Belkıs Akkale, Yaşama Sanatı programında, adam gibi yaşamın sanatından söz etti.

Belkıs Akkale yaşama sanatı programında,

Adam gibi yaşamın sanatından söz etti.

Belkıs Akkale Kültür Televizyonu, Yaşama Sanatı programında Nazan Şara Şatana’nın konuğuydu.

Belkıs Akkale programımıza konuk olduktan sonra gelen telefonlar ve maillerde onu en yakın zamanda bir daha görmek ve kendine doyamadıklarını söylediklerinde, Belkıs Akkale bizi kırmadı, bir kez daha gelir misin dedik, ‘olur’ dedi.

Belkıs benim kan kardeşimdir, dostumdur, kıymetlimdir. Beni kırmadı. Kanalımızı beğendi. Türkiye’de tek Kültür Kanalı olduğunu söylediğimizde daha da memnun oldu.

İki kez yaptığımız programda uzun uzun konuştuk. Programlar YouTube konuldu.

Türk Halk müziğinin kraliçesisin dediğim zaman itiraz etti,

“Ben türkü anasıyım” dedi.

Her zaman olduğu gibi yine olağan üstü mütevazi haliyle, tüm içtenliğiyle yapmacıktan uzak, içinden geldiği gibi konuştu.

Sanata yeni atılanlara neler yapmaları gerektiğini anlattığında altın değerinde bilgiler verdi.

Hayatta en önemli işin insan olmak olduğunu söyleyen Akkale,

“İnsan olmak bir sanat işidir. Tel tel dokunması gerekir” dedi.

Çalışılan yerlerden söz ettiğimizde de,

“Mekânları güzelleştiren insanlardır. Mekânlar önemli değildir, kalite insanın içindedir”

Dedikten sonra türkü sevenlere,

“Türkü sevenlere sitemim var dedi. Konserlere gitsinler, Türk Halk Müziğine gönül vermiş kaset çıkartmışların kasetlerini alsınlar ve bir şekilde desteklesinler. Türkülerimizi yitirirsek kendimizi de kaybederiz”

40 yıllık beraberliğinden, büyük aşkı Sami Yılmaztürk’ten söz ederken gözleri dolan sanatçı, eşiyle olan büyük aşkını anlattı.

“Eşinle, yani aşkınla önce büyük sevdayı paylaşacaksın, ardından büyük sevgiyi ve neticesinde de büyük dostluğu. Zaten dostluğa da dönüştürebilmişsen sevginin ve büyük sevdanın yanında beraberliğini işte o zaman kazanmışsın demektir”

Biricik oğlu Doğancan’a olan sevdasından söz etti. Onun babasının yarım bıraktığı Hukuk Fakültesinden mezun olduğunu şimdilerde ofisini açtığını ve iyi bir avukat olduğunu da söyleyen Akkale,

“Biz Doğancan’ın da müziği seçeceğini sanıyorduk. Asla karışmadık. Doğancan çok güzel saz çalar, iyi türkü okur ama o hukuku tercih etti, bizde saygı duyduk.”

Belkıs Akkale’nin hayatını yazdığım biyografi, roman tadındaki,

Belkıs- Yağmur Şimdi Yağacak

Kitabını anlattık, yazdığım zamanki anılarımızdan söz ettik. Kitabın kendisi için ne kadar önemli olduğunu da belirten Belkıs Akkale her iki programda da türkü sevenlerin ruhunu okşayan ikişer türkü okudu.

Sanatçıların sevenleri ile birlikte olmaları gerektiğini söyleyen sanatçı,

“Onlarla varız, bizler onlara nasıl yüz çevirebiliriz, yâda nasıl onlara yüreğimizi açmayız” dedi.

Ailenin öneminden söz ettiğimiz programda, Belkıs Akkale’nin tüm hayatını irdeledik. Bazen duygulandık ağladık, bazen kahkahalarla güldük. Kültür televizyonu önemli bir işe imza atmış oldu böylelikle. Kıymetli bir sanatçının hayatının, hatıralarının, edinimlerinin izleyenleri tarafından bilinmesini sağladı.

Türküler bizlere bizleri anlatır.

Nazan Şara Şatana