Bir varmış, bir yokmuş. Hem varmış, hiç yokmuş. Evvel zaman içinde, sen kal bu an içinde. Cinler cirit oynarken eski hanlar içinde. Bir ok düştü buraya, sakladım koyd..
Yağmur yağıyordu dışarıda. Şimşek ve gök gürültüsü eşliğinde… Yalnızdım evde yalnız, yapayalnız… Pencerenin önündeki koltuğa oturmuş bomboş gözlerle bakıyordum İzmir körfezinin grimavi sularına…