Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mart '20

 
Kategori
Sağlık
 

Corona Virüsle Mücadele

Insan sağlığının temel taşları beslenme, yaşam şartları ve psikolojidir. Hangi hastalık olursa olsun hastalık sürecinde sağlıklı bir psikoloji aynı zamanda güçlü bir bağışıklık sistemine destek olur. Tüm hastalıklarda panik olmamak, morali yüksek tutmak bireylerin güçlenmesine sebep olacaktır. Şuan corona virüs pandemi oluşturmuş, dünyadaki insanları tehdit etmektedir. Küresel bir sorun olan corona ile ulusal olarak mücadele verip, çevre ülkelere de yardımlarımızı sunmaktayız. Dünya Sağlık Örgütü de (DSÖ, WHO) bu dönemde üzerine düşen tüm görevleri yerine getirmiş olup, corona virüs sorununa destek olmaktadır. Ülkemizdeki yerinde ve zamanında uygulanan önlemler ile toplum güveni sağlanmış ve bireylerin panik olmasının önüne geçilmiştir. Toplum psikolojisinin yanısıra bir de bireyler olarak kendimize özen göstermemiz gerekiyor. Bu süreçte panik kişileri sakinleştirmek, risk grubu altındaki yakınlarımızı sakınmak ve destek olmak, en önemlisi de kendi psikolojimizi olumlu yönde etkilemek oldukça gereklidir. Hastalığa yakalanılsa dahi morali yüksek tutmak faydalı olacaktır. Virüse yakalanıldığında, her vakanın ölümle sonuçlanmadığını bilmek hastalarımızı rahatlatacaktır. Bu süre zarfında yanlış haberlere inanmayın sadece onaylı medya gruplarını takip edin.

Gelelim çevresel etkilere, toplumsal olarak alınan tedbirler; riskli bölgelerin belirli süre ile kapatılması, toplu yaşam alanları ve toplu taşımaların dezenfekte edilmesi, işletmelerde dezenfektan bulundurulması ve sık sık eğitimlerle bilinç geliştirilmesi önlemlerden en temelleridir. Kişisel olarak yapabileceklerimiz ise çok geniş kapsamlıdır. Şu süreçte üzücü olsa da kendimizi izole etmemiz en önemlisidir. Bu sosyal bir izolasyon değil kişisel bir izolasyondur unutmayalım. Sosyal soyutlama psikolojiyi olumsuz etkileyecektir. Yakınlarımızla 1 metreden yakın temastan kaçınmak, sosyal medya ve telekominikasyon imkanlarından faydalanmak bizleri sevdiklerimize yine yakın tutacaktır. Bulunulan ortamlarda yüzeyler sık temizlenip, doğru el yıkamaya özen gösterilmelidir. Öksürme ve hapşurma eylemleri kuralına göre yapmalı mukus ve tükürüklerin etrafa saçılması önlenmelidir.

Her zaman sakınılan, hamileler ve bebekli anneler bu aralar daha fazla sakınılmalıdır. Mecbur kalınmadıkça sağlık merkezlerine götürmemeli ancak gerekli kontrolleri aksatmamalı, ev halkı harici yabancı kişilerle teması önlenmeli, kişi evinde olmalı, ev halkı kişisel tedbirlerini almalı, yemek ve temizlik işlerine destek olunmalıdır. Yapılan araştırmalarda tamamen netlik kazanmasa da şuanki Corona Virüsün (Covid 19) plasentadan bebeğe geçemeyeceği yönündedir. Ancak Wuhan’da 19 virüslü annenin bebeğinde de sonuçların pozitif çıktığı görülmüştür. Kaynağı yakın temas olabileceği de düşünülmektedir.

Hamile kişi lohusalık dönemine geçişte de bu önlemler alınmalı ve eve misafir kabul edilmemelidir. Bebeklerin ilk 6 ay bağışıklık sistemi gelişir ve tamamen aktif değildir. Anne karnından aldığı Immünglobulinler (Ig) bebeği ancak idare eder. Kısacası bu dönemde olan bebeği korunmasız olarak düşünebiliriz. Bu sebeple bebekler, ebeveynler haricinde öpülmemeli, koklanmamalı, nefesler yüzüne solunmamalıdır (özellikle elleri, yüzü, başı, boynu). Bebek kucaktan kucağa gezdirilmemelidir. Uçuklu (uçuk, virüs kaynaklıdır) olanlar bebeğe yakın temasta bulunmamalıdır (ebeveynler de dahil). Corona gündeminde ise tüm bunlar dahil olmak üzere, ebeveynler de üst düzey dikkatli olmalıdır. Özellikle ilk 6 aylık bebekler henüz korunaksızdır. Bu söylenenler ilahi korunma ile karıştırılmamalı, tedbir her zaman olmalıdır. Süt veren anneler, ailecek dış teması kestiyse sorun yok, ancak şüpheli bir durum hissediyorsa ve yeterince izole olamıyorsa, bebeği emzirmeden ellerini su ve sabunla yıkayıp, göğsünü temizleyip, maske takarak emzirmelidir. Covid-19 virüsünün doğrudan, anne sütünden bebeğe geçmeyeceği düşünülmekte olup, araştırmalar henüz kesin sonuç vermemiştir.

Gelelim beslenmeye, bunun için virüsü biraz tanıyalım:

Corona virüs, memelilerde ve kuşlarda özellikle solunum yolu hastalıklarına sebep olan, ölüme de sebep olan bir virüs çeşididir. Mers, Sars, Covid 19 akrabalardır. Corona tek iplikçikli RNA’dan oluşur ve bugüne kadar tespit edilmiş en uzun zincire sahip olan bir virüstür. Virüsler kendilerini sürekli yenileyip, ortama ayak uydurabilen yani sık sık mutasyona uğrayabildikleri için kesin aşıları yoktur. Covid 19, şuandaki tipinin aşısı zaten henüz yoktur. Olsa da bir sonraki mutasyonla geçerliliğini kaybedecektir. Virüsler canlı veya cansız kategorisinde ele alınmamaktadır. Virüsün çevresinde taç kürelere benzer tutungaç yapıları nedeniyle ismi Coronadır.

Corona Virüs zarflı bir virüstür. Çift katmanlı lipit (yağ) yapıdan oluşur. Bu sebeple su ve sabun aktivitesini kaybetmesi için yeterlidir. Taçımsı yapıları (spike) glikoproteinden oluşur. Kabaca şekerle beslenir diye düşünebiliriz [1], [2].

İnsanlar etki eden, 7 adet coronavirüs bulunmaktadır [3]:

  1. İnsan coronavirüsü 229E (HCoV-229E)
  2. İnsan coronavirüsü OC43 (HCoV-OC43)
  3. Sars coronavirüsü
  4. İnsan coronavirüsü NL63
  5. İnsan coronavirüsü HKU1
  6. Mers coronavirüsü (MERS-CoV)
  7. Yeni coronavirüsü (CoVID-19)

2002 yılında SARS (Çin merkezli), 2012 yılında MERS (Suudi Arabistan merkezli), 2019 yılından itibaren de CoVID-19 (Çin merkezli) insanlığı tehdit etmektedir. SARS daha genç yaş popülasyonunu etkilemektedir. MERS ve CoVID-19 erkekleri bayanlardan daha fazla etkilemektedir. CoVID-19’u bireylerin algılması zor olup, diğer hastalıklarla karıştırılabilmesi olsıdır Bu sebeple tahliller önem arz etmektedir. ateş, solunum yolu rahatsızlıkları, halsizlik en belirgin semptomlarıdır [4].

Tüm bu verilere bakıldığında, öncelikle bağışıklık sistemimizi güçlü tutmaya yönelik beslenmemiz gerektiğini biliyoruz. Sonrasında solunum yollarını tahrip edebilen bir virüs olduğundan dolayı, solunum yolu sistemimizi güçlü tutmaya yönelik takviyeler almalı ve beslenmeliyiz.

Güçlü bir bağışıklık sistemi için,

  • Dengeli beslenmeliyiz (besin piramidindeki gibi) https://yasamkocuyuz.com/kisisel-gelisim/saglikli-beslenmek/ https://yasamkocuyuz.com/kisisel-gelisim/saglikli-beslenmede-altin-kurallar/ yazılarımıza göz atabilirsiniz.
  • Pek çok mikroorganizmanın ve kötü hücrelerin şekerle beslendiğini bilmekteyiz. CoVID-19 virüs glikoprotein yapılı olduğundan dolayı şekerden fakir beslenmeliyiz. Eğer çok arzu ediyorsak, meyve şekeri, süt şekeri ve bal şekerinden faydalanabiliriz. Özellikle diyabet hastalarının bu durumdan mütevvelit ve bağışıklık sistemlerinden dolayı daha fazla dikkatli olmaları gerekmektedir. Bu tip hastalıklarda şekerin hızla yükselmesi istenmediğinden dolayı, glisemik indeksi düşük ekşi hamurlu ve tam buğdaylı ekmekler özellikle tercih edilmelidir.
  • Otoimmun hastalıkları olanlar, doktor kontrolünde ilaçlarını düzenli kullanmaya devam etmelidir. Bağışıklık düşürücü ilaç kullananlar hekimden destek alarak ilaç yorumu almalıdırlar. Tiroit hastaları ilaçlarını aksatmamalıdır.
  • Bağışıklık sistemini yükselten bitki ve gıda takviyelerinden faydalanılmalıdır. Kekik çayı, kekik ekstresi, Pelargonium sidoides kökü ve ekstresi, ıhlamur çayı, lavanta çayı veya ekstresi günlük tüketilmelidir.
  • C vitamini günlük alınmalı (meyveler veya gıda takviyelerinden).
  • D vitamini seviyesi göz ardı edilmemeli.
  • Kan seviyesine dikkat edilmeli ve mümkünse karaciğer tüketilmelidir.
  • Yeşil mercimek trombosit yükselttiği için hafta 1 kez diyete ilave edilmelidir. Baklagiller bağışıklık sistemini güçlendirip, protein ve vitamince zengin olduklarından dolayı sıklıkla tüketilmelidir (lektin intoleransı ve östrojen azaltma zorunluluğu olan bireyler dikkatle tüketmeli).
  • Propolis ve arı sütü karışımları alkolsüz ekstreler tüketilmelidir.
  • Salatalarda limon, sirke ve orijinal nar ekşisi kullanılmalıdır.
  • Baharat tüketimine özen gösterilmeli özellikle zencefil, zerdeçal, çörek otu ve kimyon sofradan eksik edilmemelidir.
  • Fermente ürünlerden destek alınmalıdır. Ev turşusu ve suyu, ev yapımı Alman turşusu (beyaz lahanadan) boza, ev yoğurdu vb. ürünler bizim için kurtarıcı olacaktır.
  • Eczaneden güvenilir probiyotikler alınıp, 10 gün boyunca kulanılmalıdır. Bunu kullanırken, lifli gıdalar ile (prebiyotikler) probiyotikler desteklenmelidir. Örneğin; yer elması, kırmızı pancar kökü, elma, muz, ananas vb. Özetle sindirim sistemimizi de kuvvetli tutmak zorundayız. Sıklıkla duyulan 2. beyin bağırsak, duygusal beyin bağırsak söylemleri doğrudur.
  • Kırmızı meyveler ve kuruları, beyaz dut kurusu, bağışıklık sistemini en iyi destekleyen meyvelerdendir.
  • Ağız ve burun su ile çalkalanmalı (abdest, eve girişlerde). 1 litre suya, 1 tatlı kaşığı kaya tuzu, 1 çay kaşığı karbonat ilavesi cam şişede stoklanarak günde 10 seferi aşmadan ağız ve burun temizlemede kullanılabilir.
  • Günde en az 3 litre su içmeyi hiç bir zaman ihmal etmiyoruz. https://yasamkocuyuz.com/kisisel-gelisim/hayat-kaynagimiz-su/
  • [1]  Fehr AR, Perlman S (2015). Maier HJ, Bickerton E, Britton P (Edl.). “An Overview of Their Replication and Pathogenesis; Section 2 Genomic Organization”Methods in Molecular Biology. Springer. Cilt 1282, s. 1–23. :10.1007/978-1-4939-2438-7_1

    [2] Chang CK, Hou MH, Chang CF, Hsiao CD, Huang TH (Mart 2014). “The SARS coronavirus nucleocapsid protein–forms and functions”. Antiviral Research. Cilt 103, s. 39–50. doi:10.1016/j.antiviral.2013.12.009

    [3] “Novel Coronavirus 2019, Wuhan, China | CDC”www.cdc.gov. 23 Ocak 2020

    [4] Wang, Chen; Horby, Peter W.; Hayden, Frederick G.; Gao, George F. (24 Ocak 2020). “A novel coronavirus outbreak of global health concern”. The Lancetdoi:10.1016/S0140-6736(20)30185-9

    Yüksek Gıda Mühendisi&Yaşam Koçu Öznur TOPCU

 
Toplam blog
: 11
: 107
Kayıt tarihi
: 01.05.19
 
 

Istanbul, 1990 doğumluyum. Yüksek gıda mühendisi ve yaşam koçuyum. Gıda üretim fabrikasında gıda ..