Avrupa'da böyle bir şey yok

Sistem kurmak yerine kadere teslim olmak

Bizler başımıza gelen herşeyi kadera bağlamayı marifet sanıyoruz. Başta doğal afetler olmak üzere bize göre her şey takdiri ilahi ve yapacak bir şey yok. Bu paradigmada siyasetçiler tarafından çok güzel kullanılıyor ve bizler aynı masalları yılarca dinliyoruz. Yaratan insanı diğer canlılardan ayırarak akıl vermiş. Kendi kararlarını versin diye. Bu nedenle de sınav dünyası diyoruz yaşadığımız hayata.
Elin oğlu ise Allah'ın verdiği aklını kullanarak bizlerin kader dediği sorunları çözüyor. Bizler de bakıyor ve bol bol söyleniyoruz onlarda öylede bizde niye değil diye. Bunları yazmama sebep ise yayınlanan bir dizide apartman yöneticisi ' Avrupa'da yok böyle bir şey 'kelimesi söyletiliyor ve bununla dalga geçiliyor. Evet Avrupa'nın her şeyini körü körüne almayalım, kendimize has değerlerimizi koruyalım ama popülüstlük adına gerçeklerle dalga geçmeyelim. Şehir hayatına halen alışamamış bizlerin medeni yaşama halen alışamadığımızı her gün yaşadığımız kentte görüyoruz. Maalesef bizler şehir hayatına adapte olamadık onun yerine şehri kendimize adepte ettik.

Günaydın, merhaba, iyi akşamlar kelimleri bize çok uzak. Toplumsal alanlarda saygı yerini uyanık davranmaya bırakıyor. Bunlar var diye çok karamsar değilim. Bu ülkede iyi şeylerde var, iyi insanlarda. Önemli olan bu insanların ve uygulamaların sayısını artırmak.