Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ağustos '15

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

5 adımda Aşk acısı ile mücadele

5 adımda Aşk acısı ile mücadele
 

Hayatta olduğun sürece her gün dün olur


Temel İçgüdüler doğrultusunda sağlıklı her insan gönül ilişkisi içindedir ya da bu konu ile ilgili bir planlama yapmaktadır.
 
Evlilik, flört, platonik her ne şekilde olsun, çoğumuz yaşadığımız ilişkinin belirli dönemlerinde “aşk acısı” şeklinde tanımlanabilecek olan istenmeyen durumların içinde bulmuşuzdur kendimizi.
 
Bu duruma bizi düşüren;  bazen ilişki yönetiminde dikkat etmediğimiz konular olmuştur. Farkındalıktan uzak olmak her canlı gibi insanları da çaresizlik ve korku içinde bırakabilir. Büyük emekler harcanarak oluşturulan ve hayata dair motivasyonumuzu sağlayan gelecek planlarını rafa kaldırmak, bazı durumlarda da çöpe atmak zorunda kalmış olabiliriz.
 
Günlük hayat içerisinde, özellikle sorumlulukların arttığı bir toplumda, hele bir de kalabalık  şehir hayatında mücadelemize devam ediyorsak başa çıkmamız gereken “aşk acısı” çok daha zor bir hal alabilir.
 
Kalabalık şehir hayatının, iş hayatını plazalarda şekillendirdiği günümüzde, etrafımızda konuşabileceğimiz bir çok insan olması avantaj olarak değerlendirilebilir. Diğer taraftan  “Aşk acısı” olarak tanımladığımız bu özel durumu herkesle paylaşmak istemeyebiliriz. İş hayatında güçlü görünmek, özel hayatımızda huzurlu ve mutlu olarak devam edebilmek üzere yakın arkadaşlarımızla paylaştığımız durumlarda ise çoğu zaman dinlediğimiz benzer hikayeler bizi teselli etmez. Kağıt üzerinde yapılması gerekenleri ifade etmek kolaydır ama bunları nasıl başaracağımız konusunda yönlendirmeler çoğu zaman eksik kalır.
 
1-) Durumu Kabullenmek ve Anlamak
 
İçinde bulunduğunuz üzücü durum ile ilgili olarak aksiyon almaya karar vermek cesaret gerektirir. Olayları akışına bırakmadan hayatınızın kontrolünü ele alma iradesi çok önemlidir. Tebrik ederim.
 
Geleceğe dair oluşturulan duygusal ilişki planlamalarının çoğu sonsuza dek sürecek varsayımı ile oluşturulur. Hayal kırıklıkları ile sonlanan evlilikler, hüsran ile sonuçlanan teklifler, gün geçtikçe tartışmalara boğulan ilişkiler çok kişinin üzülmesine sebep olur.
 
Eğer siz de böyle bir durumda iseniz ilk yapmanız gereken içinde bulunduğunuz durumu kabullenmek ve anlamaktan geçer. Durumu kabullenmeden anlamaya çalışmak daha fazla gerginlik ve mutsuzluk yaratacağı için ilk önce durumu gerçekten kabullenmek önemlidir.
 
Kafamızdaki düşünceler anıların da etkisiyle oradan oraya atlarken kağıt ve kalem kullanmak tahmininizden daha fazla yardımcı olacaktır.
 
Tartışmaya ve yoruma açık olmayan durumu kağıda dökebilmek durumu kabullenmenin ve anlamaya başlamanın ilk adımıdır.
 
Kağıda dökülen kelimeleri okumak, gerçeklerle yüzleşmek ve kabullenmeye başlamak hiç beklemediğiniz bir rahatlamayı beraberinde getirebilir. Yaşanan durumu analiz edebilmek, sonrasında istenmeyen duyguları kontrol edebileceğini hissetmek insana ne kadar güçlü olduğunu hatırlatır.
 
Durumu kabullenmeye başladığınızda ortaya çıkan sonuca sebep olan değişkenlerin de ortaya çıkmaya başladığını göreceksiniz. Sebepleri yazma ihtiyacı hissedebilirsiniz burada dikkat etmeniz gereken kontrol edebileceğiniz ve edemeyeceğiniz sebepleri ayrıştırmanız olacaktır. Sonraki adımda buna ihtiyaç duyacağız.
 
Tüm bunları yaparken karşı tarafın davranışlarını, yaşanmışlıklarla kıyaslayarak empati yapabilmek ve ilişkide tek taraf olmadığınızı kabul etmek önemli bir adımdır.
 
2-) Ders Çıkarmak
 
Bazı zamanlarda olan olmuştur ve geriye dönüş yoktur. Bu süreç içerisinde geriye dönüş olmamasının aslında hissettiğimiz kadar kötü olmadığı gerçeği ile karşılaşabiliriz. Bu sevindirici bir durumdur. Artık durumu kabullenmiş, anlamaya başlamış ve bunun dünyanın sonu olmadığını hissetmeye başlamışızdır.
 
Kontrol edebileceğimizi düşündüğümüz sebepleri yazdıktan sonra bu konular üzerinde hangi davranışı farklı yapabileceğimizi yazmak ve eğer bu şekilde davransaydık ortaya çıkabilecek sonucu tahmin etmekle sürecimize devam edebiliriz. Bir taraftan bu sebeplerin olayın bütününe ne kadar etki ettiğini de tartabiliriz. Buna benzer durumlarda “bitmiş” olarak değerlendirilen ilişkiler, yapılabilecek davranış değişiklikleriyle eskisinden çok daha güçlü şekilde hiç bitmemek üzere yeniden başlayabilir. Bu umut ifadesinin, sizleri olayın gerçekliğinden uzaklaştırmadığına emin olmanız gerekir.
 
3-) Değerleri Gözden Geçirmek
 
Kontrol edebileceğinizi düşündüğünüz sebepler üzerinde geçmişe dönük davranış değişikliklerinin etkilerini tahmin ederken, bu durumun değerleriniz ve karakterinizle ne kadar örtüştüğünü de ölçebilirsiniz. Kırmızı çizgilerinizi kimse sizden iyi bilemez. İçgüdülerimiz dışındaki eğilimlerimizi, değerlerimizi, karakterimizi içinde bulunduğumuz toplum ve bizim algılarımız şekil verir. Zaman içerisinde bunların nasıl kontrol edilebileceğine yüzeysel olarak önceki yazılarımızda değinmiştik. Değerlerimiz, karakterimiz ve buna bağlı davranışlarımız karşılaştığımız durumların direkt ya da dolaylı olarak sebebi olabilir. Bu gerçeği keşfetmek, kaderimiz üzerinde bizim ne kadar etkili olabileceğimiz gerçeğini bir hediye olarak önümüze getirir.
 
Kontrol edebileceğimiz sebepler üzerinde hem geçmişe yönelik hem de geleceğe yönelik değerlendirme yaparken çoğu zaman bu istenmeyen “aşk acısı” na sebep olan durumda, bizim de yönlendirici olduğumuz gerçeği ile karşılaşabiliriz. Durumu kabullendikten sonra acımızı dindirmemize yardımcı olacak bir gerçektir bu. Eğer bu noktaya kadar yapılanların hiç işe yaramadığını düşünüyorsanız belki baştan başlamalı ve her adımı tekrar dikkatlice denemelisiniz.
 
“Aşk acısı” yaşarken değerlerinizi tekrar gözden geçirmeniz, inandığınız şeyleri tekrar kendinize bir mektup yazar gibi ifade etmeniz aslında iç dünyanızda yaptığınız bir düzenlemedir. Bu çalışma, evinizde size ait olan alanı düzenlemek gibi rahatlık duygusu getirebilmektedir.
 
Artık durumu kabullendik, anladık ve değerlerimizi gözden geçirdik.
 
4-) Ödev Defteri Oluşturmak
 
Geleceğe yönelik planlarımızı değiştirmek durumunda kalmış olabiliriz. Böyle bir durumda ne yapacağını bilememek, hayatınız üzerinde kontrolünüzü kaybettiğinizi düşünmek son derece doğaldır. Geçmişe yönelik yaşananları düşündüğünüzde daha öncesinde yapmaktan keyif aldığınız aktiviteler, görüşmekten mutlu olduğunuz insanlar karşınıza çıkacaktır. Daha önceki yazılarımızda belirttiğimzi üzere ilişkiler hayatımızın akışındaki sorumlulukları değiştirebilir veya şekillendirebilir. Bunlar yaşanırken bir çok şeyi hayatımızın dışında tutmuş olabiliriz. Önceliklerimizi huzur ve mutluluğumuz doğrultusunda yeniden belirlemiş olabiliriz. Aslına bakarsanız “Aşk acısı” içinde olduğunuz bu dönem içerisinde de önceliklerinizi yeniden yapılandırmanız gerekmektedir. Yine kullandığımız kağıda, “Aşk acısı” na sebep olan ilişki öncesinde hayatımızda olan, bizi heyecanlandıran ve mutlu eden şeyleri yazabiliriz. Bu doğrultuda kafamızı meşgul etmek yıllar önce kilere kaldırdığınız ve yeniden bulduğunuzda sizi mutlu eden eski eşyalar gibi mutlu edecektir.
 
Yaşanan ilişki sonrasında bir değişim geçirmiş olabilirsiniz. Geçmişte sizi mutlu eden şeylerin gelecekte de mutlu edeceği yönünde bir garanti yoktur. Eğer durum bu kadar kolay olsaydı hepimiz bir günlük tutar ve başımız sıkıştığında geçmiş hayatımızda neler yaptığımıza bakıp aksiyon alabilirdik. Bu durumda ise yeni hobiler edinmek, yeni insanlarla tanışmak ve kendimize yeni motivasyon kaynakları yaratmak gerekir.
 
Hem geçmişi hem de şimdiki halinizi değerlendirdiğinizde; sosyal anlamda ve hobi olarak hedeflediğiniz uğraşları doldurduğumuz kağıdımıza yazabiliriz. Bu başlıklar altına kendinize küçük hedefler yazmanız süreci daha eğlenceli hale getirecektir. Örneğin 1 ay içerisinde havacılık sektörü içerisinde görev alan insanlarla tanışmayı kendinize hedef koyabilirsiniz. Bu gerçekleştirilebilir hedef için yapmanız gerekenleri bu hedefin altına yazabilir ve kendinize bir ödev defteri oluşturabilirsiniz. Geri dönüp hedefleriniz doğrultusunda küçük ödevleri yapabildiğinizi görmek sizi yeniden güçlü hissettirecektir.
 
5-) Kendimize Güvenmek
 
“Aşk acısı” na sebep olan yaşanmışlıkla ilgili hala size acı veren eşyalar, sosyal ilşikiler var ise yukarıda oluşturduğunuz ödevleriniz doğrultusunda, hayatınızı şekillendirmek için cesaret gösterin.
 
Bütün hayatınıza tekrar baktığınızda çok daha zor durumların üstesinden geldiğinizi göreceksiniz.
 
Yukarıda özetlemeye çalıştığım yöntemler ile ilgili olarak destek almak için bana ulaşabilirsiniz.
 
Hayat çok değerli bir hediyedir. Bu zamanı acı duygularla değil huzurlu, mutlu ve güçlü geçirebilmek için üstünüze düşen sorumluluğu yerine getirme cesaretiniz gösterin!
 
Sevgilerimle
Zafer
 
Toplam blog
: 38
: 363
Kayıt tarihi
: 06.06.10
 
 

Yaşam Koçuyum. Aynı zamanda Satış/Pazarlama konularında danışmanlık yapıyorum. ..