623 yazı bulundu
Sıralama :
"Pek çok şafak vardı Henüz ışıldamamış olan" Friederich Nietzche Onun hakkında en önemli eser Fransız Louis Massignon tarafından Hallac'ın ölümünden tam bin yıl sonra kaleme alınmıştır. Yıl miladi olarak 921'in sonu 922 yılının baş...
Churchward ve Niven'in bulguları, Mu Kıtasının bugünkü Pasifik Okyanusu'nun oldukça büyük bir bölümünü kapladığını Havai, Fiji, Paskalya adaları ile diğer Polonezya adalarının, bu batık kıtadan arta kalan parçalar olduklarını ortaya koydu. Danimar...
ÖNCE ELLERİNDE İNCİL, SONRA TÜFEKLE GELDİLER. EVLERİ, EKİNLERİ BİZİM OLAN TOPRAKLARA UZAK ÜLKELERİN UĞURSUZ İNSANLARI NE HAKLA GELDİLER ANAM, NE HAKLA GELDİLER "misafir olmak, dost olmak dururken şart mıydı ellerinde silah olması. ...
Oyunu oynayan Tanrı, bizlerse dama taşı! İşin doğrusu bu, gerisi laf-ı güzaf. Onun için dünya dama tahtası, bizler birer oyuncak, Bıkar sonunda, salıverir hiçliğin kuyusuna!” Ömer Hayyam İslam tarihinde 'büyük kır...
Aslında her şey. İnsanoğlu'nun ölümsüzlüğü aramak istemesi ile başladı. '' Ölümsüzlük '' Herkes Ölümsüzlüğün peşine düşmüştü. Bütün zenginlerin tek istediği şey. Ömrünü 100 lerce sene daha uzatabilecek bir aşıydı. Kayıp atlantis'in kalıntıla...
[Bu denemem, MÜREKKEPBALIĞI dergisinin Kasım-Aralık 2013 tarihli ilk sayısında yayımlanmıştır.] Walter Winkelman, “Okuma Sanatı Üzerine” yazısının girişinde Goethe’den şu anekdotu nakleder: “Goethe, Eckermann ile Konuşmalar’ında doğru dürüst ...
Dil bir iletişim aracıdır. Aynı dili konuşan kişiler bu emsalsiz vasıtayla birbirlerini anlarlar. Harfler seslerin simgeleridir. Bunlar milletten millete değişse de dilin anlam ve önemi bütün milletlerde üst düzeydedir. Dil sayesinde geçmişin madd...
Söylencelere göre; yazıyı yeryüzüne göklerdeki tanrılar indirmişlerdir. İnkalar; Monko Karele ve Mano Oello adlı güneş tanrılarının kendilerine uygarlığı(bu arada yazıyı)öğretenler olduklarını belirtmişlerdir. İskandinav tanrısı Odin; İska...
“Adana’dan bir Monteigne tadı” Adana’da bulunduğum dönemlerde, Hürriyet Çukurova Eki’nde bir Pazar günü okumuştum yazısını ilk kez. Gazete eklerindeki köşer yazılarını okumam genellikle, hele uzun olanlarını hiç okumam. Bu yazıyı da biraz okuy...
“ kuşlar toplanmış göçüyorlar, keşke yalnız bunun için sevseydim seni..” Aslında son olmadığını bile bile sonbahar demek ısrarla, gidişinin ardından bakakalacağımı, yeniden dönmenin mümkün olmadığını anlamam gerektiğini kabul etmeyişim bunda...