Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Mart '16

 
Kategori
Dünya Kadınlar Günü
 

Dünya Kadınlar Günü 2 - Kadın ve Erkeğin yaradılıştaki Kozmik yeri

Dünya Kadınlar Günü 2 - Kadın ve Erkeğin yaradılıştaki Kozmik yeri
 

Roma Mitolojisi'nden bir resim


Tanrı’nın cinsiyeti yok. Yani ne eril ne de dişildir çünkü beşeri bir varlık değildir, ama her ikisini de içerir, çünkü zıtlıkların mutlak birlikteliğidir, mutlak tekliktir.

Evrende tüm yaradılış O’nun mutlak tekilliğinin önce eril-dişill, anod-katod, iyi-kötü, güzel-çirkin vb gibi zıtlıklar halinde tezahür etmesi ve bu zıtlıkların birbirleriyle etkileşimleri sayesinde farklılıkların, yani çokluk ortamının, ortaya çıkmasıdır.

Tüm bu yaradılış varlıkların tekamülü için. Bu farklar ve farklılıklar sayesindedir ki, böylece evrende sonsuz ihtimalde tekamül ortamları yaratılabilir. Çokluk içindeki farklılıklar aslında beşeri insan akılın algıladığı gibi korkulacak, tehdit sayılabilecek şeyler değil, aslında ölümsüz olan ruhun ten kafesinde madde ile imtihanı için fırsatlardır. Bu imtihanlar sayesinde madde aleminde beden içinde ruh tekamül eder.

Mutlak teklikten farklar alemine geçiş önce bir involüsyon ile başlıyor ve evolüsyon yani evrim ile atılan tüm zarlar geri toplanarak bütüne geri dönüyor. Kartlar sonsuz kombinasyonlarda dağılıyor ve toplanıyor. Kozmik bir kalp atışı gibi.

Her şey mutlak tekillikten, mutlak birlikten çıktıysa, o zaman Yaradan’ın yarattığı her şey kendi için zıtları barındırır. Kadim Çin dini Taoizm’in ünlü sembolü olan Yin Yang da bunu sembolize eder. İyinin içinde kötü, kötünün içinde iyi vardır. Yani, zıtlıklar kendi içlerinde zıtlarını barındırır ve bu zıtlıkların dengesi ile döngü ile tamamlanır.

İnsan hayatında da kadın ve erkek işte böyle birbirini tamamlar. Hiçbiri bir diğerinden üstün ya da eksik değildir ve de olamaz. Yaradılış da böyle bir eksiklik veyahut fazlalık diye bir şey yok.

Nasıl olsun ki? Yaradılan, Yaradan’ın parçası olduğuna göre nasıl olsun ki?

Mümin müminin aynasıdır” yazar Kur’an-ı Kerim.

Yani insan insanın aynasıdır. Bu dünyada insan insanın şeytanıdır da, meleğidir de. Her birimiz bir başka insan ile sınanır, imtihan ediliriz. Hepimiz birbirimizin güzelliklerini de kusurlarını da birbirimize AYNA tutarız.

Neyle sınanırız? Eksikliklerimizle.

Ruhun beden içindeki tekamülü kaderi planındaki eksikliklerinin bu dünyada tamamlamasıyla ilişkilidir. Her ne yaşıyorsak, bizi bize yansıtmak içindir. Hem güzel hem de çirkin olan her şeyi bize yansıtmak için tüm olaylar, tüm insanlar bize aynadır.

Kadın erkek ilişkilerinde de hem kadın hem de erkek birbirleriyle sınanır. Evlilik ortamı en zor sınavlardandır. “Çekim yasası” dediğimiz şey ne istediğimizi değil, neysek, kalben ne düşünüyorsak onu çekmemizden başka bir şey değildir.

O yüzden düşüncelerimize Mahatma Gandhi’nin dediği gibi dikkat edelim. Zira, “neyi istiyorsan sen osun” sözüyle işaret ettiği gibi dilimizden dökülenler aklımızdaki ve kalbimizdekilerin dışa taşmasıdır. O yüzden eşimizde neyi olumsuz görüyorsak, bilelim ki bizde olanı görüyoruzdur. Çünkü insan kendisine sorun olan şeyi bir başkasında fark eder ve görür.

Sevgiler,

Kenan

https://twitter.com/Naacel

https://www.facebook.com/public/Kenan-Kolday

https://instagram.com/naacel/

http://naacel.blogspot.co.uk/

http://www.felsefetasi.org/author/kenan-kolday

 

 

İLGİLİ YAZILARIM

Dünya Kadınlar Günü ve Ezoterik açıdan önemli http://blog.milliyet.com.tr/dunya-kadinlar-gunu-ve-ezoterik-acidan-onemi/Blog/?BlogNo=451959

Dünya Kadınlar Günü 1- İnsanlık tarihinde Kadın http://blog.milliyet.com.tr/dunya-kadinlar-gunu-1---insanlik-tarihinde-kadin/Blog/?BlogNo=524765

Mevlana’nın başarısında kadının yeri http://blog.milliyet.com.tr/mevlana-nin-basarisinda-kadinin-yeri/Blog/?BlogNo=441377

 
Toplam blog
: 245
: 1347
Kayıt tarihi
: 29.10.12
 
 

Çocukluğumdan beri kendimden büyük bir şeyleri arayıp durdum. Ve 1999 yılında yaşadığım şoklar il..