37. İstanbul Kitap Fuarı

4 senedir olduğu gibi bu sene de fuara gittim. Ama ağlamak istiyorum. Çünkü sadece sahafları ve yayınevlerinin birazını gezebildim. Daha Sanat Fuarı vardı, Ara Güler'in sergisi vardı.

Kafaya koydum ama mutlaka geri gideceğim. Ayrıca fuar dediğin 1 hafta sürmemeli. İnsan 2 haftaya yayar onu.

Her sene olduğu gibi sahafların yolunu tuttum. Geçen sene daha hareketli daha renkliydi. Bu seneki sahafları da pek beğendiğim söylenemez. Ajda'nın eski arşivlerini biriktirmeyi seviyorum. Onunla ilgili hiçbir şey alamadan geri döndüm. Ne bir kaset bulabildim ne de dergi. Sadece bir derginin koparılmış sayfalarından Ajda Hanım'ın sabun reklamı vardı. Reklam da birkaç sayfalık. Sahaflar da sayfaları mukavva üzerine yapıştırıp satıyorlar, buraya kadar her şey normal. Bütün reklam sayfalarını satsalar neyse ama hepsini ayrı ayrı mukavvalara yapıştırıp ve hepsine aynı fiyat etiketini koyunca uyanıklık oluyor! Alabilirdim ama sırf bu davranışları yüzünden almadım. Leman Sam'ın kaseti vardı onu aldım. Üstelik tertemiz.

Alanıma yönelik kitaplar çarptı gözüme onlardan 3 tane aldım:
1- Roger Ailes & John Kraushar - Mesaj Sizsiniz
2- Lisa Gardner - Kızım İçin Son Kez
3- Doç. Dr. İlker Bıçakçı - İletişim ve Halkla İlişkiler

Diyorum ya çok gezemedim. Gezseydim biraz daha kitap alırdım. İtiraf ediyorum ama suç bende. Geç gittim çünkü. Sahafların dışında kitap fiyatları pahalı geldi bana. İndirim var gözüküyor ama hiç öyle değil. Kriz kitapları da vurdu! Kriz neyi vurmadı ki? Kitapları vurmasın...
Ayrıca bu sefer tek gittim. Her sene Ferhat'la(üniversite arkadaşım) gidiyordum. Ekti beni!