Romalı bir çiftçinin karısı olan Quintus'un annesi çok fazla çalışmak zorundaydı. Quintus fakir bir ailenin oğluydu. Evleri küçücüktü. Quintus'un annesi Scintilla her zaman gün doğmadan kalkardı. O..
O gece Rangda, cadıların en korkuncu, köye gelecekti. Köylüler telaşlıydı. Kadınlar çocuklarını toparlamakla meşguldü. Bütün köy karanlık çökmeden köy meydanında toplanıp evlerine dağılmak zorunday..
Yaz günlerinde yağan yağmurlar gibi serinlet içimi Korkma paylaş şefkatini Güvenli bir limanım ben Bağla bana iplerini Ağlayabiliriz birilikte Unutmak daha k..
Aldığımız eğitim, yarattığımız kültürden daha farklı kültürel yapılara sâhip olan halkları, gelişmemiş, câhil hattâ insânlık dışı görmeğe iteliyor. Şüphesiz bizim toplumumuzda olduğu gibi dünyânın ..
Deniz kestanesi ayağıma battı Bağırdım avazım çıktığı kadar Medcezirler panik oldu Girdaplarla yoğruldular Sirenlerin mutluluk sunan şarkılarıyla..
Malezyalı Sng’oi aborjin halkı “tarımı” ve “endistürisi” olmayan bir halk olarak tarif edilebilir. Fakat bu onların, bizim çok gelişmiş toplumumuzdan daha alt bir seviyede yaşadıkları anlamına gel..
Fincanın dibine tüm karamsarlığıyla birikmişti Yüreğimi hop ettirmişti Ters çevirip sallamak beyhude idi Dertlerim çamurdan beterdi En berrak suları bile kirletirdi<..
O'nun yerinde olmak istiyorum Şefkati doyasıya yaşamak Basit bir nesne olmaktan çıkıp Mutluluğu paylaşmak O'nun yerinde olmak istiyorum Kale gibi duvarla çev..
Yanılmışım ve bir o kadar da utanmışım Hayır, küçük bir martı yavrusu Bırakmadı beni yarı yolda Aşka yenilmiş ruhum Hapsetti beni karanlık bir bo..
Martıların palet izleri var artık Gözlerimin kenarında Daha iyi görebiliyorum denizi İçime döndüğümde daha iyi anlıyorum Kaplumbağaların duyduğu huzuru Kapla..