“Bu gidiş gidiş değildir, herkesi tutsak alma ve yıldırma çabasıdır.”

“Bu gidiş gidiş değildir, herkesi tutsak alma ve yıldırma çabasıdır.”

3 milyar 755 milyon lira vergi

Bunun eski parayla ifadesi 3 katrilyon 755 milyar lira. Bu, Doğan Medya gurubunu yok etme çabası içerisinde dudak uçuklatan bir baskıdır.

Bugün CHP Lideri Baykal’ın yaptığı basın açıklamasında ilk değindiği ve dikkatleri çekmek isteği önemli konuların başında bu geliyordu.

Baykal’ın konuşmasından satır başları:

İktidar bugüne kadar gerçekleştirdiği baskının ve zulmün toplumda yarattığı tepki karşısında vurdumduymaz tavrını devam ettiriyor.

Doğan Yayın Holding’e kesilen vergi cezasının bir grup vergi denetmeninin kendi iradesiyle uyguladığı bir karar değildir. “Bu, çok temel bir olaydır, bir rejim sorunudur, bir demokrasi sorunudur, bir hukuk devleti sorunudur.”

Milyarlarca dolarlık bir ceza uygulaması hiçbir tedbir anlayışına uygun değildir.

Türkiye’deki iktidar yetkisinin her türlü insan hakları ve hukuk kaygısından nasıl uzak olduğunu uzun zamandır izliyoruz.

Bu gidiş gidiş değildir, herkesi tutsak alma ve yıldırma çabasıdır.

Bu bir zulümdür. Bu bir korkunun sonucudur. Kendine güvenen insanlar bu yollara başvurmazlar. İktidardan uzaklaşmayı aklına yatıramayanlar böyle yöntemlere başvururlar.

Bu konunun falan grubun meselesi, filan gazetenin meselesi olarak anlaşılması yanlıştır. Olay Türkiye'nin meselesidir. Türkiye'de bu olaya göz yumulamaz.

Bu uygulamanın ortaya koyduğu tehdidi doğru anlamalı ve buna karşı tedbirlerini ortaya koymalı.

Bu herkesin ortak sorunudur. El birliğiyle buna hayır dememiz lazım

O vergi denetmenleri kimlerdir? Onları kim seçmiştir? Böyle bir uygulamanın sorumluluğunu almak kolay değildir.

********

Evet, Sn. Baykal bu önemli sözlerini bu başlıklar altında duyurdu ama bunu daha çok kitleye duyurmalıyız.

Atatürkçü düşüncede ve halkının yanında olan dürüst basını işine gelmediği için yok etme çabası dünde vardı bugün ise ayyuka çıktı.

Ulusal basın ve medyayı susturmak, bu iktidar döneminde Tuncay Özkan’ın Kanalı Kanaltürk ile başlamıştı. Bugün ne ile suçlandığını halen bilmediğimiz şekilde bir örgüt üyesi olarak yargılanıyor. O ve onun gibi bildiğimiz insanlar aylardır özgürlükleri ellerinden alınmış halde mahpuslarda yatıyorlar. Bu insanların suçları nedir, ne yapmışlar uzun bir zaman geçtiği halde öğrenemedik.

İktidarın yaptıklarını beğenmiyorsanız ve eleştiriyorsanız o zaman siz potansiyel suçlu sayılıyorsunuz. Mutlaka bir punt uyduruluyor ve özgürlüğünüz elinizden alınıyor.

Şimdi elimizde kala kala birkaç dürüst ve cesur medya kaldı onları da yok etmek için çalışılıyor.

Doğan Gurubuna yapılan ve dünyada eşi görülmemiş bu ağır vergi bindirilmek istenmesinin elbette altında yatan düşünceleri anlıyoruz. Şüphesiz ki Doğan Gurubu buna yasal yollarla cevap verecektir biz onların avukatlığını yapmak durumunda değiliz. Ama ne var ki, bizim haber alma özgürlüğümüze yapılan bu darbeye de halk olarak tepkimizi koymalıyız.

Neden hep Atatürkçü düşüncede olanlar cezalandırılıyor bunun sebebi açıkça anlaşılıyor. Aynı medya gurubu Sn. başbakan için iyi şeyler yazığı zaman yere göğe konulmuyordu. Bugün değişen düzen karşısında gerçekleri yazmak suç oluyor, yok edilmeye çalışılıyor. Bu haksızlık karşısında susmamalıyız ama ne yapmalıyız bunu düşünmemiz gereklidir. İş işten geçmeden sesimizi duyurmalıyız.

Bir sürü cevapsız kalan nedenleri hükümet bizlere açıklamalıdır.

Yazımı CHP Lideri Baykal’ın sözleri ile bitirmek istiyorum.

“Bu uygulamanın hedefi demokrasinin bizatihi kendisidir. Medya kuruluşlarına da kendi aralarındaki tartışmaları bir kenara bırakarak bu uygulamanın ortaya koyduğu tehdidi doğru algılamaya ve buna karşı tepki göstermeye çağırıyorum.”

Bende Sayın Genel Başkanıma katılıyor ve herkesi tepkisini göstermeye davet ediyorum.

Sevgilerimle.