Hiç güzel mısralar yazdıramadım kendime Beklentiden başka neyim vardı ki elimde Sözümün adresi hep aynı istikamette Eksik kalmıştım karşılaştığım düzlüklerde * Böylesini dinlemek daha zor..
Ufacık bir titreşimdi beklediği her an, değerini anlatamayacağı kadar büyüktü oysa yalnız kalbini doldurduğu zamanlarda. Duyduğunda hiç bitmesin ister, yanı başından ayrılmasın diye neler yapmazdı k..
Bu şehire yağmayan her kar tanesi önüme çıkan kaldırım taşlarına lapa lapa düşüyordu geçen günler yıllarla isim değiştirdikçe. Öyle çıkıyordu ki karşıma buz misali kaydırıyordu ayağımı yüzüstü düşüver..
Hani akıp gitmeyen yaşlarım var ya, işte onlar en acımasızlarıydı yüreğimi kaplayanların. Ben kendimi kendimle mahvettikçe öyle büyüyüp aynı anda çoğalabiliyorlardı ki sanki ben ben değil başlı başın..
Ne kadar da hızla değişiveriyor alışkanlıklarla doldurduğumuz küçücük odalarımızın düzenleri. Bir anda her ayrıntı yerini daha kabullenmeye fırsat yakalayamadan yepyeni şekiller alıveriyor. Unutulmuş ..
Uyuyamaz oldum her geçen günde biraz daha çok ki aklımı karmaşıklaştıran çıkmaz sokaklarım artıyor sanki ben adım adım gittikçe kaldırımlarda. O yüzden tırmanıyorum uzun, heybetli ağaçların tepelerin..