Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '14

 
Kategori
Tarih
 

“Fakirlere bir daha kimseye muhtaç kalmayacakları şekilde yardım ederdi.” Mahpeyker Valide Sultan

“Fakirlere bir daha kimseye muhtaç kalmayacakları şekilde yardım ederdi.” Mahpeyker Valide Sultan
 

mahpeyker kösem sultanı canlandıran - selda alkor


Size Mahpeyker Valide sultandan söz edeceğim. Uzun uzadıya onun kim olduğunu anlatmayacağım. Ben onun yaptığı güzelliklerden, iyiliklerden söz edeceğim ve yüreğindeki insan sevgisini anlatacağım. İnsanları sevmeyen fakirleri sevmez, yetim ve öksüzlere yardım etmez, genç kızlara çeyiz hazırlayıp evlendirmez, hatta cariyelerini azat edip çeyizlendirip evlilik yaptırmaz. Borçtan yatanların paralarını ödetip serbest bıraktırmaz. Bütün bunların yanı sıra bir sürü hayratlar yapmaz.

Mahpeyker Vâlide Sultan, Sultan I. Ahmed Hân’ın hanımı, Sultan IV. Murâd ile Sultan İbrâhim Hân’ın anneleri…  Kösem Sultan da denen Mahpeyker Sultan, Ahmed Hân’ın genç yaşta vefâtı ile 27 yaşında dul kalmış.  Sultan IV. Murâd Hân’ın 11 yaşında tahta geçmesi ile Vâlide Sultan olmuş. Zekâsı, kâbiliyeti, devlet işlerindeki ince anlayışı ile iki oğluna da yardım etmiş. 30 sene devletin idâresinde başarılı hizmetleri görülmüş.

Çok hoşuma giden bir cümle:

“Fakirlere bir daha kimseye muhtaç kalmayacakları şekilde yardım ederdi.”

Hani bir şeyi çok beğendiğimizde deriz ya bayıldım! İşte aynı böyle oldu. Kösem sultanın yaptığına bayıldım. Fakire sadaka verirsiniz, belki o gün karnını doyurur ertesi günü gene açtır yine dilenecektir. Fakir çünkü o! Fakiri imkânın varsa; iş verebiliyorsan, aş verebiliyorsan onu fakirlikten kurtarabiliyorsan işte mesele buradadır. Bunu yapabilmek kimlere nasip olur? Böyle yürekleri altın olup pırlanta taşlarla bezeli olanlara!

Bazı tarihiler onu çok katı anlatırlar, hatta zalim diyenler vardır. Ben bu kadar hayır yapan, bu kadar çalışkan halkıının arasında olan birinin zalim olacağına inanmıyorum. Nur içinde yatsın.

Bakın her sene recep ayında kıyafet değiştiriyormuş ve hapishanelere gidiyormuş? Ne yapıyormuş orada biliyor musunuz? Borç yüzünden hapse girenleri tesbit ediyor, onların borçlarını ödüyor ve onları hapisten kurtarıyormuş. Bu iyilik değilmidir? Bu büyük bir kalbin sahibi olmak değilmidir?

Şimdi yazacağımda çok hoşuma gitti. Hizmetinde çalışanarı da unutmazmış. Cariyelerini eğitirirmiş. Onlara çeyiz verirmiş, uygun görülenlerle de evlendirirmiş.

Cariyeler için yaptıkları muhteşem. Bu güzel yürek sahibi olmak değilmidir?

Çok ayracılıklı yaptığı bir şey daha var ki, bu konuda çok hassas ve yüreğimizin ısındığı bir güzellik. Yetimleri, kimsesizleri araştırtırmış. Düşünün lütfen yaptığının büyüklüğüne bakın. Yetimleri araştırıyor erkeklere iş, kızlara çeyiz veriyor. Ardından evlendiriyormuş. Bunlar ne büyük hayırlar!

Mekke-i Mükerreme ile Medîne-i Münevvere’deki fakirlere, Sürre Alayı ile gönderilmek üzere, vakıflar da bulunmuş… Hay maşallah!

Birde yaptırdıkları var ki saymakla bitirmeyeceğimiz kadar çok. Ancak bir kısmını sizlere aktarabileceğim.

Üsküdar’daki Çinili Câmii’ni ve yanındaki mektep, çeşme, dârülhadîs, çifte hamam ve sebili inşâ ettirmiş…

Boğaziçi’nde Anadolu Kavağı, Fâtih’te Vâlide Medresesi Mescidi ile Çakmakçılar Yokuşu’nda büyük Vâlide Hân’ı ve içindeki mescidi yaptırmış.

Rumelide milyonlar değerinde vakıfları ve hayrâtı varmış.

Yeni Câmi’nin temeli onun tarafından atılmış…

Ne kadar garip!

Böyle bir sultan; 1651’de çıkan bir isyân sırasında Topkapı Sarayı’ndaki âsiler tarafından şehîd edilmiş. Sultan Ahmed Hân’ın, Sultanahmed Câmii yanındaki türbesine defnedilmiş.

Ben en yakın zamanda onu ziyaret edeceğim, Allah kısmet ederse dualar okuyacağım…

 

 

Nazan Şara Şatana

  

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....