1 Mayıs İşçi Bayramı

Bugün 1 Mayıs İşçi bayramıdır. İşçilerin sosyal ve demokratik anlamda halklı olarak topluca dayanışma ve haksızlıklara karşı bir mücadele eylemidir, topluca bir direnişidir, bir baş kaldırma eylemidir. Keşke bu işçi bayramını bayram gibi kutlayabilsek. Kan dökülmese, ortalık kana bulanmazsa. Ve de insanlar ölmese.  İşçilerin üzerine polis coplarıyla yürümese ve panzerlerle ortalık karışmasa.

Çok iyi hatırlıyorum 1977 ‘de yine İstanbul’da 1 Mayıs Bayramı Taksim Meydanında kutlanıyordu. O gün 37 vatandaşımızın hayatına mal olmuştu. Taksim Meydanı kana boyandı.  Olayların üzerinde tam 35 yıl geçti. Onların çocukları yetkim ve öksüz kaldı. Okuyan öğrencilerin tahsilleri yarıda kaldı. 100 ‘e yakın vatandaşımızda yaralandı. Bunların failleri ne yazık ki hala bulunmadı…Bunların hesabı  ne yazık ki sorulmadı, üstü örtülüp geçti.

O günler hakkında ve o günleri iyi bilen DİSK Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Akar, 1 Mayıs 1977 günü hakkında şu bilgileri veriyor: 1 Mayıs’ın nedenleri adeta araştırılmak istenmedi. O inceleme büyük ölçüde saptırıldı. O günlere ait polis tarafından kameraya alınmış görüntüler vardır. Her şeyi kaydetti. Ama ne ne yazık ki bunlar tamamıyla araştırılmadı.  Ben o zaman 30 yaşında bir sendikacı idim. Gençlik hareketleri yanında farklı telden sloganlar atanlar vardı. Aslında her şey iyi gidiyordu, Ancak silahların patlamasıyla olanlar oldu. Silahlar otelin haricinden Kazancı Yokuşundan geldi. Ortalık birbirine karıştı, Ortalık cesetlerle doldu. 1 Mayıs’ı kan gölüne çevirmişlerdi. Kesinlikle bu daha önce kurgulanmıştı bir kanlı uygulamaydı.

Bu olaylar belli güçler tarafından ortaya konuldu. Bunlar büyük provokasyonların ( kışkırtmaların ) eseridir. Tıpkı Çorum, Maraş olayları gibi. Kemal Türker’in de öldürülmesi de sıradan bir olay değildir. ” diyor. Bunları bizim medyadan okuyoruz. Keşke bunlar olmaz olmazsa. 1 Mayıs Bayramı kardeşçe kansız ve barutsuz kutlamasak ne olur. Bugün İstanbul’da yapılan kutlamalarda 20 bir polisin görev aldığını öğreniyoruz. Dileğimiz hiçbir kimsenin burnunun kanamamasıdır.  

1 Mayıs’ın kısaca tarihçesi şöyledir:

1 Mayıs İşçi Bayramı, işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü. Dünya üzerindeki pek çok ülkede, resmî tatil olarak kabul edilmektedir. Türkiye'de ilk kez 1923'te resmî olarak kutlanmıştır. 2008 Nisan'ında, "Emek ve Dayanışma Günü" olarak kutlanması kabul edilmiştir. 22 Nisan 2009 tarihinde TBMM'de kabul edilen yasa ile 1 Mayıs resmi tatil ilan edilmiştir.

İşçi bayramı İlk kez 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar bir yürüyüş düzenlediler.

İşçi bayramı 1 Mayıs 1886'da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Chicago(Şikago)'da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı. Luizvil'de (Kentaki) 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürüdü. O dönemde Luizvil'deki parklar, siyahlara kapalıydı. İşçiler, sokaklarda yürüdükten sonra hep birlikte Ulusal Park'a girdi. Her eyalet ve kentte, siyah ve beyaz işçilerin birlikte yaptığı gösteriler, gazeteler tarafından, 'Böylece önyargı duvarı yıkılmış oldu' şeklinde yorumlanmıştır.

İşçi bayramı 'nda Bu gösteriler 1 Mayıs'ı izleyen günlerde tüm harareti ile devam etti ve 4 Mayıs'ta kanlı Haymarket Olayı'na yol açtı. Uygulanan yasal baskılarla bu gösterinin tekrarlanması engellendi. 1889`da toplanan İkinci Enternasyonal'de Fransız bir işçi temsilcisinin önerisiyle 1 Mayıs gününün tüm dünyada "Birlik, mücadele ve dayanışma günü " olarak kutlanmasına karar verildi. Böylece ikinci gösteri 1890 yılında yapılabildi.

1 Mayıs işçi Bayramı gerek yurdumuzda ve gerekse bütün dünyada birlik ve beraberlik içinde kutlanmasını diliyorum.Davullar çalınsın, şarkılar ve türküler okunsun ve de kardeşçe halaylar çekilsin.Bunlan tek bir bayrak altında yapılsın. İşçiler yine demokratik şantlar altında  haklaarını istesin ve demokratik  mücadelesini yapsınlar.  Sağlıklı  bir dayanışmanın, demokratik  bir  direnişin sesi olsun. Çocuklar yetim,. Öksüz  ve analar artık ağlamasın diyorum.... 1 Mayıs'ın artık bayram gibi kutlanmasını diliyorum.