Odin’den Thor’a hayat dersi

“Bir müsibet, bin nasihattan iyidir”- Halk deyişi

2011’nin güzel fimlerinden birisi de benim açımdan “Thor” oldu.

Ve 2013 yılında “The Dark World” ile ikincisi gelen film seyredenlere binlerce yıllık İskandinav mitolojisini güzel bir anlatımla gözler önüne serdi.

Birinci filmdeki öyle bir olay var ki...

Bence seyirciye beyaz perdeden hayata dair güzel bir bilgelik öğretiyor.

Bu yazımda anlatmak istediğim de bu konuyla ilişkili.

Odin oğlu Thor...

Güçlü bir savaşçıdır. Zeki, kendinden emin, adil, aklına koyduğunu yapan, yenilmez bir savaşçıdır. Güçlü çekici ile 9 alemde iyi bir nam salmıştır.

Ama bu güzel özelliklerine rağmen bir o kadar da asi ve kendini beğenmiştir.

İşin kötüsü bunun farkında da değildir.

Odin’den sonra Asgard tahtının mirasçısı olarak bu olumsuz özellikleriyle bir deli fişektir.

Ve bir an gelir ki...

Babasının verdiği emirleri çiğner; Asgard güçlü Kralı Odin’in emirlerini çiğner.

Zamanında büyük mücadeleler ve kayıplar sonucu Jotunheim’e karşı zor kazanılmış bir savaşın sonucunda zorla elde edilen barışı bozabilecek bir hamle yapar.

Babası Odin’in kurduğu stratejik ve ince bir çizgiye dayanan barışı riske atar

Çünkü sadece kendi açısından haklıdır.

Bu öyle bir hamledir ki, Odin’in Thor ve arkadaşlarını son anda Jotunheim’dan kurtarması gerekir.

Buna kızan Odin Thor’un çekicini ve tüm güçlerini ondan alır...

Ve onu Dünya’ya gönderir. Sonra da uzun bir uykuya çekilir.

Dünya’da güçleri ve çekici olmayan Thor, bir insan gibi yaşar.

Artık acı duymaktadır. Artık uçamamaktadır. Artık bir insanın kırılganlığına sahiptir. Güçleri sınırlıdır ve bir fanidir.

Kendi dünyasına ait bir savaşı Dünya’ya getiren Thor güçleri ve silahı olmaksızın bu sefer kendi içindeki gücü keşfeder.

Ve bu yolculukta...

Asilik ve kendini beğenmişlik gibi olumsuz özelliklerinden kurtulur.

Yol ve yolculuk onu dönüştürmüştür.

Güçleri ve silahları olmaksızın kendi gücünü keşfetmiş ve dönüşmüştür... Aynı  tırtılın kelebeğe dönüşmesi gibi.

Hz.İsa... 2000 yıl önce şöyle demiş...

“Önce kral ol, sonra krallık gelecektir”.

Thor’un da işte krallığı elde etmeden önce bir kral olması lazımdır. Tahta oturmadan önce bir krala yakışır özellikler ile donanması lazımdı. Ancak böyle tahta layık olabilir ve onu hak edebilirdi.

Burada Odin çok bilgece davranarak, kötü bir olayı fırsata çevirdi.... işte bilgelik burada.

Uzun zamandır çeşitli nasihatler hatta kızmalara rağmen laftan anlamayan...

Ve kral gibi davranmayan oğlu Thor...

Belki daha uzun yıllar öğrenemeyeceği bir dersi...

Çok kısa bir zamanda, zorlu bir sıvadan geçirilerek öğrendi.

Odin Thor’u hayat sınavında özel bir kursa tabi tuttu ve bu kursta ondan her şeyini geçici olarak aldı.

Eskiden doğum hakkı ile ona verilenleri, artık hak ederek kazanmasını sağladı...

İşte bu yüzden de “bir müsibet, bin nasihattan iyidir” sözünün bilgeliğini tekrar hatırlamakta fayda var.

“Tatlı dil yılanı bile yuvasından çıkarır” deseler de, bazıları zor yoldan öğrenmeyi seçer.

Her insan yaşaması gerekeni yaşar.

Yaşar ve tecrübe eder ki, içselleştirsin ve tekamülünde bir adım atsın.

Zira bedelini ödemeden gelişim olmaz.

Sevgiler,

Kenan