Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '11

 
Kategori
Şiir
 

Zandaki yarış

Bilinir sondaki bağış
Öndeki günaha ağışla

Masal bu
Anlı şanlı haramzade
Hak hukuk demeden
Anı germeden
Güçsüzün payından gelemeden
Uyku uyumazmış
Her zerdeyi yemeden

An geçmezmiş, haz dermeden
Kendisinin tatmadığı
Yaygıyı, korkuyu sermeden
Ateşle sınavı kalplere vermeden
Talana, yalana
Güne başlamazmış

Gün durur
Bir kara bir yara, ikili vurur!
Bencilce bir vahametle
Getirir nedamet
Kendi yaratıları kendini vurur
Bir aklanma, bir sebeplilik
Bir müsterihliktir, diyetledir dileği
Affa gark olacaktır belki!
Kan görünür, gözü gibi çileği

Sürüden bir koyun apardı
Maksat tasattuksa
En iyisini o, yapardı
Sırtlanır koyunu
Günahlardan kurtulmaktır
Masuniyetiydi, kendince oyunu
Bir işe girer ki
Aşar boyunu

Artık diyettir koyun
Bozulmalı bu oyun
Can değil koyunun ki, kurtulmalık!
Kendi için hayır niyetine yutulmalık!
Koyuna sorulmaz bile
Koyunun hali unutulmalık!
Haklılaşma hukuku olanla değil
Sözü olanla, olacaktı bir uyutulmalık

Yol düşer, sıcak kavurur
Olsun ne yazar, ödeşecek
Vereceği koyun diyetle mağrur
Düşürecekti ya, huri dişiye!
Yol boyu böyle kurumlarla
Gelir bilge kişiye

Der: 'Yüce kişi!
Sen bilirsin her işi
Yaptım pek çok mundar işi
Çok yıktım haneyi
Güç kılardım kendime, her viraneyi
Böyle yedim her naneyi
Şimdi yakar bunların duyumu
Değiştirir yavaştan huyumu
Sen bilirmişsin bahaneyi
Bir çözüm ki bende huzur yapsın
Şu ricali (ricacı) şahaneyi
Al bu koyundur, taşımaktır
Kefareti diyetim
Mahşeri affadır asıl niyetim'

Der Bektaşi-ı Veli
[Bak ey kişi
"Bu da mundardır "
Yenmez bunun şişi
Sebebi, haramdandır
Mundardır koyunu sağlayışın da, kök işi.”
Der, ve çeker fişi.]

Bir hoş olur içi dışı
Beklemezdi bu çıkışı
Hem kırılır hem inatlaşır
Kolayken, niye zor olur ki, kışı
Yol sorar olurladır
Hışımca huzurdan çıkışı

Haram zademiz erinmez
Konya'ya gelir
Dileğini verir
Evirmez çevirmez
Dümdüz söyler
Makbul bulunur
Ama huzura kabule sevinmez

Der: 'Ulu Mevlana!
Acep neden?
Mundar bulur Hacı Bektaş
Balum Ana
Diyetten dileğimi
Korktum karardım
Korku ile sarardım
Koyun verişle huzur bulmaktı kararım
Hem umudumdu hem de sadağım
Ve lakin nasıl
Revaç olur sana göre adağım?

Der Mevlana:
[Bunda hilaf olmaz
"Biz akbaba isek; O, doğan
Doğan, her leşe konmaz]

Cevabı almıştır lakin aklı karışık
Bin bir hile ve korku ile aklı yarışık
Düşer yola, dolaşırla aklı
Sevinse mi, üzülse mi?
Bu olayda olmalı, bir sır saklı!

Bir söz ki böylesine işitir
Anlam (tak) durur özüne
Yaşamı gaye bulmuştur yavaştan
Sıkıntı ve gelgitlerle mekikleri
Görünmez olur gözüne
Böylesi bir gayretle hız alır
Bu şevkle
Bir uzanır; bir kısalır

Haramzade niyetliyi
Hacı Bektaşi karşılar hoşla
Sanki bilmezlikle sorar,
Der: “niye elin boşla?”
Anlatır haramzade, birer birer
Mevlananın:
“Biz akbaba, o, doğan” dediğini
Mevlana'nın mundarı yediğini

Anlamıştır Hacı Bektaşi
Hemen söze girer
Der: [ “Biz su birikintisi isek
O bir (derya.)
Biz damla ile (bulanırsak)
O bulanmaz bir " ferya]

Haramzade
Mest olmuştur, kendi ile pazarlıkta
Ne ki bir daha tövbe der ki sömüre
Hayat bulmuştur hali nazarlık
Can katmıştır ömürden ömre
Şimdi içi, iyilikle pazarlık

Sosyaldeki yaşantılım kusur
İnançtı dehayı belirlemişti
Kara ve yara olanda
İkiden bir çıkmıştı
ERDEM

Tıraşlanınca erdem,
Birilerine göre almak
Birilerine göre vermekti
Sürüşte olan her dem

Şimdi süreç girmiştir araya

Toplumsak yarara kıyanlardandır
Sondaki yararın değerliliği
Baştaki ziyanlardandır


14.07.2007

Bayram KAYA 

 
Toplam blog
: 418
: 104
Kayıt tarihi
: 26.11.10
 
 

26 yıllık sınıf öğretmenliğinden sonra emekli oldu. Şiir çalışmaları ve deneme türü olan, toplum ..