekli dönüp duruyor. Bizlerde binip bir çuval, bir paket gibi taşınıyoruz. Cansız, düşüncesiz ve üslupsuz...

İnsanlar bir de varını yoğunu harcayıp "ayağını yerden kesmenin" çarelerini aramıyorlar mı!

Bir araba olsun, diyoruz ayağım yerden kesilsin de nasıl olursa olsun!..

Bir garibiz biz insanoğlu olarak; yürümez, sevmez, mektup yazmaz, ağlamaz ve dua etmez...

Sonra da mutlu olamıyorum deriz!

Bu gün hava çok güzel, iş çıkışı Konak'ta, sahilde yürüyeceğim düşünerek, mutlu olarak en önemlisi ayaklarım yere basarak...
 
Toplam blog
: 41
: 1248
Kayıt tarihi
: 09.12.08
 
 

Hayatımızın gayesi, gayelerimizi hayata geçirmektir. Benim de şu anki gayem, burada bir şeyler ya..