Dün Çeşme’ye gittim. Durmuş, denizi izlerken, dalmışım, yanıma yaşlı bir kadın geldi. Sanki daha önceden tanıyormuşum gibi, ‘nasılsın?’ dedi. Şaşırdım, ‘iyiyim, siz nasılsınız?’ dedim. Cevap vermed..
Yollar, Uzun ve yalnız, Gidiyorum… Bekleyenim var mı sessiz yılgınlıkların sonunda? Sussam da hayat konuştukça, Benim de söyleyeceklerim var… ..
''Bir çınar gölgesinde oturup yazmak geldi içimden. Çiçekleri suladım. Ortancalar kurumuş. Deniz bizim. Sevdiklerimden hep uzak düşüyorum. Keşke hepsi yanımda olsa şimdi. Onları çok özledim. Mistik mü..
Çatı katındaki odasının penceresinden yoldan geçen insanlara bakıyordu ve dökülen yapraklara. Yapayalnızdı şu kocaman şehirde ve şu kocaman ülkede. Kaç gün olmuştu buraya geleli? Odasını temizlemiş, ..
Aşağıdaki şiiri seneler önce babam dinlemiş. Ada vapurunda sabah okula giderken. Her sabah ''deli'' olduğu söylenen bir adam binermiş vapura ve insanların kalabalık olarak bulunduğu yerde, sırtını va..
Sanırım bu tamamen benimle ilgili. Yabancı bir şehirde yalnız hissetmek YA DA tanıdık bir şehirde yabancı olmak. Bu gün yine yaşadığım bu. En yakın arkadaşımın ben olduğunu unutmak. ‘Doğru’ oldukların..
Hüzünlü ve yalnız. Doğuştan bahşedilenlerle yaşamak zorundayım. Beni bırakmayan ve benim de bırakamadıklarım var. Daha öncesi var mıydı, bilmiyorum. Hatırlamıyorum daha doğrusu. Hep böyleydim..
Eskiden kadere hiç inanmazdım bilir misin? İnsanın elinden geleni yaptığında her şeyi yönlendirebileceğini sanırdım. Değiştirip , dönüştürebileceğini… Ama şimdi… Düşünüyorum da bize ne sunulursa onu ..
15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece 2010 saat 12.20 Foça rüzgârı kuvvetlice esmeye başladı. Rüzgâr bana hüznü hatırlatır. Tanıdık hüznü. İçimden hiç atamadığım hüznü. Sebepsiz bir ayrılık kor..
Neden yazmıyorum? dedim sonra, neden yazıp da kurtulmuyorum? Beni ben gibi, olduğum gibi… Ben sosyal bir çevrem olsun istedim hep. Arkadaş gibi arkadaşlarım, dost gibi dostlarım olsun birlikte..