Zararlı Bir Böcek

Bir sinekten daha önemsiz, lâkin ara sıra ondan daha can sıkıcı ne olabilir?.. Yalnız can sıkmakla kalsa neyse ama sinek, maalesef tehlikeli bir böcektir!


Doğadaki düzen gereğince canlı varlıklar birbirlerini yok etmese, hele sinekler de bu düzene uymasa ne olurdu?


Şöyle bir hesap yapılabilir sanırım... Bir sinek ortalama 120 yumurta verir. Bir ayın sonunda bunlardan yalnızca 10 tanesinin hayatta kaldığını kabul edelim. Mayıs ayında bir evin içerisinde 10 sinek belki çok sayılmaz!


Bir ay sonra, her sineğin vereceği 120 yumurtadan geriye yine sadece 10'ar tanesinin yaşayacağını kabul edersek, demek ki evin içerisinde 100 sinek olacaktır. Bu hesapla sinek sayısı Temmuzda 1 000, Ağustosta 10 000, Eylülde 100 000 ve Ekimde de 1 000 000 tane olacaktır!


Zehirli ilâçların yanı sıra kuşlar, örümcekler ve yaban arıları gibi her gün binlerce sinek öldüren hayvanlar bulunmasa, halimizin nice olacağını varın siz tahmin edin!


Bu hesaba göre Mayıs ayında 1 sinek öldürmek, Ağustos ayında 1 000 sinek öldürmekten daha kârlıdır!


Çok yaygın bir böcek türü olan sinekleri yakından incelersek, ilk bakışta, sinek gövdesinin üç kısma ayrıldığını kolayca farkedebiliriz. Buna bir de üç çift bacağı eklediniz mi, bu hayvancığın böcek türüne ait olduğu hemen anlaşılır.


Küçük bir hayvan olmasına karşılık sineğin organları kolaylıkla birbirinden ayırdedilir. Kocaman başının üzerinde ilk göze çarpan şey iki petek gözdür. Aslında bunlara yüzlerce göz demek daha doğru olur. Gözler bilye gibi yusyuvarlak olduğundan her yana bakarlar. İşte bu yüzden, yâni her tarafı görebildikleri için, sinekleri yakalamak hayli güçtür. Ağız kısımları küt uçlu bir boru biçimindedir. Bu borunun üzerinde vantuzlar bulunması, derimize konan bir sineğin bizi soktuğu zaman canımızı yakmasına yol açar. Kafasının ön tarafındaki iki duyarga, sineğin koku almasını sağlar. Gövdeye iki büyük, iki de küçük kanat bağlıdır. Küçük kanatlar uçuş esnasında dengeyi sağlarlar. Büyük kanatları ise çok hızlı, saniyede 300 defa çırparlar. Bu hız sineğin hiç konmadan çok uzak mesafelere uçabilmesine olanak sağlar.


Sineğin, uçları vantuzlu ve çengelli 6 adet ayağı vardır. Bu nedenle baş aşağı dahi durabilir. Bu hayvancıklar çok süratli ürerler. Yumurtaları daha ilk günden çatlar; içerisinden, balıkçıların en sevdiği yem olan, o solucan biçimindeki et kurtları çıkar. Ayağı ve gözü olmayan et kurdunun buna karşılık, çok çalışan bir ağzı vardır. Et kurtları, hayvan leşlerini birkaç gün içerisinde yiyip bitirebilirler. İnsanlar için tehlikeli olan maddeleri yedikleri sürece, et kurtları yararlı hayvancıklar sayılabilir. Lâkin bu kurtlar ileride birer sinek olacaklardır! Fakat onların da öylesine çok düşmanları vardır ki, sağlığımıza yararı dokunan bu temizleme işleminin yüzü suyu hürmetine, et kurtlarının bir süre yaşamalarına belki göz yumabiliriz!


Doğumundan 15 gün sonra larva, kalın ve sert bir kabukla kaplanır. Bu sırada dışarıdan bakıldığında küçük bir fıçı görünümündedir. Çevrenin sıcaklığına göre üç ile onbeş gün sonra bu krizalitten genç bir sinek çıkar. Her ay binlerce sineğin doğduğunu düşününce insanın içi ürperiyor! Ağzındaki emici boruyla ya da ayaklarındaki kıllarla hastaların derilerinden, her türlü pislikten, gübre yığınlarından zehirli maddeler topladığı için sinek, sivrisinekle beraber, bulaşıcı hastalık taşıyan en tehlikeli böcektir!!!


Bizim için çok kötü hastalık sayılan tifo, bebek ishalleri, verem, kolera, dizanteri, sineklerin taşıdığı mikroplardan geçer.


İnsanların yanı sıra hayvanlar da, sığır sineği adındaki bir böceğin sokması sonucunda çeşitli hayvan hastalıkları kaparlar. Sinekle aynı familyadan olan ama kanatları bulunmayan pire de, veba ve tifüs gibi salgın hastalıkların yayılmasına yol açar.


Bu nedenle sinek ve benzeri böceklerle durmadan ve yılmadan mücadele etmek gereklidir. Köylerde gübre yığınlarının, oturulan yerlerden uzaklaştırılması, şehirlerde de her türlü etin, yiyeceğin kapalı tutulması gibi tedbirler, sineğe karşı, zamanla alışabileceği zehirli ilâçlar kullanmaktan çok daha etkili sonuçlar verir.


Sevgili dostlar, bir iğrenç yaratığı konu alan bu bloğumla, belki biraz midenizi bulandırdım... Verdiğim rahatsızlıktan ötürü affınızı dileyerek, son birkaç cümleyle yazımı tamamlıyorum...


Şimdi okuken hafif mide bulantısı, ileride tedbir almayıp vücut sağlığımızın bozulmasından, evlatlarımızın, sevdiklerimizin sıhhatini kaybetmesinden iyidir elbette...


Sinekler, hayvan leşleri, gübre ve her türlü dışkıyla beslenirler. Ayakları ve ağızları, çok tehlikeli hastalıklar yayan mikroplarla doludur. Sinek yiyen kuşların gittikçe azalmaları karşısında insanoğlu, bu zararlı böceği ortadan kaldırmak için etkili bir şekilde mücadele etmek zorundadır!!!


Şimdi 1 sinek öldürmek, 3 ay sonra onun varlığıyla oluşmuş olacak muhtemel 1000 sineği öldürmek demektir!... Belediyeler erken silahlanmalıdır, ilâçlamaya şimdiden başlamalıdır!... Zaten hafif geçen kışın etkisizliğiyle, kış aylarında dahi bu yaratıklardan bol miktarda üremiştir!..


LÜTFEN İLAÇLAMA İÇİN YAZIN ORTASI BEKLENMESİN VE İLAÇLAMALAR VATANDAŞIN GÖZÜNÜ BOYAMA AYARINDA KALMASIN!!!


Saygılarımla...