Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mayıs '12

 
Kategori
Deneme
 

Hiç beklentisiz sevdiniz mi?

Hiç beklentisiz sevdiniz mi?
 

Hiç beklentisiz sevdiniz mi?


Yani bugün telefon etmedi demeden, şu an nerede acaba? Diye kendi kendinizi yemeden, yaşgünümü hatırlayacak mı acaba? Diye bir beklenti içine girmeden… Sevdiniz mi hiç?

Onun, size ait bir mal olmadığını kabul edip, onu özgür yaşamı ile sevmeyi denediniz mi?

Yanındaki erkek arkadaşına aldırmamayı öğrenip ama aldırmıyormuş gibi yapmadan, gerçekten aldırmadan, bitecekse biter, bunu ben değiştiremem, beni sevmeyi bırakmasını değiştiremeyeceğim gibi diye düşünüp.

Onu yersiz kıskançlıklara boğmaktan ve kendinizi yıpratmaktan vazgeçebildiniz mi hiç? Hiç beklemeden çalan bir kapıda, onu karşınız da görmek ne güzeldir bilir misiniz?

Beklemediğiniz bir anda hediye almak en sevdiğinizden…

Ve beklemeden gelen bir “seni seviyorum” mesajının tadına varabildiniz mi hiç? Siz istediğiniz için değil, o istiyor diye yapıldı mı tüm bunlar?

Ve beklentisiz sevmenin tadına bakabildiniz mi hiç?

Bugün beni hatırlamadı yerine hiç beklemiyordum, senin geleceğini diyebilmek ne güzeldir oysa… Onu boğmadan, kendinizi boğmadan sevebilmek ne güzeldir… Sahiplenme duygusundan uzak, sevmenin, sevilmenin tadına varabildiniz mi hiç? Yapılmamış davranışlar, söylenmemiş sevgi sözcükleri ile kendi kendinizi aşk çıkmazında kaybedeceğinize, hiç beklenmeyen bir demet çiçekle mutlu oldunuz mu? Beklentisiz sevin…

Ben, beklentisiz seviyorum…

Niye aranmadım diye düşünüp kendini kendinizi yiyeceğinize, hiç beklenmedik bir Seni özledim mesajı ile aşkı yakalayın.. Beklentisiz sevin…

Ben, beklentisiz seviyorum…

O, sizin sevgiliniz olduğu için değil.

Ona tapulu malınız gibi, çantanız, arabanız gibi davranma hakkınız olduğunu düşünmeden.

Onu sevdiğiniz, onun da sizi sevdiği için sevin… Sevgiye karışan beklenti denen illeti hemen silin aşkın ak sayfalarından…

Göreceksiniz ki, o zaman aşk, başka bir güzel…

Göreceksiniz ki, o zaman sevgili, daha bir romantik…

Göreceksiniz ki, o zaman sevmek ve sevilmenin damaklarda bıraktığı tat, yıllanmış şarap gibi, beklenti zehrine karışmadan bir başka döndürüyor insanın başını.. Ben, beklentisiz seviyorum… Onun nerede olduğunu merak etmiyorum…

Beni bugün neden aramadı diye geçirmiyorum içimden, aramadığı zamanlarda…

Geleceğe dair hayallerim de yok zaten…

Ben, sevgiyi yaşıyorum…

Onun yanımda olduğu anlar o kadar değerli, o kadar kıymetli ki… Gerçekleşmemiş ve gerçekleşmeyecek beklentilerle mahvetmiyoruz o anları… Beklentisiz seviyoruz…

Sevdiğimiz için seviyoruz…

Hayalsiz, geleceksiz, beklentisiz… Anlık seviyoruz…

Deneyin… Beklentisiz, sevmeyi deneyin bir gün…

Beklentilerle boğduğunuz aşklarınıza acıyacaksınız…

Can DÜNDAR

 
Toplam blog
: 103
: 735
Kayıt tarihi
: 23.09.11
 
 

Kendi köşesinin yazarı, aşırı serbest muhasebeci, yazar-çizer, okur-dinler... Fotoğraf çekmeyi, a..