Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mayıs '11

 
Kategori
Siyaset
 

Zihni Dünyam Böyle Bir Projeyi Mizah Kıvamında Değerlendirmekte

Zihni Dünyam Böyle Bir Projeyi Mizah Kıvamında Değerlendirmekte
 

“Çılgın”…

Zaman zaman hayli sempatik bulduğum bir kelime olsa da, gündelik yaşamım içerisinde hemen hemen hiç kullanmadığım bir kelime olduğunu da en azından burada söylemem gerekiyor.

“Şu Çılgın Türkler” isimli ruh okşayıcı, insanı şevke getirme emarelerini içerisinde barındıran ve “Biz neymişiz be abi” dedirten kitabı okuduktan sonra, ne zaman ki “Çılgın” kelimesini duysam, hemen aklıma Emin Çölaşan gelir. Hafif bir tebessüm haline bürünerek sırıtırım. Aslında merak ettiğimde olmuştur, “Neden Turgut Özakman değil de aklıma ille de Emin Çölaşan gelir?” diye. Belki de kitaba ilişkin en çok propagandayı yapanın Emin Çölaşan olmasıydı vesile, bilemiyorum. “Şu Çılgın Türkler” sonrasında “Çılgın” kelimesi bana mizah kıvamında görünür oldu. Bu konuda çok ciddi olduğumu bilmenizi istiyorum. “Çılgın” kelimesi uzun zamandan beri bana o denli komik gelen bir kelime halini aldı ki, zihnime kazınan komikliği hangi kelimelerle anlatabilirim, doğrusunu isterseniz orasını da bilemiyorum.

Konuyu nereye getireceğim malum.

Vizyonu geniş! Başbakanımızın yeni numarasının adı oldu “Çılgın Proje”. Yukarıdaki paragrafımda dedim ya “Çılgın kelimesi benim için mizah kıvamındadır” diye. Kızım İdil, köpeği Kuki yaramazlık yaptığında “Baba şu çılgın köpeğe bakar mısın, ne kadar da çok komiklik yapıyor, değil mi?” diyerek Kuki’nin şımarıklıklarına dikkatimi çekmeye çalışır zaman zaman. Memleketin iktidar yalakası tipolojileri de tıpkı kızım gibi davranır oldular şu “Çılgın Proje” denen mevzuu da. Ve anında Başbakana yaranma yarışına girerek ilk düşüncelerini “Vizyonu geniş Başbakan” diyerek ortalık yere döküp saçtılar. Özal’dan sonra hayli zaman geçti. Ne yaparsınız işte, memlekete yeni bir vizyonu geniş başbakan lazım ve mutlaka onun da mizah kıvamında bir projesinin olması gerekiyor.

Pek tabii ki insanoğlunun geldiği şu noktada, doksan km’lik bir kara parçasını bölüp parçalamak fazlaca zor olmayan bir durumdur. Hadi böldün, parçaladın, sonra ne olacak? Ne olacağı belli değil mi? Daha şimdiden proje güzergâhındaki arsa ve arazi fiyatları birkaç kat artış trendine girdi bile. Zenginin biraz daha cüzdanını dolduracağı, emekçinin ise ha orası, ha burası farketmez kâbilinden, belki birkaç gün daha az iş aramasına vesile olacak bir durum var ortada.

Zihni dünyam böyle bir projeyi mizah kıvamında değerlendirmekte… Bu zihniyet dünyasının Antalya özelindeki çılgın projesi olan hafif raylı sistemi nasıl Antalyalıların başına bela olduysa, geniş vizyonlu! başbakanın çılgın projesi de İstanbul halkının başına bel olacaktır, emin olun.

Seçim arifesinde uçuk projelerle halkın karşısına çıkanlara, hele hele iktidar partisi AKP’ye sormak icab ediyor aslında, madem bu denli kibirli projelerle halkın karşısına çıkıyorsunuz da daha bazı basit ve çok kolay projeleri hayata geçirmekten neden kaçınıyorsunuz?

Mesela;

Vizyonu çok geniş başbakan neden % 10 barajını düşürmek için çaba göstermez? Veya Siyasi Partiler Yasasını değiştirmek için çabalamaz?

Bakınız ÖSYM’nin yaptığı sınavlarda skandal üzerine skandal patlıyor ama vizyonu çok geniş başbakan kılını bile kıpırdatmıyor. “Partimizi ve hükümetimizi ilgilendiren bir konu değil” diyebilecek kadar ileri dahi gidebiliyor. Bu soruyu sormasam ayıp etmiş olurum herhalde, “Siyasal iktidarı ilgilendirmiyorsa kimi ilgilendiriyor bu durum?” Madem o kadar vizyonu geniş başbakanın, şu ÖSYM hadisesine dair de bir çözüm projesi yok mu?

Bakınız “Kürt Sorunu” çözümsüzlüğünü sürdürüyor. Bir çılgın projede bu husus için açıklasa ya Sayın Başbakan. Onca insan ölürken, yerini yurdunu terke zorlanırken, binlerce insan faili meçhulle kurban gitmişken, bu soruna kulak tıkayıp İstanbul’a kanal açmanın neresi çılgınlık oluyor, anlamadım.

Doğrusunu isterseniz bizim başımıza ne geldiyse çılgınlıklar yüzünden geldi. Enver Paşa’nın da bitmez tükenmez çılgınlıkları vardı ve bu çılgınlıkların koca bir imparatorluğu nasıl yerle bir ettiğini unutmayalım.

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..