Zengine sınavsız, fakire duyarsız üniversite

Üniversiteye girmek için çile bülbülüm çile şarkısını söyleyerek yaşamının bir kısmını veren öğrencilerle, ailesinin ekonomik durumu iyi olan öğrenciler arasında kolay kapanmayacak bir fark daha yaratıldı.

Eğitim sistemimiz zaten halihazırda ekonomik imkanları fazla olan ailelerin çocukları ile bizim Ahmet abinin çocuğu arasındaki farkı ortaya koyarken, YÖK aldığı kararla zenginin çocuğuna "tur" bindirme imkanı vermiş oldu.

Hala eğitimin temel bir hak olarak her vatandaşına aynı imkanlarla ulaştımayı becerememiş devletimiz - ki bu konuda çokta çalıştığını söylemek zor - eşitliği tam olarak sağlamak bir yana terazinin bir kefesine kendi eliyle destek olmakta ama yanlış tarafa.

Özel okulların imkanlarının destekleyerek -aynen sağlıkta olduğu gibi- varlığının temel nedenlerinden birini-eğitimi- yerine getirme görevini eksik yapmaktadır. Devlet, okullarını bırakın niteliğini, nicel olarak bile tam donatamamış durumdadır.

Bu da öğrencilerin arasında bilgi, hedef, amaç, yetenek, beceri olarak birbirinden ciddi farklılıkları olmasına neden olmaktadır. Bu açığı sınıflarımızın başta öğretmen ve sonra diğer eğitim materyallerinin eksik olduğu bir durumda nasıl kapatacaksınız.

Durum bu ve daha kötüsü iken yabancı bir okuldan diploma alarak gelen Türk öğrencilerinin sınavsız üniversiteye girebileceğini açıklıyorsunuz. Yurtdışından diploma almak o kadar da zor değil. Sonuçta dışarıda bir çook "okulumuz??" var.

Fakirin her zaman olduğu gibi çok çalışmaktan başka seçeneği yok ve bunun devlet tarafından daha da çok olması sağlanıyor.