Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '09

 
Kategori
Tarih
 

Zeus ve Odin'in kavgası. Avrupa'nın çelişkisi

Zeus ve Odin'in kavgası. Avrupa'nın çelişkisi
 

Tarihsel Tavafın Kitabı


ZEUS VE ODİN'İN KAVGASI. AVRUPA'NIN TARİHSEL, KÜLTÜREL VE DİNSEL ÇELİŞKİSİNİN ALTYAPISI

Yunan tanrısı "Zeus", İskandinav tanrısı "Odin",
Hristiyanlık ve İslam, Dünya tarihinde Türklerin oynadığı rol...

Tarihte insanlar zaman içerisinde çok sevdikleri insanların önce heykellerini yaptılar, sonra heykeli yapılan insanların düşünce ve duygularını anlamadan sosyal birlik adına o insanları kutsayıp Tanrı yaptılar. Bunun en güzel örnekleri ZEUS ve ODIN'dir. Zeus İdris peygamberin takipçisi sevilen bir insanken zamanla heykeli yapılırken yazılı kaynakların olmadığı birbirinden kopuk Yunan adalarında onunla ilgili menkıbeler (tıpkı bugünkü Alevi veya sünni menkıbeleri gibi) uydurularak sonunda Yunan mitolojisinin baş Tanrısı olu vermiştir. İlkel Arap toplumunda çok sevilen (İbrahim peygamberin takipçisi) 3 insan unutulmamak adına önce heykeli dikilmiş sonrada Arabistan'ın en büyük 4 putundan 3'ü oluvermişlerdir. (Bugün ortada Kuran olduğu halde bile İslam'ın içine sayısız hurafeler girmiş bulunmakta)

Odin büyük kavimler göçü ile Asya steplerinden gelip Kuzey Avrupa'ya uzanan yolda Asyanın medeniyetini geri kalmış Avrupa'ya taşımış sevilen bir Türk iken, sonradan pagan Viking anlaşıyışının ürünü Tanrı ilan edilivermiştir. Bu gün Norveç'in masal kitaplarında TURKLAND(Türkistan) denen yerden Norveç'e gelen kişilik olarak anlatılmaktadır. Norveç Hırıitiyanlığa geçtiği halde kendi mitini oluşturup bu adamı unutmamış, zihinlerinde de asla Türk düşmanlığı olmamıştır. Bugün Başta Güney Avrupaya gidince Türklerden 'Mamma il Turco' (annecim Türkler geliyor), Hollandada 'Kankerd Turks' (kanserli Türk), Yunan ve Ermeniler arasında soy kırımcı Türk olarak nefret ediliriz.

Bu kadar geniş bir alana yayılan Türklerin bazıları neden kendi kimliklerini unuttu. Aslında kimliklerini unutanlar Hristiyanlık dinine giren, Macar, Fin, Estonya, Bulgar, Çuvaş, Yakut Türkleridir. Bu milletler özlerinde Türk olmalarına rağmen hristiyanlık onları başkalaştırmış ve özlerini değiştirmiştir. Bulgarların milliyetçileri orjinlerinin geldiği yeri bilmelerine rağmen Türk düşmanıdırlar. Oysa Şaman inanışına yakın olan İslam ve hatta Şamanizm'in inanışları hala yaşamaktadır. (nazar boncuğu, ağaçlara dilek çabutu bağlamak, mezarlara dilekte bulunmak, hastalara kurşun dökmek vb) Bu Türklerin kendi özünden kopmamalarını sağlamıştır.

Bir halkın kendi öz benliği koruması, onun öz güveni ile yakında ilişkilidir. Dünya tarihinde bu kadar geniş bir coğrafyaya yayılıp etki etmiş başka bir ulus bulunmamaktadır. Kuzeyin Laponyasından güneyin Tuareglerine, Etrükslerden Mayalara kadar büyük uygarlıklar kurmuş olan Türk ulusunun dünyada tek rakibi Roma-Yunan devlet ve kültürü olmuştur. Aslında Bizans diye bir isim 1600 yıllarda Almanlar tarafından çıkarılmıştır, Bizanslılar kendilerine Doğu Roma veya Romanın devamı imparatorluk gibi görmüşlerdir. Oysa dünyanın en uzun imparatorluğunun yani Roma'nın sonunu Türkler getirmiş ve bu kültüre uzun yıllar galebe çalmıştır. Maalesef 17.yy sonundan itibaren askeri üstünlükle beraber, kültürel galebe sırası Roma'nın taklitçisi batı Avrupa devletlerine gelmiştir.

Türkler İslamın şehitlik konseptininide yanlarına alarak daha fazla alanda hakimiyet kurabilmiş, İslam sayesinde Araplaşmamış bilakis, Anadolu, Balkan ve OrtaDoğu'da bulunan halkların Müslüman olmaları dolayısıyla bu halklar Türkleşmiştir. (Bugün hala Bulgaristan, Yugoslavya, Makedonya, Yunanistan'da insanların 'Elhamdulillah Türküm' demelerinin sebebi Türklüğü bir din, misyon gibi görmeleri dolayısıyladır)

Sonuç olarak Türklük bir ırk olmaktan daha çok bir inanç, kültür, misyon ve düşünce sistemi olarak ortada bulunmakta ve hala tarz olarak (yiyeceklerden örnek vereyim ayranın kola ile savaşı, dönerin hamburgerle savaşı, pidenin piza ile savaşı, Türk kahvesinin neskafe ile savaşı vb. Bu savaş batı avrupada çok güçlüdür, dönerciler ve hamburgerciler savaşını çoğunlukla dönerciler kazanmaya başlamıştır bile) Greko Roman medeniyetini tehdit etmektedir. Bu söylediklerimin en büyük kanıtı da hala AB kapılarında 45 yıldır bekletiliyor olmamız dolayısı iledir. Eğer bizler Katolik ya da Ortodoks olarak Greko Romen medeniyetini benimseseydik AB'nin 1980 den beri üyesiydik.

En derin saygılarımı sunuyorum...

Ayhan Özcimbit

Not: Bu yazdıklarım asla şovence duygularla yazılmış şeyler değil, okuduğum ve araştırdığım konuların süzgeçten geçmiş halidir. Asıl söylemek istediğim dünya tarihinden Türkler çıkarılırsa geriye çok daha renksiz tarih kalır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları yazara aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

 
Toplam blog
: 722
: 3755
Kayıt tarihi
: 23.01.09
 
 

A.Ü İktisat Fakültesi mezunuyum, daha önce Kazakistan ve Hollanda'da eğitmenlik ve tercümanlık iş..