5654 yazı bulundu
Sıralama :
ÇOK KUŞKULU BİR ÖLÜM Arzu Aydın, Abdullah Semiz’in lokantasına gitmiş, yedik içtikten sonra kapıdan çıkarken birden yere düşerek ölmüştü. Kendisi genç, sağlıklı bir kişiydi. Hiçbir hastalığı yoktu. Bu lokantadaki yemeklerden yedikten sonra ölü...
Ah o geçen senede, üniversite yıllarında, lisede, hatta çocukluğumuzda kalan, tatlı hoş duygular, bugün bir daha yaşanamayacağını düşündüğümüz. Ne o duyguları yaşayacak biz, ne de yaşatacak insan kaldı değil mi? Gerçekten çok dokunaklı, ...
Gitme… Bir daha asla gitme, avuçlarımızın içindeki sıcaklığı bırakarak gittin ya, bir daha asla gitme… “Bir kere gidilir” derdin ya bana ve hiç gitme, ama benim yalnızlığımda, sensizliği yaşamak değil, düşünmek bile çile olur bana de...
Suskunluklarımız ve acılarımız benlik direncimizi aştı… Korkularımız ve de öfkelerimizdi benliğimizi sarsan… Çok kısa zaman kullanışı bu, her şeyin bir anda darmadağın oluşu… Birkaç kere göz açıp kapaması kadar geçen zamanlarda verile...
Parmaklarımın arasında düşüncelerimin tümü bir zarfın içindeydi… İki kişilik yaşamın öyküleri yazılmış bir yazgılar demedi… Bir benim ömrüm, bir de bildiğim kadarı ile senin yaşantıların… Çoğunda ben gölgesi, çoğunda da sen yaşam...
ÖLÜMÜNÜN 748. YıLINDA HAZRETİ MEVLANA ANILIYOR Dünyayı ilim ve irfanıyla aydınlatan Hazreti Mevlâna’nın asıl adı, Celaleddin Rumi’dir. Hazreti Mevlâna 30 Eylül 1207 ‘de Belh ( Horasan)’de doğdu. 17 Aralık 1273 yılında Konya ‘da vefat ...
Okuldan aldılar beni evleneceksin diye söylediler ve o zaman konuşamadım doktora götürdüler küçük dilim içine kaçtı diye ve kimse söylemedi doktora evleneceği mi? Yaşım daha on iki okulda oyun oynayan çocuklardan birisi idim oysa benim içim...
Eve girene kadar annem bileğimi bırakmadı. Parmaklarının yeri mosmor olmuştu. Kendi kendine söylenerek başımı sıcak su ve sabunla yıkamaya koyuldu. “Başım ağrıyor, yaram acıyor, ” diyemedim. Sesimi çıkarmıyordum. Gözlerimden süzülen yaşları engelleme...
Evimiz köyün diğer başında olduğu için, meraklı bakışlar arasında köyün içinden geçip yürümeye başladık. Evi köprünün başında olan teyzem, yarama bakmak için gelmek istediyse de, bir şeyim yok diyerek bağırdım ve yoluma devam ettim. Orada oyalanıp be...
Sabahtan bu yana evde anlamsızca geziniyorum. Canım sıkılıyor, aslında bir şeyler de yazmak istemiyorum.Arada bir evin sote yerlerine sakladığım büsküvi zulalarımdan yerken göz göze geldiğim evin kedisi Şanslı ile köşe kapmaca oynuyoruz.Bir o beni s...