Zorunlu din eğitimi

Ülkemizde bazı konuları, bilerek veya bilmeyerek o kadar karışık hale getirenler var ki, bu konuda beyni çok açık olanlar bile, artık zor bir problem haline gelen bu konunun içinden çıkamaz hale gelebiliyorlar.

Bu konulardan biri de orta öğretim okullarında ki din dersleridir.

Aslında o kadar açık bir konu ki.

Yaşadığı topluma, insanları uyumlu olması, hem o insanın mutluluğu, hem de toplumsal düzenin sağlanması için önemli değil midir?

Bu uyumu sağlayacak önemli bir konuda din olduğuna göre, o toplumu oluşturan fertlerin benzer şekilde dini eğitim almaları uygun değil midir?

Bu eğitimin, kendi devletimizin, devletine, toprağına, halkına bağlı, Atatürkçü, ilahiyat mezunu din öğretmenleri tarafından verilmesi yerine, kim oldukları, nereden yönlendirildikleri, islamiyet yorumları nasıldır bilinmeyen bazı grupların eline bırakılmasını veya gençlerimizin, hiçbir din eğitimi almadan sağdan soldan duyduğu yanlış bilgilerle dini bilgi sahibi olmalarını ya da sorulduğunda" müslümanım" dedikten sonra namaz kılmasını bile bilmeyen insanlara sahip olmayı doğru olarak görmek için insanın, ne olması gerektiğinin cevabını sizlere bırakıyorum.

Ancak laiklik ilkesi gereği, herşeyden önce insani değerlerin gereği, tabii ki bu eğitim zorunlu olmamalıdır. İnsanlar, bu eğitimi almak istemedikleri zaman almayabilmelidirler.

Ancak hangi kısmını almayabilirler? Bunu, eğitim uzmanlarının ve üniversitelerin ilgili bölümlerinin yardımı ile ilgili kuruluşlar, ancak asla siyasi güçlerin etkisi altında olmadan belirlemelidirler.

Öğrencilerimiz, zaten ağır bir yük altında ezilirken, bir grubu, bir dersten ve bunun oluşturabileceği stresten, sınavlardan kurtarırken, bir diğer grubu böyle bir ek yük altına atmak da adaletli olmaz.

Bu dersi almak istemeyenleri de, kendi inançları ve uygulamaları doğrultusunda eğitecek bir ders oluşturulabilir, hatta oluşturulmalıdır. Bu çok zor olmasa gerek. Bunu, ilgili uzmanlar belirleyip, oluşturabilirler.

Yeter ki birbirimize inanalım ve güvenelim.

Ancak, belki de geçmişteki bu karışıklıklar ve yanlış uygulamalar nedeniyle çok da dininin içine girememiş bir baba olmama rağmen, çocuklarıma mutlaka kendi devletimin, Atatürkçü, laik, ilahiyatçı, Türkiye Cumhuriyetinin resmi din öğretmenlerinin din eğitimi vermesini istiyorum. Bu din öğretmenleri çok özel yetiştirilmelidirler. Çocuklarımın benim gibi olmamasını bu konuda daha bilgili olmalarını arzu ediyorum. Çünkü şunu çok iyi biliyorum ki özellikle bu konudaki bilgisizlik ve cahillik çok tehlikelidir. Belki uç bir örnek olacak ama yanlış bilgilendirilerek, canlı bomba haline getirilen yüzlerce genç ortada.

Çocuklarıma, peygamberimizin kim olduğunun, dinimizin ne mesajı verdiğinin, özünün ne olduğunun, ne kadar insana yönelik bir din olduğunun en azından örneğin insan öldürülmesine ne kadar karşı olduğunun, ayrıca ibadetlerin nasıl yapıldığının v.s. mutlaka T.C. nin resmi okullarında öğretilmesini uygun görüyorum.