Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '09

 
Kategori
Teknoloji
 

"3G" de Değişti Be Süleyman

"3G" de Değişti Be Süleyman
 


Hatırlar mısın? Hacettepe’de öğrenciydik. Doksanlı yılların ilk beşliğiydi zaman. Beytepe Kampüsü’nde; dalımızı, kanadımızı buduyor, iyice bir törpülüyordu hayat testeresi bizi.


Birileriyle aramızda birtakım farklar olduğunun epey bir bilincine varmıştık daha ilk günlerden. Sen de Anadolu’nun bir taşra kentinden kopup gelmiştin, Ben de. Arkadaşlarımız da öyleydi bu arada. Ne tesadüf(!).


İsimlerimiz bile farklıydı onlardan, bizimkiler birbirimize benzerdi: Süleyman, Ahmet, İbrahim, Mustafa, İrfan. Yine en moderni benimkisiydi galiba. Ha bir de Özkan. Bizim grupta, nüfus cüzdanında; Tankut, Can, Sertan, Efe, Ajlan falan yazan yoktu mesela, hatırlar mısın, Süleyman?


İlk güneş gözlüğümü, üniversite bitip de çalışmaya başladıktan iki-üç sene sonra almıştım, alabilmiştim ben. Biliyorum Senin de yoktu o zaman. Oysa onların hep güneş gözlükleri olurdu kafalarında. Kafalarında diyorum, galiba gözlere takmak ayıp kaçardı da hep başlarının üzerinde, saçlarına sıkıştırıp tutarlardı. Channel, Top Ten, Ray Ban, Top Gun.


Edebiyat Fakültesi’nin ana giriş kapısının önündeki meydan, Beytepe Kampüsü’nün nabzının attığı yerdi, değil mi Süleyman? Çimlerin üzerine oturup, sağa-sola bakarken, o her zamanki heyecanlı tavrınla “<ı>buranın felsefesi 3G üzerine kuruludur üstad” derdin.


Ve o hınzır bakışlarınla bakan renkli gözlerin “<ı>hadi sor 3G’nin anlamını da anlatayım” dercesine nazar ederdi bana. Daha önce defalarca dinlememe rağmen Sen’den, her seferinde yine hoşuma gittiği için, bu derin felsefenin açılımını merak ediyormuş gibi yapar ve anlattırırdım sana.


Kardeşim, derdin. Burada hayat 3G felsefesi üzerine kuruludur: “<ı>G.t, göğüs, gözlük”. İnsanların, birbirlerine üstünlük taslamaları için kullandıkları üç malzeme; g.tleri, göğüsleri ve gözlükleridir. Erkek taifesi bunlardan sadece sonuncusuyla bu işi başarmaya çalışır. Havvalar ise kutsal üçlemeye sadık kalmak zorundadır.


İlla ki popolarını açığa çıkarıp, göğüslerini çatala kadar açacak ve en markalı güneş gözlüklerini de takar gibi yapacaklar. Popo ve göğüs dekoltesi ne kadar derine inerse bizim felsefe de o derecede derinleşir derdin Süleyman.


Ders bitti mi öğrenci otoparkına yollanan cenah, tornadan çıkmış tek tip insanlar olarak silme bu şekildeydi be Süleyman. Durakta otobüs bekleyenlerimiz ise ne garip tesadüftür ki bize benzerdi. Güneş gözlüğü ve dekoltesi olmayan...


Bak bu günlerde de “3G” moda oldu. Hayatımıza acayip yenilikler getirecekmiş. Cepten görüntülü konuşup, nerede olsak kablosuz internet bağlantısı yapabilecek, televizyon seyredebilecek, film indirebilecek, çektiğimiz video görüntülerini CNN International’a bile yollayabilecekmişiz. Sen, olmadı El-Cezire’ye geçersin o zaman. Bir blog yazısı da Senin için patlatırız be Süleyman. En mobilize ve en esaslısından...


Keşke bu “3G” denen şey, o dönemlerde de olsaydı da, Senin “3G” tezini kayıt altına alıp, felsefeni görselleştirip, ölümsüzleştirebilseydik be Süleyman. Ne de olsa boldu, her üç “g”den de, sağ-sol her yer, harman harman.


Şimdi Beytepe Kampüsü’nün de, tüm dünyanın da felsefesi “3G”, Süleyman.


Atacaksın Blackberry’i masanın üzerine karizma takılacaksın.


Eskidendi o Feycan’da; başımıza Stalin şapkası ile Kafkas kalpağı takıp, İsmet Özel’den Ahmed Arif’ten şiirler okuyup, içi zeka dolu espriler yaparak, arada Cemil Meriç felsefesine dalarak ve hoş sözler sarf ederek muhabbete dem koyduğumuz, baştan aşağı karizma yaptığımız, pet bardakta çay ısmarladığımız günler, be Süleyman.


Şimdi gün 3G günüdür.


Yaşasın, mobilize olmuş hayatlarımızın stabilize yollarındaki besili tarla fareleri.



Hangi Yuvarlak Organınız İşlevsel?

Aşktan Altı Sıfır Atmanın Zamanı Geldi

Homocopiens

Biz Eskiden...

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..