Zindanların Ötesi

İnsan, haysiyetini kaybettiği zaman, her şeyini kaybetmiş olur, artık umduğu tek şey ölmek olur. Ömrün ve değerin senden çalındığı zaman, artık hayatı istemez olursun.
O zindanlara ilk attığın adımda... Suriye zindanları..

Orada yaşanılanları ancak mahkumların anlattıklarından ya da resimlerinden anlayabilirsin. Birçok insan bunları bilmez fakat Suriyeliler kesin bilir. Çünkü her ailede illa ki o zindanlarda yatan biri vardır. Niye her ailede? Çünkü Esed rejimi insanları keyfine göre alır. Masum insanlar, suçsuz insanlar rejimi eleştirdiği için ya da rejime ters bir rüya gördüğü için suçlu olur. Ya da gerçek insan olarak yaşamak istedikleri için.

O zindanlar, büyük küçük veya erkek kadın anlamaz. Orada yaşanılanlar kelimelerle anlatılmaz. Oradaki işkence başka, çünkü rejimin sistemlenmiş işkence yöntemleri vardır..
Orada hem fiziksel hem de psikolojik bir işkence var. İşkence partileri var. Senin sıran gelene kadar psikolojik bir işkence yaşarsın..

İlk girdiğinde bunu anlatırlar sana:“Buraya girdiğinde Rabbini unut. Burada biz senin ilahın olacağız, emrimizle ya yaşarsın ya da ölürsün!”.

O zindanlar ötesinde, işkence yapanlar sanki intikam alıyor gibiler. Yani intikamları almaya çalışıyorlar. Hatta her zindanın kapısında:“Sizin için kısasta bir hayat vardır” yazılıyor.
O zindanlar ötesinde, sadece sana sövmezler, sana da, ailene de, Rabbine de söverler!

İşkence yöntemleri anlatmaya çalışsam da yarına kadar bitmez. İnsanlık dışı ne kadar yöntem varsa, hepsini kullanırlar.. Orada çırılçıplak halde işkence yaparlar sana. Ve anlatamayacağım birçok şey var utandığım için..

Orada acı, işkence, haykırış, tecavüz, taciz, sövme,hakaret, idam ve daha niceleri..
O zindanlar ötesinde, çalınan gençlik var, aşağılanmış gururlar var, göz önünde idam edilen çocuklar var, tecavüz edilen kadınlar var, parçalanmış cesetler var, yanan cesetler var, yağmalanmış haysiyet var..

O zindanlar ötesinde, insan bir hiç olur, ölmeden önce mezara konulur..
Hâlâ neden karşı çıktığımızı mı soruyorsun?
İnsana değer vermeyen, insana hakaret eden, insanı aşağılayan ve insanı öldüren bir rejim karşısında durmak için kalktık. Boşuna karşı çıkmadık biz.. bizim davamız her zaman insan davasıydı..

O zindanlar ötesinde yatan ve ölen binlerce insan uğruna, o dökülen saf kanlar uğruna, biz bu devrimi tamamlayacağız!

Bu devrim uğruna giden şehitler için devam edeceğiz.. Aslında o şehitler ölmedi, sadece görevini tamamlayıp sıra bize bıraktılar. Ve bunların hepsi özgürlük uğruna, insanlık
uğruna..