“Hayat şeyleri”

Mantıklı olmak istemiyorum..
Çünkü az zamanım kaldı... Sadece sezgisel...
Gri bir akşam yine..   Cansıkıcı, rüzgar bile tatsız sesler veriyor.. Bulutların gri hakimiyetinin arasından sızabilenler çok azınlıkta..

Hava umutsuz..

Garip bir dinginlik hakim..
Bu dinginliği bozan sadece sokağın kaba gürültüsü..

Şarap henüz genç ama tatlı ve alkolü yüksek.. Merlot..

Hayat öğretildiği gibi değil..
Yağmur yağacak birazdan ve kendini anlatacak..
Göğün sesi gelmeye başladı...
 
İster dinle ister dinleme hepsi bu!
Ben bazen geceleri dinliyorum, sokak lambasının altını kontrol edip, ırmağın sesini dinler gibi...

Şimdi; "Dudaklarından öptüğümde,

Parmak uçlarıma gökgürültülerinin yuvarlandığını hissediyorum.

Ve böylece umutsuzlağa düşüyorum, çok derinlerde aşığım.

Sen benim herşeyimsin ve getirdiğin aşktan başka hiçbirşeyin önemi yok.

Su derin kahverengi gözlerinle seni sabahları görmek benim herşeyim."