Yüzyılın aşkları...

Bu aralar Can Dündar'ın yüzyılın aşkları adlı kitabını okuyorum. Çok güzel bir kitap. Türkiye'de ne aşklar varmış dedirtiyor insana. Genelde hüzünlü bitmiş hepsi. Beni en etkileyen Melih Kibar'la Çiğdem Talu aşkı...

Niye bilmiyorum ama belkide, şu an içinde bulunduğumuz duruma uygun diye. Hani Pınar Altuğ da kendisinden küçük biriyle birlikte ya. Nedense insanlar kadını bir anda kötü bir kadın haline getirdiler. Peki bunu kaç erkek yapıyor. Yani etrafımıza baktığımızda kaç ünlü ve ünsüz erkek kendinden küçük bir kadınla çıkıyor. Elimizi sallasak birine çarpar. Toplumuzda ki zihniyet böyle. Bir erkek kendinden küçük biriyle çıkabilir. Ama bir bayan asla! Hadi yaa! Var mı öyle. İkisini birbirinden ayıran özellik ne?

Çiğdem Talu-Melih Kibar aşkı da böyle işte... Birbirini deliler gibi seven ruh ikizleri... Ama aralarında ki yaş 12. Çiğdem daha büyük Melih'ten. Nedense ikisini de rahatsız etmekte bu durum. Ama onların aşkı başka bana göre. Resmen birbirlerinin düşüncelerini okuyorlar. Melih beste yapıyor. Çüğdem üstüne söz yazıyor. Melih Kibar diyorki: "Eğer bende bu besteye bir söz yazacak olsam, Çiğdem'in yazdığını yazardım." İşte onların birliktelikleri öyle. Can Dündar'ın kitabında yazdığı gibi onların aşkları şarkılarda yaşıyor. Gariptir... Birgün Melih İngilitere'ye (sanırım) gitmek için yola çıkıyor. Çok fırtına var dışarda. Kendisini kamarasından dışarı atıyor. Karanlıkta yürürken önüne bir piyano çıkıyor. Hemen oturup orada bir beste yapıp, kaydedip, babasıyla Çiğdem'e yolluyor. Ama bu besteyi nerde ve nasıl yaptığını söylemiyor. Çiğdem besteyi, üzerine söz yazarak geri gönderiyor Melih'e. Ve Melih bir bakıyor ki şu şarkı çıkmış ortaya...

İşte o an bir fırtına kopar
Sanki o an yeryerinden oynar
Hoyrat bir rüzgar eserken
Sallanan gemi misali
Sallanır durur içimde dünya

Sizce bu bir tesadüf mü? Ben buna ruh ikizliği diyorum. Aralarında böyle bir aşk varken ayrılıyorlar. Neden mi? Çünkü ikisini de yaş konusu rahatsız ediyor. Melih rahatsız, Çiğdem ailesinin yadırgamasından korkutuğu için rahatsız... Dost kalmaya karar veriyorlar.

Çiğdem hastalanıyor. Kanser. Melih uzun zaman görmüyor Çiğdem'i.Arkadaşları görmesine izin vermiyor. Birgün ölüyor Çiğdem. Melih hiç ağlamıyor. Sadece camiiden çıkınca arabanın içinde 4 dakika ağlıyor o kadar. Onların aşkı hala şarkılarda yaşamakta bence. Severek dinlediğimiz şarkıların hepsi onların aşklarından dolayı çıkmış. Yaş konusu yüzünden aşklarını doğru düzgün yaşayamamışlar. Bence doğru değil. Kadının büyük olması hiçbir şeyi değiştirmez. Sizin fikriniz ne?