« Sözde ermeni soykırımı », « sözde kürdistan »

« Sözde ermeni soykırımı », « sözde Kürdistan »

Bügün gazetesinde sayın Gülay Göktürk’ün 21 aralık 2007 tarihli ve “Sözde Kürdistan” ve siyah boya başlıklı bir makalesi beni hayli düşündürdü …

Türk gazeteci hanım IHA’dan öğrenmiş ki, üzerinde « Kürdistan » yazılı Mesut Barzani'ye ait olduğu iddia edilen petrol rafinerisi parçalarından oluşan bir kargonun Mısır'dan Kuzey Irak'a götürülmek üzere deniz yolu ile Uluslararası Mersin Limanı'nda alıkonulmuş. Sebebi, 'Kürdistan' isminde bir ülke olmadığı.

Gülay hanım düşünmüş ki eğer kargonun üzerinde Kürdistan yerine "Sözde Kürdistan" yazsaydı yerine gönderirler miydi acaba? « Bundan yıllar önce Türkiye'nin en büyük gazetelerinden birinin manşetinde "Sözde Kürt Sorunu" diye bir ifade vardı. »

« İşte bu inkârcılık politikasıyla gele gele nereye geldiğimize bir bakın.
O zamanın inkarcılık şampiyonu kuvvet komutanları sıraya girmiş özeleştiriler yapıyorlar, biz Kürt sorununu inkâr etmekle hata yaptık diye. Ve Türkiye hâlâ o "sözde" sorunla başa çıkmak için uğraşıyor; öyle girift bir hale gelmiş ki neresinden başlayacağını bilemiyor.
Şimdi, aynı hatayı Kuzey Irak'taki federe devleti inkâr ve reddetmeye çalışarak tekrarlamanın bir alemi var mı? » (Alıntı)

Benim de aklıma « Ermeni soykırımı » sözcüğü takıldı.

Farzedelim ki, Türkiye’de yaşıyan Mösyö Hagop, « Ermeni Soykırımı » adlı bir kitap siparişi vermiş yurtdışındaki bir kitapevine. Kitap Edirne sınırına gelmiş, ama « Ermeni Soykırımı » diye birşeyin olmadığı için kitap geri çevirilmiş.

Şimdi ben de sayın Gülay hanımın kendine sorduğu soruyu sordum kendime : acaba kitabın adı « Sözde Ermeni Soykırımı » olsaydı sahibine uğraşır mıydı ? Gazeteci hanımın « İşte bu inkârcılık politikasıyla gele gele nereye geldiğimize bir bakın. » cümlesi bu fiksiyon için geçerli olabilir mi ?

« Sanki … üstünde yazılı olan o [Ermeni Soykırımı] lafını bir gören olsa korkulan [Ermeni Soykırımı] gerçek olacak... Neden korkuyoruz ? … Türkiye için neden tehlikeli olsun?»

Haklı bir soru … Bugün Türkiye Cumhuriyeti ve TSK’leri kendi arşivlerini açtıklarını biliyoruz. Önemli belgeler olsa gerek … Acaba yurtdışından gelen başka belgeler bir alternatif teşkil etmezler mi ? Değerlendirme okuyana kalmalıdır …

Sayin Göktürk hanımın şu paragrafını

Aslında biliyoruz bu sorunun cevabını: Irak tarafındaki Kürtler'in işleri ne kadar tıkırındaysa, hayatlarından ne kadar memnunlarsa, bizimkilerin de onlara özenmesi, bizden ayrılıp o tarafa katılmaya niyetlenmesi o kadar kolay olur korkusu yatıyor bunun altında ve ben Kürdistan fobisinin alevlendiği işgal günlerinden beri aynı şeyi söylüyorum:"Peki biz asırlar boyu böyle bir fobiyle mi yaşayacağız? Türkiye Cumhuriyeti üniter yapısını sınırları dışında yaşayan Kürtler'in geri yoksul ve baskı altında yaşamasına mı borçlu olacak?

Acaba şöyle algılayabilir miyiz ?

« Aslında biliyoruz bu sorunun cevabını: [Diasporadaki Ermeniler]'in işleri ne kadar tıkırındaysa, hayatlarından ne kadar memnunlarsa, bizimkilerin de onlara özenmesi, bizden ayrılıp o tarafa katılmaya niyetlenmesi o kadar kolay olur korkusu yatıyor bunun altında ve ben [Soykırım]fobisinin alevlendiği […] günlerinden beri aynı şeyi söylüyorum:"Peki biz asırlar boyu böyle bir fobiyle mi yaşayacağız? Türkiye Cumhuriyeti üniter yapısını sınırları [içinde] yaşayan [Ermeni vatandaşlar]'in [tek görüş açısı] altında yaşamasına mı borçlu olacak?

« Ya o görüş açısını benimserlerse, ya devlet bütünlüğünü sarsan bir unsur meydana getirirlerse » « diyerek yürek çarpıntıları içinde yaşanır mı? … bizim [Ermeni vatandaşlarımızın] hayatlarından memnun olmasına bel bağlamamız daha insani olmaz mı? Kimin [Ermenisi] daha mutlu... Kimin [Ermenisi] daha müreffeh... Yarış olacaksa böyle bir yarış olmalı işte. »

Saygılarımla