Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ağustos '13

     
    Kategori
    Estetik / Güzellik
     

    Yüzünüze Sihirli bir dokunuş: Burun Estetiği

    Yüzünüze Sihirli bir dokunuş: Burun Estetiği
     

    Burun Estetiği


    Burun estetiği yaptığımız pek çok hastamızda, küçük manipülasyonlarla yüz ifadesinde nasıl olumlu bir değişim ortaya çıktığı açık bir şekilde ifade edilmektedir.

    Yüzümüz, insanlar arası iletişimde bize kendimizi ifade etme ve karşı tarafın algısını olumlu yönde etkileyebilme imkanını sunan pek çok mimik ve ifade şekline sahiptir. Bu mimik ve ifadelerin yanı sıra yüzümüzdeki hatlar ve burun, dudak, göz gibi yapıların birbiriyle olan uyumları büyük önem taşır.

    Bu yapılar içerisinde şüphesiz hepsinin ayrı bir güzelliği vardır ve genelde yüzü bir bütün olarak değerlendirmek doğru yaklaşım olacaktır. Ancak bu yapılar içerisinde burun ayrı bir öneme sahiptir, yüzün belkide en önde olan organı olması ve yüz hatlarına kattığı anlam bu önemi sağlamaktadır.

    Doktor Serkan Yıldırım ‘ın burun estetiği yaklaşımındaki fark nedir?

    Burun estetiğinde bugün gelinen noktada tek tip, sipariş usulü burun yapılması geride kalmıştır. Burun estetiği hastalarında, kalıpların dışına çıkılması, hastanın ihtiyaçlarının bireysel olarak çok iyi değerlendirilmesi ve bu ihtiyaçlara yönelik iyi bir operasyon planı yapılması son derece önemlidir.

    Bir burun estetiği adayını değerlendirirken, burun ucu, burun sırtı, burun kanatları, burun delikleri, burun alın ilişkisi, burun dudak ilişkisi gibi pek çok parametreyi tek tek değerlendirip, hastamın burnuyla ilgili yapılmasını istediği değişikliklerle birlikte yorumluyorum.

    Hastamla birlikte mutabık kaldığımız değişikliklerin her biri için planlanan cerrahi müdahale şeklini not alıyorum. Bazen sadece bir dikişle, bazen kıkırdak eklemeleri ile bazen kıkırdak zayıflatmaları ve çoğu zamanda bu tekniklerin birlikte kullanımı ile hastamın yüz yapısına en uygun olan burun şeklini yani doğal güzelliği oluşturuyorum. Yapılan detaylı analiz sayesinde sonuç şansa bırakılmadan kişinin yüzüyle uyumlu ve istenen burun şeklini elde etmiş oluyorum.

    Burun estetiğinde dokuya saygılı koruyucu cerrahi teknik

    Benim burun estetiği ameliyatlarındaki temel felsefem doğal görünümlü abartılı olmayan estetiksonuçlar elde etmektir. Bu yaklaşım gereği dokulara en az zarar verecek teknikle ve gerektiği kadar yeniden şekillendirme-düzeltme işlemleri yapmaktayım.

    Bu sayede burun estetiği sonrası oldukça önemli olan burun fonksiyonları korunmakta hatta düzeltilmektedir. Bu sebeple, geçmişte burun estetiği olan hastalardan çok sık duyduğumuz, nefes alamamak veya koku alamamak gibi şikayetleri HİÇ duymayız. Diğer yandan dokuya mümkün olduğunca az zarar verilen bu yaklaşım ile hastanın operasyon sonrası toparlanma süreci oldukça kısalmakta, şişlik ve morluk gibi olumsuz durumlar çok nadiren oluşmaktadır.

    Burun estetiğinde doktorumu nasıl seçmeliyim?

    Her cerrahi müdahalede olduğu gibi burun estetiğinde doktor seçimi tabiî ki son derece önemlidir. Yeterli bilgi birikimi ve tecrübeye sahip Estetik Plastik Cerrahi Uzmanları tarafından burun estetiği ameliyatının yapılması kaçınılmaz bir gereklilikdir. Dolayısıyla Estetik Plastik cerrahi uzmanları dışındaki branşlar tarafından yapılan burun estetiği operasyonlarında problem yaşanması ihtimali göz ardı edilmemelidir.

    Bu noktada diğer cerrahi müdahalelerden farklı olarak estetik cerrahi ameliyatlarında, cerrahın güzellik anlayışının da devreye girdiği ve estetik görüsünün sonucu etkileyen önemli unsurlardan biri olduğu unutulmamalıdır. Dolayısıyla cerrahınızın daha önceden yapmış olduğu işleri görmek size bu noktada mutlaka fikir verecektir.

    En fazla 5-7 gün içerisinde işinize dönebilirsiniz!

    Burun estetiği ameliyatlarında kullandığım dokuya saygılı teknik sayesinde şişlik ve morlukların en az şekilde oluşmasını sağladığımı söylemiştim. Dokulara enaz zarar veren bu yaklaşım sayesinde, çok kısa sürede alçı, tampon ve dikişlerinizden kurtulmakta ve en kısa sürede iş hayatı ve sosyal yaşantınıza dönebilmektesiniz.

    Hatta burun estetiği operasyonlarının %70 inde tampon kullanmaya gerek kalmadığını burada rahatlıkla söyleyebilirim. Tampon kullanılması kaçınılmaz olan ileri derecede problemli vakalarda ise 3 ile 5 gün içerisinde son derece kolay ve ağrısız bir şekilde tampon burundan alınmaktadır. Genelde hastalarımızın korkulu rüyası haline gelen tampon kullanımı aslında geçmişe göre son derece konforlu bir uygulamadır.

    Genellikle içinden rahatça nefes alınabilen tek parça silikon tamponlar kullanılmakta ve bu tamponlar hastaya hiçbir sıkıntı yaratmamaktadır. Burun estetiği sonrası 5. günde dikkişler ve kullanılmışsa tampon alınmış olacağından işe dönmek açısından tıbbi bir engel bulunmamaktadır.

    Ancak burnunuzun üzerinde bulunan plastik kalıpın (biz bunu alçı olarak tanımlıyoruz ancak alçı değil) alınması için 2 gün daha beklemeniz gerekeceğinden sosyal sebeplerden bu şekilde işe dönmek istemeyebilirsiniz dolayısıyla 7. günde dikiş, tampon ve alçıdan tamamen kurutlmuş olarak işbaşı yapabilirsiniz. Burada bir noktaya tekrar vurgu yapmak istiyorum, tıbben işlemden 2-3 gün sonra işe dönmeniz açısından bir engel bulunmaz.

    Burun estetiği ile birlikte nefes almanızda normale dönsün

    Burun estetiği ameliyatları için bir taşla iki kuş vurmak deyimi son derece uygun olacaktır. Çoğu zaman burun estetiği isteyen hastalarımızda burun kıkırdağındaki mevcut eğrilikler (septum deviasyonu) ve burun etlerindeki (konka hipertrofisi) şişme sorunlarına bağlı olarak nefes alma problemleri bulunur.

    Burun estetiği operasyonu esnasında, tüm bu nefes alma problemleri düzeltilmekte ve fonksiyonel olarak, rahat nefes alınmasını sağlayan bir burun elde edilmektedir. Yani fonksiyonel onarım burun estetiğinin olmazsa olmazıdır. İyi fonksiyon görmeyen bir burun nedeniyle yaşamın ilerleyen dönemlerinde kalp akciğer problemleri gibi ciddi hastalıklar yaşanabileceği düşünüldüğünde, burun estetiği ameliyatlarının ne kadar önemli olduğu kolayca anlaşılmaktadır..

    Açık rinoplasti mi kapalı rinoplastimi ?

    Açık rinoplasti tekniği, burunda istediğimiz ölçüde ve kalıcı değişiklikler yapma imkanını bize sunmaktadır. Son zamanlarda oldukça revaçta olan teknikteki ilerlemeler ile burun yapısındaki tüm dokulara dilediğimiz ölçüde hakim olmaktayız ve istediğimiz her değişikliği çok daha kolay bir şekilde gerçekleştirebilmekteyiz.

    Ancak burada önemli bir noktayı vurgulamak isterim, bir estetik cerrah mutlaka açık ve kapalı her iki tekniğe de hakim olmalı ve hastanın durumuna göre hangi tekniğin kullanılması gerekiyorsa onu kullanmalıdır. Her iki yönteminde birbirine göre avantaj-dezavantajları mevcuttur. Dolayısıyla hasta için uygun olan tekniğin seçimi son derece önemlidir.

    Yani her hastaya aynı yöntemle girişim yapmak, hastanın taleplerini görmezden gelmek kabul edilebilir bir tutum ve yöntem değildir. Ben burun estetiği ameliyatlarımda hastanın tercihleri ve yapmayı planladığım değişikliklere en uygun olan yöntemi kullanıyorum, yani yeri geldiğinde açık, yeri geldiğinde kapalı yöntemi tercih ediyorum. Ancak vakaların %70-80 gibi büyük bir kısmında açık yöntemi tercih ettiğimi rahatlıkla söyleyebilirim.

    Simülasyon gerekli mi?

    Burun estetiğine aday olan kimselerin genelde “fotoğrafta oynayıp burnumu gösterecek misiniz” şeklinde sorularıyla karşılaşmaktayız. Bu noktada operasyon sonrası burnunun olası şeklini merak etmesinin çok anlaşılabilir bir talep olduğunu kabul etmekle birlikte, bu noktada hasta beklentisinin genelde gerçek dışı olduğunu hatırlatmak isterim.

    Genelde bu simülasyon programlarında yapılabilecek değişiklikler üç aşağı beş yukarı standarttır. Dolayısıyla bu simülasyonlar hiçbir zaman bir burun estetiği operasyonunda, canlı dokuda yapılacak 3 boyutlu değişimleri birebir yansıtamazlar. Simülasyon talebi olan hastalarımızın bu noktayı çok iyi anlamaları dolayısıyla gerçekçi olmayan beklentilere girmemeleri gerektiğini hatırlatmak isterim.

    Kaynak: http://serkanyildirim.net

     
    Toplam blog
    : 1
    : 402
    Kayıt tarihi
    : 19.08.13
     
     

    2007 senesinde Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Bilim Dalı alanında Üniversite Doçenti u..