Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Mart '12

 
Kategori
Deneme
 

8 Mart da tek taş bekleyen kadınlar

8 Mart da tek taş bekleyen kadınlar
 

İşte iki melek


Buzullar çözülmeden diye bir tiyatro seyretmiştim küçükken. Sonra da siyah beyaz filmine gitmiştim. Deli hastanesinden kaçmış, (Fikret Hakan) yeni kaymakamını bekleyen kasabaya yolu düşüyordu. Kasaba halkı kendini yeni kaymakam sanıp ona kaymakamlık makamını veriyorlardı.

Çocuk aklımı çok etkileyen bir sahne vardı orada. Karların içinde adam atın üstünde giderken, karısı arkada, sırtında yükle, karların içinde bata çıka, zorlukla, yaya olarak yürüyordu. Kaymakam (Fikret Hakan) bunu görünce adamı attan indirip, tartaklayıp kadını ata bindirip, yükü erkeğin taşımasını istemişti. Kadın kaymakama karşı çıkmış, kocasını tartaklayan Fikret Hakan’a saldırmıştı. Sonra kadın adamın ata binmesine yardımcı olmuş, aynı şekilde adam atın üstünde, karısı arkada sırtında yükle karlara bata çıka yola devam etmişlerdi.

Düşünüyorum da hala değişen pek fazla bir şey yok ülkemde. Dünyada demokrasi çok sonradan keşfedilmiştir. Çünkü toplum henüz kendi kendine yönetme akıllılığına ulaşmamıştı. İlkel toplumlara demokrasi dediğin zaman hemen bölünmüşler ve birbirlerini öldürmüşlerdir. Demokrasi en iyi yönetim şekli değildir. Çok aksayan yönleri vardır. Her toplumda geçerli değildir. Seçme seçilme hakkı dünyada ilk Atatürk tarafından türk kadınlarına verilmesine rağmen ülkemdeki kadınların durumu bu. Hatta yarısından çoğu geriye doğru yaşamaya çalışma çabasında. Nedenleri çok… Oraya girmeyeceğim.

Bir şey daha;

Dünya emekçi kadınlar günü, ülkemizde “Emekçi” kelimesi sakıncalı bulunduğundan, sadece kadınlar günü olarak kutlanmaktadır. Emekçi kadınlar gününün feminist kadınlar gününe dönüştürülüp, yüksek topuklu, elleri ojeli, çikolatalı, aynı o 14 şubat gibi çiçekli böcekli, kırmızılı, şampanyalı, gününü gün eden, bugün bile kocasından tek taş bekleyen kadınların, kutlamalarına karşıyım.

Küçücük kızların evlendirildiği, bütün kadınların her yerde tacizlere uğradığı, kadına şiddetin her gün binlerce kez uygulandığı, aile içi şiddetin çok doğal sayıldığı, toplum baskısıyla kadınların yaşamdan uzaklaştırıldığı, duygularına, cinselliğine sürekli ket vurmak zorunda bırakıldığı, vs… ülkemde kadınlar günü… Ülkemdeki gidişatı göre göre umutsuzluğa düşmekten bıktım yıllardır.

Ama yine de...

Yapayalnız, çalışıp çabalayan, seven, sevilen, mutfak pencerelerine sıkışmış, tarlalarda debelenen, tekstilde makinesinin başında sosyal güvenceden yoksun evine ekmek götüren ve tüm annelerin, bize görünen, yaşayan meleklerin kadınlar gününü kutlarım.

 

 
Toplam blog
: 271
: 606
Kayıt tarihi
: 16.05.08
 
 

Güzel sanatlar fakültesi Müzik bölümüne gitmeme rağmen, fakülte sonunda yıllardır yaptığım turizm..