Ben bu eve küçük hayallerin peşinden geldim. Bu küçük ev, geçmişte bıraktığım onca mutsuzluk ve acının üzerini yepyeni bir hayatla örtecekti. Kendisine sımsıkı tutunduğum bir hayatla… Yatak..
Eskiden kadere hiç inanmazdım bilir misin? İnsanın elinden geleni yaptığında her şeyi yönlendirebileceğini sanırdım. Değiştirip , dönüştürebileceğini… Ama şimdi… Düşünüyorum da bize ne sunulursa onu ..
Hüzünlü ve yalnız. Doğuştan bahşedilenlerle yaşamak zorundayım. Beni bırakmayan ve benim de bırakamadıklarım var. Daha öncesi var mıydı, bilmiyorum. Hatırlamıyorum daha doğrusu. Hep böyleydim..
Ne oldu bize? Ne zaman oldu? Nasıl oldu? Hiç mi fark etmedik bu yolda olduğumuzu? Hiç mi ayırt edemedik? Ne zaman bilgisayar ekranlarının ardına sığınmaya başladık? Kusursuz benliklerimizi ilan etmek ..
Sanırım bu tamamen benimle ilgili. Yabancı bir şehirde yalnız hissetmek YA DA tanıdık bir şehirde yabancı olmak. Bu gün yine yaşadığım bu. En yakın arkadaşımın ben olduğunu unutmak. ‘Doğru’ oldukların..
Bugün benim doğum günüm. Dünya ile tanışalı tam 30 yıl oldu. İstemli bir seçim miydi? Bilmiyorum. Öyle olmalı… Daha doğrusu hatırlamıyorum. Bunca yıldan arta kalan koca bir ben varım yolun sonund..
Öğrendiklerimiz unuttuklarımızdır bazen ve biz unuttuklarımızı hatırlamak istemeyiz… Bu blogda ne..